Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/674 E. 2021/991 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/674 Esas
KARAR NO: 2021/991
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 09.11.2015
KARAR TARİHİ: 02.11.2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının annesi —- — kalarak hayatını kaybettiğini, davalı —— görülen davada —- bulunarak cezalandırıldığını, müvekkilinin çalıştığı için çocuğuna annesinin baktığından yakın ilişkisi içinde olduklarından manevi olarak zarara uğradıklarını, babalarının olmadığından vefat eden, ailesini bir arada tutmak için yıllarca mücadele ettiğini, tüm bu süreç dahilinde davacının uğradığı telafisi imkansız acı ve ıstırabın bir — hafifletilmesi amacıyla —– manevi tazminatın kaza tarihi itibariyle faizi ile birlikte dava taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı——cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kaza da davalının hiçbir kusuru bulunmadığının, dava konusu kazaya ait olarak açılmış—— dosyasından verilen nihai hükmünün taraflarınca temyiz edilmiş olup halen —- olduğundan, bu nedenlerle —– kararının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılmasını talep ettikleri, açıklanan nedenlerle; davanın reddi ile yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa tahmilini talep ettikleri görüldü.
Davalı —- vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmemekle — plakalı sayılı araçın davalı şirket nezdinde —- sigortalandığını, davalı şirketin sigortalısının kazadaki kusuru oranında ve maddi zararın varlığı ispat edildiği taktirde sorumluluğunun sınırlı olarak söz konusu olabileceğini ve müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, ayrıca —— müvekkil şirketinin manevi tazminata ilişkin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenle davalı şirketi adına açılan davanın reddini talep ettikleri görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, davacının annesinin ölümü ile sonuçlanan trafik kazası nedeniyle manevi zararın karşı taraf araç sürücüsü ile —-düzenleyen sigorta şirketinden, sorumlulukları kapsamında manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davanın geçirmiş olduğu safahat incelendiğinde, davanın —-sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkememize gönderildiği, mahkememizde—- sayısı ile açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacının kararı istinaf ettiği, —- numarası ile mahkememiz kararının kaldırıldığı, dosyanın mahkememize gönderilerek —- numarasına kaydının yapılmış olduğu görülmüştür.
Dava görevsiz mahkemece yapılan tensiben zaptında yazılı yargılama usulüne tabii olarak açılmış ise de — tarihinde kabul edilen — değiştirilmesi sebebiyle usul hukuku hükümlerinin yürürlüğe girdiği andan itibaren uygulanacağına dair hükümler bulunduğu, dolayısıyla huzurdaki davanın miktar itibariyle basit yargılama usulüne tabi olduğu, davanın açılış tarihi itibariyle —- maddelerinde düzenlenen basit yargılama usulünün uygulanmasının gerekmiştir.
Mahkememiz dosyasına celp edilen — dosyası incelemesinde; — tarihli—- raporuna göre, — genel beden tranvasına bağlı —— yırtılmasından gelişen iç ve dış kanaması sonucu ölmüş olduğunun belirlendiği anlaşıldığı, yapılan keşifte hazır olan bilirkişinin ibraz ettiği —- tarihli raporda, sanığın olay yerinde yoğun araç trafiğinin yanı sıra yayaların da yoğun olarak bulunması nedeniyle, bu mahalde seyrederken çok daha dikkatli olması, yaya gecidi dışında da olsa karşıya geçme teşebbüsünde bulunan yayaları farkederek onların davranışlarına göre seyirini sürdürmesi gerekirken, yolun sağındaki refüj üzerinde bulunan ve karşıya geçme teşebbüsündeki yayayı hiç farketmeyip kazayı önleyici tedbir alamadığından, olayda kısmen kusurlu olduğunun, maktul yaya —-de karşıdan karşıya geçisini yaya kaldırımı dışında yapması dışında, geçisi sırasında kendi can güvenliği dikkate alarak duramayacak kadar yaklaşmış aracın geçisini beklemeden yola çıkarak aracın sağ ön tarafından darbeye maruz kaldığından olayda asli derecede kusurlu olduğunun belirlendiğinin anlaşıldığı, yapılan itiraz üzerine —- tarihli raporda, sanığın sevk ve idaresindeki otobüsü ile görüş alanını yeterince kontrol altında bulundurmayıp gerekli ve yeterli kontrollerini yapmadığı, karşıdan karşıya geçmek için kaplamaya giren mağdura çarparak dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı davranmış olduğundan tali kusurlu, maktül yaya ——, araçların hareket halinde olduğunu dikkate alarak, yol üzerinde kontrol yapması gerekirken kontrolsüz bir şekilde kaplamaya girdiği, hareket halindeki araca rağmen geçişini sürdürdüğü, ilk geçiş hakkını gelen araca vermediği, kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, böylece dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak asli derecede kusurlu olduğunun belirlendiğinin anlaşıldığı, yapılan yargılama neticesinde sanık —– görüş alanını yeterince kontrol altına tutmayarak karşıdan karşıya geçmek için kaplamaya giren maktul yayaya çarpması nedeniyle tali derecede kusurlu olduğunun tespit edildiğinden sanığın cezalandırılmasına karar verildiği, sanığa verilen — —gereğince günlüğü—adli para cezasına çevrilmesine şeklinde hüküm kurulduğu, davalı —tarafından kararın —- edildiği, temyizle onanarak — tarihinde kararın kesinleştiği görülmüştür.
Davacı ve davalı —— —- durum araştırması ile ilgili evraklarının dosyaya alındığı anlaşıldı.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller, ceza dosyası hep birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu trafik kazasında kusurun kimde olduğuna dair yapılan değerlendirmede her ne kadar mahkememizce kusura ilişkin keşif yapılıp bilirkişi raporu alınmamış ise de maddi olay bakımından —– —- dosyasında yapılan yargılamada olay mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişi raporu alınmış, —raporda davalı —- tali, davacının annesi müteveffa—- ise asli kusurlu olduğu tespitine yer verilmiş, rapora itiraz edilmesi üzerine dosya—— kusur raporunda sanığın sevk ve idaresindeki otobüsü ile görüş alanını yeterince kontrol altında bulundurmayıp gerekli ve yeterli kontrollerini yapmadığı, karşıdan karşıya geçmek için kaplamaya giren mağdura çarparak dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı davranmış olduğundan tali kusurlu, maktül yaya —- araçların hareket halinde olduğunu dikkate alarak, yol üzerinde kontrol yapması gerekirken kontrolsüz bir şekilde kaplamaya girdiği, hareket halindeki araca rağmen geçişini sürdürdüğü, ilk geçiş hakkını gelen araca vermediği, kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, böylece dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak asli derecede kusurlu olduğunun belirlendiği ve yapılan yargılama neticesinde sanık —- görüş alanını yeterince kontrol altına tutmayarak karşıdan karşıya geçmek için kaplamaya giren maktul yayaya çarpması nedeniyle tali derecede kusurlu olduğunun tespit edildiğinden sanığın cezalandırılmasına karar verilmiş olup verilen karar —- incelemesinden geçerek onandığı, mahkememizce tüm bu hususlar gözönüne alınarak usul ekonomisi gereğince kusur raporu aldırılmaksızın kazanın oluş şekli, kabul edilen kusur nispetleri, mahkemece araştırılan ve dosyaya yansıyan ekonomik sosyal durumları birlikte değerlendirilerek davacının annesinin ölüme nedeniyle duyduğu elem ve üzüntü de gözönünde bulundurularak TMK’nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile birlikte değerlendirilerek davanın kısmen kabulü ile; —-manevi tazminatın —- kaza tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —– — alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, davalı—- karşı açılan davanın ise sigorta şirketinin —- olduğu ve poliçe hükümleri gereğince manevi zarardan sorumluluğu bulunmadığı anlaşıldığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
—- manevi tazminatın — kaza tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —- alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
-Davalı —-açılan davanın reddine,
2-Karar harcı —- harcın mahsubu ile bakiye —harcın davalı —– tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan —- peşin harcın — alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından tarafından yapılan —- başvuru harcı, — tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam —– yargılama giderinin haklılık oranına göre —- davalı —–tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalı —- alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalılar —- kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen —nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar —- eşit oranda verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacının yüzüne karşı davalı tarafların yokluğunda karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ——–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02.11.2021