Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/645 E. 2022/801 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/645 Esas
KARAR NO : 2022/801

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 21/09/2021
KARAR TARİHİ : 11/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkil —- ile Davalı Borçlu şirket arasında Genel Kredi sözleşmesi imzalanması suretiyle kredi ilişkisine girildiğini, davalı Şirkete söz konusu sözleşme tahtında krediler kullandırıldığını, borçluların borcun ödenmemesi üzerine ihtarname gönderildiği, ihtarnamenin tebliğine rağmen ödenmemesi üzerine, öncelikle —- üzerinden icra takibi yapıldığını, yetki itirazı üzerine — sayılı takip dosyası ile davalı hakkında genel haciz yoluyla ilamsız takibe geçildiğini davalı borçlunun, takibe konu icra takibine, borcun tamamına, faize ve ferilerine haksız olarak itiraz ettiğini, bunun üzerine tarafımızca, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun m. 17 ve 6102 Sayılı TTK. m 5/A uyarınca arabulucuya başvurulduğunu ekte sunulan Hukuk Uyuşmazlıklarında —- anlaşılabileceği üzere taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı, açıklanan nedenlerle, davalıların takibe, faize ve ferilerine ilişkin itirazının iptaline, davalılar aleyhine % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle; açılan itirazın iptali davasına Davalı tarafından cevap dilekçesi verilmediği, İcra takibine karşı verilen itiraz dilekçesinde özetle “ Müvekkil şirketin, alacaklı gözüken firmaya hiçbir borcu bulunmamakta olup, bu sebeple de borca ve fer’ilerin tamamına itiraz ettiği, ileride açılması halinde itirazın iptali davasında ileri süreceğimizi tüm itiraz sebeplerimizi saklı tuttuğu, sonuç olarak, borca ve fer’ilerin tamamına vaki itirazımız nedeniyle takibin müvekkil yönünden durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle, —esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasında davacı bankanın davalı şirket ile imza etmiş olduğu —-kapsamında kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi sebebiyle davacının başlattığı icra takibinde takip konusu ettiği alacağın davalıdan talep edilip edilemeyeceği, alacağın miktarı, istenen asıl alacak miktarı ve faiz ve — sözleşmeye ve genel tebliğlere uygun olup olmadığı, bu kapsamda itirazın iptali ve icra inkar tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edilmiştir.
İtirazın iptali istemine konu, —- esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; başlatılan takibin alacaklısının mahkememiz davacısı, borçlusunun ise mahkememiz davalısı olduğu; takibin —asıl alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, davanın –alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Dosyanın —tarihli duruşma ara kararı —- bilirkişiye tevdi edilerek takip talebine konu edilen alacaklar ve işbu duruşma zaptında belirtilen hukuki ihtilaf noktalarında rapor tanziminin istenildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen —tarihli raporda özetle; davacı — ile Davalı Şirket arasında — düzenlenen, çerçeve niteliğinde—-kapsamında; —mevduat Hesabı, ile çek kredisi hesabı tahsis edilmek ve kullandırılmak suretiyle hesap kat ihtarnamesine konu borcun doğduğu görülmüştür. Davacı — Davaya konu İcra Takibinde anılan kredi borçlarından —- etmiş bulunduğundan diğer krediler hakkında bir değerlendirme yapılmadığı, davacı Bankanın ——icra takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar; —- dolayı —asıl alacak üzerinden %24.00 oranında, temerrüt faizi talep edilebileceğine dair kanaatini bildirir rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüş, düzenlenen rapor mahkememiz denetimine uygun ve uyuşmazlığın çözümü için elverişle görülerek hükme esas alınmış olup yapılan hesaplama gibi davanın kabulü ile, davalının — esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen devamına, karar verilmiş, gerekçeli kararın yazım aşamasında icra dairesi ve takip dosya numarasında yapılan maddi hata düzeltilmiş ve alacak likit olduğundan hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ ile,
-Davalının— esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 2.518,82-TL harçtan başlangıçta alınan 629,71-TL peşin harcın mahsubu ile kalan— davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından peşin yatırılan 629,71-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-TTK 56/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve — arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 127,95-TL tebligat ve posta gideri ve 1.300,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.427,95-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- esaslara göre belirlenen —nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı..