Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/588 E. 2022/102 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/588 Esas
KARAR NO: 2022/102 Karar
DAVA: Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ: 31/08/2021
KARAR TARİHİ: 10/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili, —–yevmiye nolu işlemiyle dava dışı —- numaralı—- plakasını satın aldığını, satış işlemlerinin usulüne uygun şekilde yapıldığını —– tarihli—– uzun yıllar tescil işlemini yaptırmadığını, müvekkili afetin —- —– sonra usulsüne uygun bir şekilde satın aldığı plakanın satışını tescil etmek üzere ilgili kurumlara başvurmuş fakat ilgili plakanın daha önce dava dışı —- adına tescil edildiğini öğrendiğini, dava dışı —- tarihinde davalı ——-numarası ile ilgili plakanın satışını yaptığını, yapılan satış ve tescil işlemleri usulsüz olduğundan; yolsuz tescilin iptalini, ilgili plakanın müvekkil adına tespit ve tescili talepli olarak dava açıldığını, —– plakanın müvekkile satıldığının ve müvekkile ait olduğunun tespitine karar verildiğini, işbu mahkemenin kararı—– —– sayılı ilamı ile onandığını, fakat kararda da açıkça görüleceği üzere; —– yalnızca müvekkile ait olduğunun tespitine karar verildiğini, kaydın iptali ile tescil işleminin mahkemenin yetkisinde bulunmayan bir idari işlem niteliğinde olması itibariyle talep —- sayılı plakanın davacıya aidiyetinin tespiti olarak değerlendirilerek mahkeme tarafından bu taleplerine ret kararı verildiğini, işbu dosyanın —- incelemesi asliye hukuk mahkemesinde yapıldığını, davanın ilk olarak———– ilamı ile müvekkil, davalı ——numaralı yazıyla ilgili mahkeme kararının kesinleştikten sonra tescilin yapılacağının bildirildiği, müvekkil —- tarihli yazısıyla davalı belediyeye kesinleşen mahkeme ilamı sonrası tekrar başvurduğunu, davalı ——– kayıt ve tescilinin davalı—– ait olduğu, mahkeme kararına göre davalı şirketin davanın taraflarından biri olmadığı, dava dışı üçüncü kişi olduğundan bahisle kayıt ve tescilinin yapılamayacağı cevabının verildiği,—— numaralı —— müvekkile ait olduğu tespit edilmiş ve verilen kararın kesinleştiğini, tescili yapan ve kayıtları tutan davalı —– olduğunu, daha önceki mahkeme kararından ve o davadaki bütün yazışmalardan davalı—— haberdar olduğu, müvekkile ait plakayı üçüncü bir kişiye tescil ederek davalı —— kusurlu davrandığını, şu anda plakanın adına tescilli olduğu——adına tescili yaptırırkenbu plakanın müvekkil adına tespitli olduğunu, davalık olduğunu net bir şekilde bildiğini, ayrıca —-arasında ticari ilişki olduğunu,—-şimdiki veya önceki yetkilisi davalı—–olabileceğini, dolayısıyla müvekkil adına tespit yapıldıktan sonra—–bir şekilde üçüncü kişiye devredildiğini, anlattıkları sebeplerden ötürü; öncelikle —- numaralı plakanın sicil kaydına tedbir konulmasına, davalı ——numaralı plakanın müvekkil adına tesciline, lehimize vekalet ücreti hükmedilmesine, her türlü yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —- cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından; —–plakasının kendi adına tescili istemi ile açılan davanın, öncelikle davanın görev yönünden reddini talep ettiklerini. Zira davaya konu işlem bir ——niteliğinde olduğundan huzurdaki davanın görevli idare mahkemesinde açılması gerektiğini, huzurdaki davanın zamanaşımı nedeniyle de reddi gerektiğini,——uyarınca taşınırı çalınan, kaybolan yada iradesi dışında başka herhangi bir şekilde elinden —- bulunduran herkese karşı—- taşınır davası açılabileceği, davaya konu plakanın diğer davalı — adına tescili — tarihinde——- edildiği dosya kapsamından anlaşılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiği, davacı tarafından müvekkil — yapılan başvuru neticesinde —- yapılan incelemede; ———- tescile ilişkin hüküm bulunmaması ve dava konusu plakanın kayıt ve tescilinin bu kararda hakkında hüküm bulunmayan —— adına olması nedeniyle plakanın davacı adına tescili talebinin yerine getirilemediği, müvekkili kamu kuruluşu olmakla birimlerden gelecek bilgi ve belgeler neticesinde her tür cevap verme ve delil sunma hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın reddine karar verilmesini vekaleten talep etmektedir.
Davalılar ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya cevaplarımızın kabulü ile haksız açılan davanın öncelikle kesin hüküm nedeniyle ardından zamanaşımı nedeniyle, nihayet esesa ilişkin nedenlerle reddine, avukatlık parası ve yargılama giderlerinin davacı yana yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, —– numaralı plakanın davacı adına tescili talebine ilişkindir.
Davacı, dava konusu—– tescil işlemini yaptıramadığını, tescil işlemi için başvuru yaptığında dava konusu plakanın dava dışı üçüncü kişiye satışının ve tescil edildiğini öğrendiğini, yapılan tescil işleminin yolsuz olması sebebiyle tescil işleminin iptali için dava açtığını ve—– Karar sayılı dosyası ile dava konusu hattın davacıya ait olduğunun tespitine, tescil işleminin mahkemenin yetkisinde olmaması sebebiyle tescil talebinin reddine karar verildiğini, anılan kararın—- geçerek kesinleştiğini, — sayılı ilamı gereğince—-başvurulmuş ise de, —tarafından tescil talebinin kabul edilmediğini, davalı —–kusurlu olduğunu, dava konusu —– davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış,—– Karar sayılı dosyasının kesinleşme şerhi ve gerekçeli kararı uyaptan celp edilerek dosya arasına alınmış, ve dava sonuçlandırılmıştır.
Dosya kapsamında taraf iddia ve savunmaları dikkate alınarak —– Davacı tarafça, —- adına olan kaydın iptali ile adına tescili talebinde bulunulmuş ise de; kaydın iptali ile tescil işleminin Mahkememiz yetkisinde bulunmayan bir idari işlem niteliğinde olması itibariyle talep —- sayılı plakanın davacıya aidiyetinin tespiti olarak değerlendirilmiştir. ” denildiği görülmüştür.
Dava konusu plaka hakkında daha önce —- sayılı dosyası ile yargılama yapıldığı anılan —-dosyasında her ne kadar davacı tarafından tescil istenilmiş ise de; tescil işleminin idari işlem niteliğinde olması sebebiyle mahkeme yargı yetkisinde olmadığından reddedildiği, anılan kararın —- karar düzeltme ilamı ile onandığı ve kesinleştiği görülmüştür. Başka bir deyişle davacı tarafından talep edilen tescil işleminin idari işlem niteliğinde olması sebebiyle mahkememiz yetkisinde olmadığı —- Karar sayılı karar düzeltme ilamı sabit olmuştur. Anılan gerekçelerle talebin idari işlem niteliğinde olması nedeniyle —- yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle mahkememizin görevsizliğine, davanın HMK 115/2 maddesi gereği usulden reddine, davacının idari yargı mahkemelerinde dava açmakta muhtariyetine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Talebin idari işlem niteliğinde olması nedeniyle İYUK, HMK 114/1-b, HMK 115/2 maddesi gereği —— yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Davanın HMK 115/2 maddesi gereği USULDEN REDDİNE,
3-Davacının idari yargı mahkemelerinde dava açmakta MUHTARİYETİNE,
4-Karar harcı 80,70-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 85,39 TL harcın mahsubu ile artan 4,69‬ -TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ————–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.10/02/2022