Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/547 E. 2022/726 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/547 Esas
KARAR NO:2022/726

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:12/08/2021
KARAR TARİHİ:22/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında sözlü anlaşmanın yapıldığını, davalıya ait araçların tadilat tamirat ve bakımlarının davacı tarafından yapıldığı ve faturaların düzenlendiği, davacının üzerine düşen edimlerini yerine getirdiği ancak davalının cari borçlarını ödemediğini, bunun üzerine davalı —Esas sayılı dosyasıyla faturadan kaynaklı cari hesap alacağının tahsili talepli icra takibi başlattığını, davalının itirazı ile takibin durduğu, alacağın likit ve muaccel olduğunu icra inkar tazminatı taleplerinin olduğunu, davalı borçlunun—-sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına ve takip tarihinden itibaren işleyecek olan avans faiziyle birlikte tahsiline, haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz eden borçlunun asıl alacağın —- aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, masraf ve ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili—- işiyle iştigal ettiğini, davalı şirketin araçların arıza, arızaların onarımı ve periyodik bakımları için davacı şirket ile anlaştığını, davacı şirketinde davalı şirketten—-, tarafların ticari ilişkilerinin olduğu dönem boyunca karşılıklı şekilde birbirlerine fatura düzenlediğini, davalı şirketin davacı şirketten aldığı hizmetin karşılığında, kira bedellerini mahsup etmiş, bakiye kısımlar için de davacıya ödeme yaptığını ve herhangi bir borcunun kalmadığını, haksız davanın tümüyle reddine, davacı kötü niyetle icra takibine giriştiğinden takipte talep edilen alacağın — az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.Davacı, davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturanın gönderildiğini, davalının faturayı ödemediğini, fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış,—- Esas sayılı —-üzerinden celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, — davacı ve davalının— kayıtları celp edilmiş, — tarihli — alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
— tarihli —raporunda özetle, “Davacı şirketin—- yılları yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin yapılmamış olduğu tespit edilmiştir. Ticari defterlerin davacı şirket lehine delil kabiliyetinin bulunmadığı ancak nihai kararın Sayın Mahkemeniz takdirinde olduğu, Davalı tarafından ibraz edilen — yıllarına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, ticari defterlerinin Kayıt nizamı bakımından uygun olduğu davalı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri Sayın Mahkemeniz takdirinde olduğu, Tarafların tacir olduğu ve taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, Taraflar arasındaki ticari ilişkinin— tarihinde başladığı, davacının davalıya takip tarihine kadar toplam —fatura düzenlediği karşılığında davalının davacıya —ödeme yaptığı ve davalının davacıya toplam—fatura düzenlediği neticesinde takip tarihi olan —-tarihinde davacının davalı şirketten alacaklı OLMADIĞI, Tarafların diğer taleplerine ilişkin takdirin ise Mahkeme’ ye ait bulunduğu.” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Faturanın delil olarak kullanılabilmesi için taraflar arasında sözleşmenin bulunması gerekir. Fatura sözleşmenin ifası yönelik belge hükmündedir. Sözleşmenin kurulmasına yönelik fatura ispat kulfeti açısından sonuç dogurmaz. Taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunun ispat kulfeti davacı taraftadır. Davacı sözleşmenin bulduğunu ve faturaya konu malın davalıya teslim edildiğini ispat etmesi gerekir. Taraflar arasında sözleşme iliskisi yoksa fatura ispat külfeti açısından sonuç dogurmaz. Ayrıca faturanın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği davacı tarafca ispatlanması gerekir.
Hemen belirtmek gerekir ki, itirazın iptali davaları, takip dosyası ile sıkı sıkıya bağlı olup, icra takibinde talep edilmeyen alacağın dava ile ileri sürülmesi mümkün değildir. Ayrıca alacak-borç durumu takip tarihi baz alınarak tespit edilmesi gerekmektedir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları ile — formları üzerinde yapılan — incelmesi sonucunda, davacı ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olmadığı, davalı ticari defterleri usulüne uygun olduğu, bu sebeple davalı ticari defterlerindeki kayıtların esas alınması gerektiği, her ne kadar davacı vekili —raporuna ve davalı defter kayıtlarına itiraz etmiş ise de; HMK 222/4 fıkraları gereğince usulüne uygun olarak tutulmayan davacı ticari defterlerinin kendisi aleyhine delil teşkil edeceği, usulüne uygun olarak tutulan davalı ticari defter ve kayıtları ile dosya kapsamına sunulan —- kayıtları dikkate alındığında davacının takip tarihi itibariyle herhangi bir alacağı olmadığı anlaşıldığından sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.İtirazın iptali davalarında davalı yararına kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için davacı/alacaklının takip yapmakta haksız ve alacaklının kötüniyetli olması şarttır. —- Eldeki dava yönünden davalı/borçlu tarafından davacı/alacaklının kötüniyetli olduğu ispat edilemediği (esasen davacının ticari defter ve kayıtların usulüne uygun olmaması ve takip tarihi itibariyle alacaklı olmaması sebebiyle) anlaşıldığından, davalı/borçlunun şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının şartları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar harcı — davacı tarafça peşin olarak yatırılan — harcın mahsubu ile artan — harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca —arabuluculuk ücreti davacıdan alınarak —
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen — nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren –haftalık yasal süre içerisinde —- istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.