Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/537 E. 2022/723 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/537 Esas
KARAR NO : 2022/723

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/08/2021
KARAR TARİHİ : 22/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının maliki olduğu ve —–nolu aracın—-haddinden fazla yük yüklemesi neticesinde üst geçide çarpması ile yükün ——üstüne düşmesi sonucunda ölümüne neden olduğunu, davalı adına kayıtlı ve alacaklı —- nezdinde——- yüklü aracın ————sevk ve yönetiminde iken——- Haddini Aşmış olarak hiç bir tedbir alınmadan ve bağlanmadan aşırı yükleme ile araca yüklendiğini, ——– alt geçidin yükseklik sınırını aşması neticesi üst geçtin tavan duvarına çarparak düşmesi sonucunda ——- çarpması ile meydana gelen kazada vefat ettiğini, ——– mirascılarına ——- ödeme yapıldığını, kazadan sonra tutulan tutanakta da istiab haddinden fazla yük yüklendiğinin belirtildiğini, kazada üst geçidin yükseldiğinden fazla yükün olması nedeniyle kazanın olduğunun belirtildiğini, kazanın istiab haddinden kaynaklan-dığını, bu durum poliçe genel şartlarına göre sigortalıya rücu
nedeni olduğunu, davalıya ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, bütün bu nedenlerle, takibe yapılan itirazın iptalini takibin devamını, kötü niyetli davalının alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini,
aracabuluculuk masrafının, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin reddi gerektiğini, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin herhangi bir
kusurunun bulunmadığını, işveren adam çalıştıran olarak kusursuz sorumluluktan, ancak işçisini seçme, talimat verme ve denetlemede üzerine düşen — yükümlülüğünü yerine getirdiğini, müvekkili şirket tarafından dava konusu olayın meydana gelişinde söz konusu aracın şoförü olan davalı —– gerekli iş sağlığı ve güvenliği hakkında —- verildiğini, ayrıca kazanın meydana geldiği üst geçidin yüksekliğin ——— olmadığının ve bir tabelanın bulunup bulunmadığının tespiti gerektiğini, müvekkili şirketin şoförüne gerekli eğitimleri verdiği gibi yola çıkarken
aracın geçeceği güzergaha ilşikin ——- benzerilerinin yükseklikleri gibi hususlar da planlanarak yola çıkarıldığını, müteveffa —— şirket tarafından gerekli iş ——– tedbirleri
alınmadığından dava konusu kazanın ölümle neticelenmesinde ilgili şirketlerin sorumlu olduğunu, müteveffa —- işverenleri olan —— tarafından gerekli eğitimlerin verilmediğini, tanıkların beyanlarına göre kaza anından 10 dakika kadar önce olay yerine gelmiş olan müteveffa ve diğer işçiler tarafından gerekli güvenlik önlemlerinin alınmadığı anlaşıldığını, ayrıca kazadan hemen sonra çekilen
fotoğraflar incelendiğinde —– çalışanlarının —– bulunmadığının görüldüğünü, ——— haksız
ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
İhbar olunanla——– vekilleri cevap dilekçelerinde davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, —– tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacı ——– tarafından dava dışı müteveffa ——-mirasçılarına yapılan tazminat ödemesinin TTK 1472 maddesi gereğince halefiyete dayalı davalı/sigortalısından rücuen tazmini amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir. talebine ilişkindir.
Davacı, —- tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle dava dışı üçüncü kişiye tazminat ödemesi yapıldığını, dava konusu zarardan davalının sorumlu olduğunu, yapılan ödemelerin davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının haksız bir şekilde itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış,—– celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, ——– dava dışı kişilere yapılan ödemeye ilişkin bilgi ve belgeler celp edilmiş, davacı ——— davaya konu hasar dosyası örneği celp edilmiş————— sayılı dosyalarının örnekleri ————-üzerinden celp edilerek dosya arasına alınmış ve incelenmiş, ihbar olunanlara dava ve ihbar dilekçeleri tebliğ edilmiş, ——– tarihli bilirkişi heyeti raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
17/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle, “…İddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan inceleme sonucunda, yukarıda arz ve izah edilen hususlar doğrultusunda, dava konusu somut olayda tarafımca;
a) Davacı —–trafik sigortalı — plaka nolu —- sürücüsü ——— olayda %100 (YüzdeYüz) oranında kusurlu olduğu,
b) Dava Konusu kazanın——— yüklenen yükün ———– HADDİNİ AŞMASINDAN
kaynaklandığı,
c) Davacı —–tarafından davacılara————-
ödemenin ödeme tarihi itibariyle ödeme yapılan ———- bağlanan gelirlerin peşin sermaye
değeri düşüldükten sonra hesaplanan toplam bakiye ————- zararlarından yüksek olduğu,
mütalaa olunmuştur….” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Sigortacı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 95/2. maddesi gereğince tazminat yükümlülüğünün azaltılması veya kaldırılmasına ilişkin halleri üçüncü kişilere karşı ileri süremeyeceğinden zarar görene ödeme yaptıktan sonra sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre kendi sigorta ettirenine rücu edebilir.
Davacı —– davalı şirketin adına kayıtlı aracın —– sigortacısı olup, kaza sırasında sigortalı aracı kullanan dava dışı ——– istiap haddinin aşılarak kullanması sebebiyle oluşan zarardan davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek poliçe kapsamında ödediği tazminatı davalı/sigortalıdan rücuan tazmini talebinde bulunmuştur.
—-poliçe genel şartlarının B.4. maddesinde —- sigortalısına rücu edebileceği haller düzenlenmiş olup, rücu hakkının doğduğunun ve maddede sayılan bu hallerin mevcut olduğunu ispat yükü davacı —–aittir. Davacı vekili dava dilekçesinde rücu nedeni olarak istiap haddinin aşılarak aracın kullanıldığı iddia edildiğinden ——-somut delillerle genel şartlar B.4. maddesinde sayılan hallerin gerçekleştiğini ispat etmesi gerekir. Davacı sigorta şirketi, ——- şartları uyarınca, kazanın münhasıran istiap haddinin aşılması sebebiyle meydana geldiğini somut delillerle kanıtlaması, buna göre araştırma ve inceleme yapılması gerekir.——-Karar sayılı ilamı)
Somut olayda,—— uygulamasında da belirtildiği gibi sigortacının, sigortalısına rücu edebilmesi için rücua konu kazanın münhasıran (sadece ve sadece, salt) taşıma kapasitesinin daha açık söyleyişle istiap haddinin aşılması sonucu meydana gelmiş olmalıdır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu kazanın münhasıran istiap haddinin aşılmasından kaynaklandığı, dava konusu kazanın oluşumunda başkaca herhangi bir etkenin bulunmadığı, —– tarihli bilirkişi raporundaki tespitlerin yerinde olduğu anlaşılmış, aksi yöndeki taraf itirazlarına itibar edilmemiştir. Anılan bilirkişi raporu dikkate alındığında davacı —–tarafından dava konusu kazanın rücuya tabi olduğu yöntemince ispat edilmiştir. Ancak davalı sigortalının sorumlu olduğu zarar miktarı kaza sebebiyle ortaya çıkan gerçek zarardır. Dosya kapsamındaki hasar dosyası ve davacı tarafından sunulan belgeler dikkate alındığında davacı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme herhangi bir mahkeme veya tahkim kararına dayanmamaktadır. Bu sebeple mahkememizce dava konusu kaza sebebiyle dava dışı —— mirasçıları tarafından talep edilebilecek (gerçek zarar) destekten yoksun kalma tazminat miktarı hesap edilmiş, yapılan bilirkişi hesabı dikkate alındığında dava dışı —– talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminat miktarının —- anlaşılmıştır. Yapılan hesaplama güncel—- uygulamasına uygun olduğu mülahaza edilmiş, aksi yöndeki taraf itirazlarına itibar edilmemiştir. Anılan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, davalının—-esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, 18.156,92-TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır. —– açıklanan gerekçelerle dosyaya konu alacağın yargılamayı gerektirmesi sebebiyle alacağın likit olmadığı anlaşıldığından, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-Davalının——- esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile, ——- asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin DEVAMINA,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davacının şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar harcı 1.240,30-TL’den davacı tarafça yatırılan 886,78-TL peşin ile icra dosyasına yatırılan 259,63-TL harç olmak üzere toplam 1.146,41-TL harçtan mahsubu ile bakiye 93,89-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 886,78-TL peşin ile icra dosyasına yatırılan 259,63-TL harç olmak üzere toplam 1.146,41-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 8,50-TL vekalet harcı, 203,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 3.050,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.320,8‬0-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.161,17-TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca —— ücretinin haklılık oranına göre — davalıdan, kalan —– davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Davanın kabul edilen kısmı için davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —— 13. maddesindeki esaslara göre belirlenen — nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davanın reddedilen kısmı için davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—-. 13/2-3 maddesindeki esaslara göre belirlenen—– nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin ve ihbar olunan—— yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı