Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/536 E. 2023/594 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/536 ESAS
KARAR NO: 2023/594
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/08/2021
KARAR TARİHİ: 11/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, davacı şirketin davalı şirkete taşıma hizmeti verdiğini, taşımaya ilişkin yapılan yazışmaların ve evrakların dava dosyasına sunulduğunu, taşıma işlemi sonucunda navlun faturalalarının düzenlendiğini, davalı şirketin icra takibine itirazında haksız olduğunu beyan ederek davanın kabulüne, davalı/borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki mutabakata varma ve sulh görüşmelerine rağmen icra takibi başlatıldığını, taraflar arasında, icra takibine konu borca ilişkin mutabakata varma sürecinde, borcun miktarı ve ödenmesine ilişkin sulh görüşmeleri devam ederken, davacı tarafından haksız ve dürüstlük kuralına aykırı olarak icra takibinin başlatıldığını, taraflar arasındaki sulh ve açık hesap mutabakatına ilişkin süreç telefon görüşmeleri ve e-posta yazışmaları ile yürütüldüğünü, tam olarak bu süreç esnasında icra takibinin başlatılması açıkça kötü niyetin göstergesi olduğunu, davacı yanın tutum ve davranışlarının TMK Madde 2, dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, davacı yan sulh ve mutabakat sürecinde kötü niyetli olarak, davalı müvekkili zarara sokmak ve zor durumda bırakmak amacı ile icra takibini başlattığını, ilaveten, taraflar arasında mutabakat görüşmeleri devam ederken, hangi faturaların muaccel olduğu yönünde kesin bir mutabakata varılamadan icra takibinin başlatıldığını, takibe konu faturaların bir kısmının muaccel olmadığını, bu sebeple icra takibine itiraz etmek zaruretinin hasıl olduğunu, kabul anlamına gelmemekle beraber, işbu davanın aleyhimize sonuçlanması halinde, yukarıda izah edilen hususların dikkate alınarak kötü niyet tazminatı yönünden davanın reddi ve yargılama harç ve masrafının davacı üzerinde bırakılmasını arz ve talep ettiklerini,” beyan ederek davanın reddini, davanın asıl alacak bakımından kabul edilmesi halinde ise davanın açılmasına davacının sebep olması nedeni ile kötü niyet tazminatı talebi bakımından davanın reddini her halde davanın açılmasına davacının sebep olması nedeni ile, yargılama harç ve masrafının davacı üzerinde bırakılmasını, davalı vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, ——–esas sayılı dosyasında başlatılmış olan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK.67.maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili isteğine ilişkindir.
Davacı; davalıya taşıma hizmeti verdiğini, taşıma işlemi sonucunda navlun faturalalarının düzenlendiğini, davalı şirketin taşıma ücretini ödemediğinden icra takibine geçildiğini, davalının haksız itirazı ile takibi durdurduğunu beyan ederek, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiş; davalı ise; sulh görüşmeleri devam ederken, davacı tarafından haksız ve dürüstlük kuralına aykırı olarak icra takibinin başlatıldığını, takibe konu faturaların bir kısmının muaccel olmadığını beyan etmiş ve davanın reddini istemiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, icra dosyası celbedilmiş, bilirkişi raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.Taraflar arasında taşıma hizmetinden kaynaklı ticari ilişki olduğu hususu ihtilafsız olup, ihtilafın; davacının takip tarihi itibariyle icra takibine konu ettiği faturaya dayalı cari hesaptan kaynaklı davalı şirketten alacağının bulunup bulunmadığı, davalı itirazlarının kısmen yahut tamamen iptali gerekip gerekmediği, icra inkar tazminatı yönünden yasal koşulların oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
—– sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde; dosyanın alacaklısının mahkememiz davacısı, borçlusunun mahkememiz davalısı olduğu, davacı tarafından önce —– tarihinde takip başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği ve süresinde borçlu tarafından yetki itirazı ve yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın —- tevzi edildiği, anılan daire tarafından ödeme emrinin 12/04/2021 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiği, davalı şirket tarafından süresinde 13/04/2021 tarihli dilekçe ile borca ve ferilerine itiraz edildiği, itirazın davacıya tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı, 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, mahkememizde 06/08/2021 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın çözümü hesap incelemesi gerektirdiğinden, dosyanın Mali Müşavir bilirkişiye tevdiine karar verilmiştir.
Bilirkişinin 22/04/2023 tarihli raporunda özetle; “…Davacı şirket tarafından ibraz edilen——-yıllarına ilişkin ticari defterlerin;
T.T.K m.64,66, V.U.K. m.220-226’ ve 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğine
göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı
bakımından V.U.K. m. 215-219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel
Tebliğlerine uygun olduğu,; davalı şirket tarafından ibraz edilen 2020 ve 2021 yıllarına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K m.64,66, V.U.K. m.220-226’ ve 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğine göre açılış ve kapaış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K. m. 215-219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu,
takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten 4.500,00-EURO alacaklı
olduğu,…” şeklinde kanaat bildirdiği görülmüştür.Tüm dosya kapsamına göre; davacı şirket ile davalı şirket arasında taşıma ilişkisi bulunduğu hususunda ihtilaf bulunmadığı, bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere, davacı tarafından davalı şirkete düzenlenen tüm faturaların davalı şirketin ticari defter kayıtlarında mevcut olduğu, faturaların EURO üzerinden düzenlendiği, davalı şirketin ise kayıtlarını TL olarak tuttuğu ve KUR farklarını kayıtlarına yansıtmadığı, bu durumun da cari hesaplar arasında uyumsuzluğa neden olduğu, davacı şirket tarafından davalı şirkete 2020 yılında 27 adet 30.340,00 EURO’luk fatura düzenlendiği, TL değerinin 266.954,16-TL olduğu, davalı şirketin davacı şirkete yapmış olduğu ödemelerin EURO karşılığının ise 25.840,00-EURO olduğu, kalan kısım yönünden davalının ödeme yaptığına dair bir belge sunmadığı, bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere davalının icra dosyasındaki miktar kadar borçlu bulunduğu anlaşılmakla; davanın kabulüne karar verilmiş, alacağın likit ve itirazın haksız olması dikkate alınarak icra inkar tazminatı talebi kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
-Davalının——– sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin aynen devamına,
2-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 3.050,37-TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 762,60-TL peşin harç ve icra dosyasına yatırılan 203,90-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 2.083,87-TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 966,50-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 1.508,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin e duruşma ile yüzüne karşı, davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.11/07/2023