Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/535 E. 2022/781 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/535 Esas
KARAR NO : 2022/781

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/08/2021
KARAR TARİHİ : 04/10/2022

Mahkememizde görülen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı ————– numarası ile kayıtlı bulunan davalı ——- plaka sayılı aracın ——tarihi ————davacı tarafa ait ve yine davacı —- yönetimindeki ——— ———- sayılı araca sağ taraftan asli, ağır ve tam kusurlu şekilde çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş olup davacı tarafın aracı ağır hasara uğradığını, davacının hiçbir kusuru ve ihmali olmaksızın gerçekleşen bu kaza sebebiyle yoğun maddi zarara uğradığını, bu kaza neticesinde davacının aracındaki —-dahil hasar bedelinin yetkili servisten alınan raporla—-, başka bir servisten alınan —–tespit edildiğini, doğan zararın ödenmesine ilişkin olarak davalı —— tarihinde başvuru yapıldığını ve bu başvuruya istinaden———– hasar dosyası açılmış ise de davacı tarafa herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi süresi içerisinde bir cevap da verilmediğini, —– başvuru yapılmış olup, — dosyasıyla yürütülen inceleme sırasında konu dosyadan tesis edilen ara karar ile 12/05/2020 tarihli bilirkişi raporu alındığını, her ne kadar söz konusu bilirkişi raporu ile kazanın oluşumunda davalı tarafın tam ve ağır kusurlu olduğu açıkça tespit edilmiş ise de davacı tarafın kazadan kaynaklı gerçek zararının tamamen maddi gerçekliğe ve hukuka aykırı şekilde tespit edilmiş olup, bu haliyle de söz konusu rapora hesaplama yönünden davacı tarafından itiraz edildiğini ancak uyuşmazlık hakemi tarafından maddi gerçekliğe, kanunlara ve emsal kararlara aykırı olan bilirkişi raporu esas alınarak aracın onarımının yapılmamış olması ve aracın fiilen incelenemeyecek olması nedenlerinden ötürü hukuka aykırı şekilde HMK m.435/c: “Hakem veya———-, başka bir sebeple yargılamanın —–” gereği —– yargılaması ile uyuşmazlığın çözümünün imkansız olduğuna hükmedilerek yargılamanın sona erdirildiğini, söz konusu hukuka aykırı karara karşı süresi içerisinde —- edildiğini, “uyuşmazlığın ——— şekilde çözülmesinin mümkün olmadığından” bahisle, davacının haklı itirazlarının hukuka aykırı şekilde kesin olmak üzere reddedildiğini, devamında 02/02/2021 tarihinde —- makamına başvuruda bulunulmuş olup —– dosyasıyla yapılan —— görüşmeleri neticesinde de taraflar arasında uzlaşı sağlanamadığını, gerek kanunlar gerekse —– şahısların araçlarını nerede tamir ettirecekleri hususunda seçimlik hakkı bulunduğunu, bu doğrultuda davacı tarafa ait araçta oluşan hasar bedeli zararının (parça ücretleri ile işçilik ücretleri) ile —— —— aracı kullanan davalı ——asli, tam ve ağır kusuru ile meydana gelen kazadan kaynaklı davacı tarafa ait araçta ortaya çıkan haksız fiilden doğan zarar/kdv dahil hasar bedeli için -fazlaya dair her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla—–karşılığının) kaza tarihi olan 05/08/2018 tarihinden itibaren değişen oranlar uygulanmak suretiyle devlet bankalarının ——-açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı —-vekili savunmasında; Davalı sigorta şirketi nezdinde gerekli araştırmaların yapıldığını ve ———- Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigorta teminatı altına alınmış bulunan—————- aracın, kazaya karıştığı araçta meydana geldiği iddia edilen maddi hasar bedelinin talep edildiğini, davacının taleplerinin haksız ve mesnetsiz olup reddi gerektiğini, davacı tarafın öncelikle zararı ve zarar sorumlusunu ispat etmesi gerekmekle, ispat açısından davacı tarafça sunulan faturanın kabulünün mümkün olmadığını, davacının işbu davaya dayanak olarak onarım faturasını, anlaşmalı kaza tutanağını ve—- haldeki fotoğraflarını sunduğunu, ancak söz konusu evrakların zararı ve zararın söz konusu kazadan kaynaklandığını ispatlamaya elverişli olmadığını, açıklanan sebeplerle öncelikle davacının kazanın oluş şeklini ve iddia edilen hasarların kazadan kaynaklandığını somut delillerle ispat etmesi gerektiğini, aksi takdirde davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafı Türk Ticaret Kanunu gereğince yükümlülüklerini yerine getirmemiş olmakla, davalı–zararın tespiti açısından bilgi alma hakkını engellediğini. bu nedenle gerçek zararın tespiti ile trafik sigortası genel şartları hükümlerine göre yapılacak hesaplamanın üzerinde kalan zararın reddinin gerektiğini, davacı tarafın yaralamalı trafik kazası nedeniyle düzenlenmesi gereken Kaza Tespit Tutanağını iletmediği, dolayısıyla Ticaret Kanunu hükümleri gereğince sigorta şirketine karşı yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacı taraftan kaza tespit tutanağı istenmesine rağmen davalı sigorta şirketine iletilmediğini, bu nedenle kusur değerlendirmesi yapılamadığından dosyanın sonuçlandırılamadığını, aracın onarım bedelinin ve—– değerinin davalı sigorta şirketinin araç üzerinde inceleme yapılması halinde belirlenecek tutarlar üzerinden tespit edilmesi gerektiğini, nitekim dava konusu aracın davalı sigorta şirketine fiziki olarak gösterilmesi ve izin verilmesi halinde tedariki gereken parçaların davalı sigorta şirketi tarafından iskontolu olarak satın alınabileceği sabit olmakla; araç gösterilmediğinden işlem yapılamadığından davalı —– sorumluluğunun tespitinde —— alınması gerektiğini, genel şartlar gereğince davalı sigorta şirketinin yalnızca eşdeğer parça ve anlaşmalı — bedelleri ile sorumlu olması sebebiyle zararın tespitinde bu hususun da göz önünde bulundurulması gerektiğini, Trafik Sigortası Genel Şartları B.2 maddesinde yer alan 2 gün içinde bildirim yapılması şartı gereğince başvuru sahibine ilgili hususa ilişkin bilgilendirmenin de yapıldığını, dolayısıyla parça ve işçilik bedellerinin yüksek oluşundan ve ——– kullanımından kaynaklanan fahiş hasar bedelinden davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının gerçek zararının yukarıdaki açıklama ve itirazlar da gözetilerek tespiti için dosyanın bilirkişi incelemesine gönderilmesi gerektiğini, davalı —– söz konusu zarardan azami olarak poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kabul manasında olmamak üzere davanın kabulü halinde öncelikle yukarıda açıklamış oldukları üzere davalı ——- evrakların tümü ile başvuru yapılmamış olduğundan davacının usule uygun olarak başvuru yapmadığı kabul edilerek temerrüt tarihinin dava tarihi olarak alınması gerektiğini beyan etmiştir.
Davalı —– cevap dilekçesinde özetle: Dava dilekçesinde belirtilen kaza tespit tutanağı da dahil aleyhe olan hiçbir delili kabul etmediklerini, keza trafik bilirkişisi tarafından imza altında alınan kaza tespit tutanağı incelendiğinde işbu tutanağın bilimsel gerçeklikten uzak ve oluşan haksız —– yeterli olmadığının açık olduğunu, bu sebeple yeniden kusur dağılımının ehil bilirkişi ve kurumlarca tespiti için keşif ve bilirkişi icrasının talep edildiğini, davacı tarafın fahiş miktarda tazminat talebinde bulunduğunu gerek dosyadaki fotoğraflar gerekse davalı ——— yapılan tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde davacı yanın zararının dava dilekçesinde belirtildiği şekilde olmadığının görüleceğini, dosyamızda bir tazminat hesaplaması yapılacak ise bu hesaplama yapılmadan önce davacı tarafın ———- etmiş olduğu kazanımların dosyaya getirilmesinin gerektiğini, söz konusu—— kazanımlarının belirlenmesinin talep edildiğini beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, trafik kazası sebebiyle davacı aracında meydana gelen hasar bedeli tazminatının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine yönelik tazminat davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın; davacı tarafın maliki olduğu ——–, davalı——- maliki, diğer davalı—— anındaki sürücüsü olduğu ——- tarihinde karıştığı trafik kazası sonucunda davacı aracında ağır hasar oluştuğunu iddia ederek öncelikle —-başvurduğu ancak—– netice elde edilememesinden dolayı uğranılan hasarın tespiti ve tanzimi için açılan tazminat davası olduğu; ihtilafın 05.08.2018 tarihli trafik kazasının meydana gelmesinde kazaya karışan araç sürücüleri ile varsa üçüncü kişilerin kusurlu olup olmadığı ile orantısal kusur oranlarının ne olduğu, trafik kazası sonucunda davacıya ait —- plakalı araçta iddiası doğrultusunda ağır hasar meydana gelip gelmediği gelmiş ise bedelinin ne olduğu, davalıların kısmen veya tamamen davacının talep etmiş olduğu maddi tazminattan sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Hasar dosyası ve poliçe ile malik kayıtları celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan ekspertiz raporu ve kaza tutanağı suretleri incelenmiştir.
Davalı —- adına kayıtlı —– sayılı aracın —— incelenmesinde; aracın,———– bitiş tarihli olarak davalı —- poliçe numarasıyla sigortalandığı, kaza tarihinde — kapsamında olduğu görülmüştür.
Meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının aracında hasar oluşup oluşmadığı, varsa miktarının tespiti, olaydaki hasar ve kusur durumunun belirlenmesi bakımından — Mühendisi Bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 18/08/2022 tarihli raporda özetle; davalı sürücü —- kusurlu olduğu, dava konusu araç sürücüsü—- kusursuz olduğu, 05/08/2018 tarihinde meydana gelen olaya ait —- tespit tutanağındaki tespitlerin,— olduğu, söz konusu aracın toplam hasar tutarının —- olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan rapor birlikte değerlendirildiğinde; davalı —-davalı —- sevk ve idaresindeki —- sayılı aracın —— sıralarında —— mevkiinde davacı tarafa ait ve yine davacı —— plaka sayılı araca sağ taraftan asli, ağır ve tam kusurlu şekilde çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, —– görevlilerince tutulan trafik kazası tespit tutanağındaki tespitler, —– dava konusu aracın hasarının şekli niteliği ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde davalı sigorta şirketine sigortalı —-plakalı araç sürücüsü davalı —- kazanın meydana gelmesinde % 100 oranda asli ve tam kusurlu olduğu, kazaya karışan diğer araç sürücüsü olan davacının ise herhangi bir kusurunun bulunmadığı; yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde davaya konu aracın kaza sonucu oluşan maddi hasarının dosyadaki tüm evraklara göre serbest piyasa koşullarında makul-kabul edilebilir olduğunun tepit edildiği, hasar tutarının—– olduğu, —— kayıtlı araçların kendi ülkesinde yapılan onarım bedelinin talep edebileceği anlaşılmakla, bu bedel üzerinden hüküm kurulmuş; faiz davalı — yönünden kazadan; sigorta şirketi yönünden ise yazılı başvurudan itibaren — sonrasına ——- aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
Araç hasar bedeli olan —- 3095 sayılı yasanın 4/a.maddesine göre; davalılar ———— olmak üzere ve temerrüt tarihi olan —— itibaren; —– hesaplanacak faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davacı tarafından masraf edilen 59,30 TL başvuru harcı, 121,22 TL peşin harç, 756,00 TL ıslah harcı, 8,50 TL vekalet harcı, —- tebligat/müzekkere/bilirkişi ücreti olmak üzere toplam—– yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.149,01 TL karar harcından, 121,22 TL peşin harç ve 756,00 TL ıslah harcının mahsubu ile, bakiye—— davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA
4——belirlenen ve yargılama giderlerinden olan——– arabuluculuk ücretinin, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek HAZİNEYE GELİR KAYDINA
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —–vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
6-Taraflarca yatırılan gider avansının bakiye kısmının, karar kesinleştiğinde 6100 sayılı HMK’nun 333.maddesi uyarınca taraflara iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar ve davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.