Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/503 E. 2023/512 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/503 Esas
KARAR NO: 2023/512
DAVA: Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 17.07.2021
BİRLEŞEN DAVADA
(İstanbul Anadolu 3 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/508 Esas, 2021/1302 Karar sayılı )
DAVA: Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 19/07/2021
KARAR TARİHİ: 14.06.2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

ASIL DAVADA:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı —– faaliyet döneminden davalı —–olarak görev yaptıklarını; davacı —– halen bu görevine devam ettiğini; Davalı Bankanın esas sözleşmesinin 21.maddesinde, yönetim kurulu üyelerinin nasıl seçileceğinin açıkça belirtilmiş olduğunu, bu maddeye göre, —– biri bağımsız olmak üzere 3 aday gösterdiğini; Bankanın büyük ortağı olan —— gösterdiğini; Bankanın 9 kişiden oluşan ——–, bu adaylar arasında seçildiğini; Davacıların, —– tarafından aday gösterilip seçilmiş olduğunu; Davalı Bankanın ———- tarihinde yapılmış olduğunu; toplantıda, toplantı gündeminin 4’üncü maddesi görüşüldükten sonra, çoğunluk hissedar tarafından atanan — üye ile bağımsız — üyenin ibrasına, Bankanın küçük hissedarı tarafından atanan—– üyenin, yanı davacıların ibra edilmemesine oy çokluğuyla kara verildiğini; Toplantıda alınan, davacıların ibra edilmemesine ilişkin —— numaralı kararın, kanuna, esas sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu; bu nedenle de iptali gerektiğini; ——- tasdik edilmiş olmasına ve Bankanın yönetiminde söz sahibi olan ve çoğunluk hisselerine sahip olan hissedar tarafından atanan yöneticiler ibra edilmesine rağmen, küçük hissedar tarafından atanan yöneticilerin ibra edilmemesinin Kanuna ve Dürüstlük Kurallarını aykırı Olduğunu; Davacıların, Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini yerine getirirken, Bankanın menfaatine aykırı herhangi bir davranışta bulunmadıklarını; Bu nedenle, Bankanın ——— ibra edildiği bir Genel Kurulda, üstelik hiçbir gerekçe gösterilmeksizin, davacıların tamamen keyfi bir şekilde ibra edilmemesi yönünde alınan kararın, her şeyden önce dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu ve dolayısıyla da iptali gerektiğini; Ayrıca, bilançonun tasdikine ilişkin alınan kararın varlığına rağmen, davacıların ibra edilmemiş olmasına yönelik karar verilmiş olması nedeniyle, bu kararın kanuna da aykırı olduğunu ve bu nedenle de iptali gerektiğini; Davacıların ibra edil;nemesine ilişkin—- numaralı karar tetkik edildiğinde de anlaşılacağı üzere, ibra edilmeme kararının hiçbir gerekçesi olmadığını; Bilançonun tasdikinin esasında ibrayı da kapsadığının kanun hükmü olduğunun bilincinde olan büyük ortağın almış olduğu bu kararın, TIK.md.427’üncü madde hükmüne de aykırı olduğunu; İddia etmekte ve; Davalı Bankanın 21.04.2021 tarihinde yapılan ——-numaralı kararın, TTK’nın 449’uncu maddesi uyarınca uygulanmasının geri bırakılmasına; Toplantına alınan —- numaralı kararın, TTK’nın 445’inci maddesi uyarınca, asıl sözleşmeye, kanuna ve dürüstlük kurallarına aykırılığı nedeniyle iptaline; karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın dinlenebilmesi için, iptali talep edilen bu kararın doğrudan yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunu doğurması gerektiğini; bu şartın (dava şartının) oluşmadığını; ayrıca, davaya konu kararın “icra edilebilir bir karar” olmadığını, bu yüzden iptalinin talep edilemeyeceğini; Dava konusu —— iddia edildiğinin aksine, kanuna, ana sözleşmeye ve dürüstlük kurallarını uygun olduğunu; bu nedenle iptaline gerek olmadığını; Kararın yürütülmesinin durdurulmasına ilişkin talebin yerinde olmadığını; iddia etmekte ve “davanın reddine” karar verilmesini talep etmiştir.

BİRLEŞEN DAVADA:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil Şirket, davalı Bankanın yaklaşık % 30 oranında pay sahibi olup, kalan yaklaşık % 70 hisse, Bankanın büyük ortağı,———– olduğunu, dava konusu Toplantı gündeminin 3. Maddesi, “2020 yılı finansal tablolarının okunması, müzakeresi ve tasdiki” olduğu, 2020 yılına ilişkin bilanço ve kar / zarar hesapları, müvekkil Şirket’in olumsuz oyuna karşılık oy çokluğu ile kabul edilerek tasdik edildiğini, anılan toplantı gündeminin 4. Maddesi “Yönetim Kurulu Üyelerinin ibraları”na ilişkin olup, toplantıda, çoğunluk hissedar tarafından atanan —- üye ile bağımsız – üyenin ibrasına, müvekkil şirket tarafından atanan — üyenin ibra edilmemesine oy çokluğuyla karar verildiğini, toplantı gündeminin — Maddesi, “Yönetim kurulu üyelerine 2020 yılına ilişkin ödenen ücret, ikramiye ve pirim gibi yapılan ödemeler hakkında bilgi ve karar verilmesi”ne ilişkin olup, 11.03.2021 tarihli genel kurulda alınan 2021 yılına ilişkin ödenecek “huzur hakkı” kararı nedeniyle, 2020 yılında yapılan ödemeler hakkında bir karar verilmesine gerek olmadığı söylenerek, gündemde açıkça yer almasına rağmen toplantıda bu hususa dair bir karar alınmadığını, toplantıda alınan—– kararların kanuna, esas mukaveleye ve afaki iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu belirterek, ——– tarihinde yapılan—– maddesi uyarınca uygulanmasının geri bırakılmasına dava konusu toplantıda alınan —- numaralı kararların, TTK 445. madde uyarınca kanuna, ana sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırılığı nedeniyle iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davada dava şartlarının oluşmadığını, arabuluculuk şartının yerine getirilmediğini, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, davaya konu iddiaların muhatabının bankanın diğer ortakları olduğundan davanın diğer ortaklara ihbar edilmesi gerektiğini, huzurdaki dava ile konusu aynı olan ———- sayılı dosyası ile birleştirilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Asıl dava, — tarihli davalı bankanın —– alınan ——- nolu kararın TTK’nun 445. maddesi uyarınca iptali talebidir.
TTK445. Maddesi uyarınca dava konusu iptali talep edilen kararın —–tarihinde alındığı, dava tarinin 17.07.2021 olduğu ve 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememiz ile birleşen —– esas sayılı dosyasındaki dava, —- davalı bankanın——- kararların TTK’nun 445. maddesi uyarınca iptali talebidir.
Mahkememiz tarafından 04.08.2022 tarihli rapor ile 11.04.2023 tarihli ek rapor alınmıştır.
Asıl dosyadaki —– Toplantısında alınan — nolu kararın incelenmesi sonucu dava dışı yönetim kurulu üyelerinden bir kısmının ibralarına —— oyun karşılık —- olumlu oyu ile karar verildiği, dava dışı —- ibrasına oy birliği ile karar verildiği, davacılar —– ibra edilmemesine daire —– olumlu oyuna karşılık ——olumsuz oyu ile ile karar verildiği görülmekle asıl davadaki talebin davacı yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmeme kararlarının iptali talebidir. Davacıların ibra edilmeme yönündeki kararları incelendiğinde herhangi bir gerekçe gösterilmediği tespit edilmiştir. Aynı kriterlere sahip diğer ——– Toplantısında ibrazına yönelik olumlu yönde karar alınırken davacılar hakkında herhangi bir gerekçe gösterilmeden ibra edilmeme yönünde oy çokluğu ile karar alınmasının Medeni Kanun açısından dürüstlük kuralları ile bağdaşmayacağı sabittir. Davacıların “ibra edilmeme” kararına karşı muhalefet şerhi verilmediği, itirazların incelenmesi sonucu dosya içerisine gelen ticari kayıtların incelenmesi sonucu, davacıların davalı şirkette pay sahibi olmadıkları ve oylamaya katılma haklarının bulunmadığı, bunun doğal soncu olarak muhalefetini tutanağa geçirtmelerinin mümkün olmadığı tespit edilmiştir. TTK’nun 446/1-a” toplantıda hazır bulunup da karar olumsuz oy veren bu muhalefetini tutanağa geçirten” pay sahipleri iptal davası açabilirler. Ancak davacılar pay sahibi değildir. Bunun yanından TTK’nun 436/2 maddesi uyarınca ibra oylamasında oyda yoksunluk bulunması nedeniyle davacılar pay sahibi olsalar dahi oy kullanamayacakları için muhalefet şerhinden de bahsedilemeyecektir. davacıların ibra edilmemesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu ve ———ilamı uyarıncada ibra edilmeme kararının alınmasından sonra makul bir sürenin geçmesine rağmen sorumluluk davası açılmadığı tespit edildiğinden asıl davanın kabulü ile—— tarihli davalı bankanın ——— davacılar için alınan ibraz edilmemem kararının iptali gerekmiştir.
Birleşen ——- sayılı dosyası yönünden ise; dosya içerisinde feragat dilekçesi geldiğinden feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl dosya için açılan davanın KABULÜ İLE ;
———- Toplantısında alınan —- numaralı ibra edilmeme kararın iptaline
a-) Karar harcı 179,90 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 120,60 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-)Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 4.000,00 TL bilirkişi ücreti, 440,90 TL posta ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 4.559,50‬ TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
c-)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
d-)Asıl davada davacı taraflar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
2-Birleşen ——–sayılı dosyası için açılan davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
a-)Karar harcı 179,90 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c-)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
d-)Birleşen davada davalı taraf kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
3-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ————- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/06/2023