Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/404 E. 2022/888 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/404 Esas
KARAR NO: 2022/888
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/06/2021
KARAR TARİHİ: 01/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; davalı yan, —–dosyası ile aleyhinde başlatılan icra takibinde; ödeme emrine, borca, faize ve ferilerine —- tarihinde itiraz ederek, takibin durdurulmasını talep ettiği, davalı/borçlu yan —- tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkil —- bulunmadığını iddia etmiş, bu sebeple borcu kabul etmediklerini ve borca ve tüm faiz/ferilerine itiraz ettiklerini bildirdiği, davacı şirket, davalı/borçlu yana——– hizmetleri sağlamıştır. Bu hizmetlerin karşılığı olan bedeller de müvekkil Şirket ile davalı/borçlu yan arasındaki mevcut ticari ilişki kapsamında, cari hesap alacağı olarak kaydedildiği, bu hususlara ilişkin cari hesap kaydı ile döneme ilişkin —- kayıtları delillerimiz mevcut olduğu, ancak davalı/borçlu yanca, söz konusu takip dosyasına sunulmuş itiraz dilekçesi tamamen soyut beyan ve iddialardan ibaret olup, davalı/borçlu yanın —– dosyası nezdindeki haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesi gereklilik arz ettiği, davalı (takip borçlusu) yanın, itirazlarında haksız olduğu, bu sebeple de hakkında alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği, davalı/borçlu yan,—— tarihli itiraz dilekçesinde müvekkil Şirkete hiçbir borcu bulunmadığını iddia etmiş, bu sebeple borcu kabul etmediği, borca ve tüm faiz ve ferilerine itiraz ettiklerini bildirdiği, davalı/borçlu yanın, söz konusu iddialarının her türlü maddi ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu, açıklanan nedenlerle haklı davamızın Kabulüne, borçlunun icra takibine yaptığı İtirazının İptaline, icra takibinin devamına, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın likit olması dolayısıyla % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle; davacının, sözleşme ve ek protokol çerçevesinde müvekkiline tahsis etmeyi taahhüt ettiği, —— ve ayrıca taraflarca anlaşılmış sayıda ve nitelikte, bunun yanında yayın kalite standartlarında, müvekkilinin çalışma zamanlarında, müvekkilinin hizmetine tahsis etmemiş olduğunu, ayrıca, müvekkilinin——– çalışmalarının ve program bölümlerinin yayına elverişli olarak tamamlamasının uzamasına ve bu nedenle zarar etmesine yol açmış, ayrıca, davacının, sözleşme ve ek protokolde belirlendiğinin aksine müvekkili personelinin yemek hizmetlerini de eksik karşılamış olup, bu durumun, yargılama sürecinde ortaya çıkacağını, davacının anlaşmalara aykırı biçimde eksik ifada bulunması nedeniyle, davacı ile müvekki arasında mutabakat sağlanmaya çalışılırken, davacı eksik ifada bulunmasına rağmen, sanki anlaşma gereği tüm yükümlülüklerini yerine getirmiş gibi icra takibine geçmiş ve itirazları üzerine Mahkeme huzurunda görülmekte olan ‘İtirazın İptali Davası’nı ikame etmiş olduğunu, öncelikle davacı tarafın icra takibinde talep ettiği asıl alacak miktarını, faiz miktarını, oranını, hesaplanış biçimini ve diğer tüm ferileri kabul etmediklerini, bunun yanında davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, ayrıca mutabakat sağlanmadan haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine girişmesi ve huzurdaki davayı açması nedeniyle sebebiyet vermiş olduğu faizi, oranını, miktarını, işlemeye başladığı tarihi, yargılama giderlerini, vekalet ücretini, icra ve dava harç, masraf ve giderlerini, %20 tazminat talebini de kabul etmediğini, davacının varsa yargılama sürecinde ortaya çıkacak gerçek alacağı üzerindeki taleplerinin reddine, yoksa davanın tamamının reddine, taraflar arasındaki anlaşmalara aykırı davranarak eksik ifada bulunan ve müvekkilini zarara uğratan davacının alacağının olup olmadığı, varsa ne kadar olduğu belirlenmemişken, İcra takibine girişerek ve işbu davayı açarak, yargılama giderleri, vekalet ücreti, icra ve dava masrafları, giderleri, faiz yaratmaya çalışan davacı tarafın, icra takibi ve işbu davada talep ettiği vekalet ücreti, yargılama giderleri, icra ve dava masrafları, giderleri, faiz ve diğer tüm fer’ i taleplerinin ve %20 tazminat talebinin reddine, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine girişen ve işbu davayı açan davacı tarafın Müvekkile %20 tazminat ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle, ——– sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasında hizmet akdine dayalı ticari ilişki kapsamında fatura alacağına istinaden başlatılan takip tarihi itibari ile davacının davalıdan muaccel bir alacağın bulunup bulunmadığı varsa miktarı, bu kapsamda itirazın iptali, icra inkar/kötü niyet tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında ihtilaf bulunduğu tespit edilmiştir.
İtirazın iptali istemine konu, —– sayılı takip dosyasının incelenmesinde; başlatılan takibin alacaklısının mahkememiz davacısı, borçlusunun ise mahkememiz davalısı olduğu; takibin üç adet fatura toplamı olan —asıl alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, davanın—–asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Dosyanın—- tarihli duruşma ara kararı gereğince dosyanın mahkememizce resen seçilecek bir mali müşavir ve bir sektör uzmanı bilirkişi heyetine tevdi ile rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen —-tarihli raporda özetle; dava dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile Davacı—- tutulduğu tespit olunan —- üzerinde yapılan inceleme ve tespitler neticesinde, davacı Şirketin —– İşlemiş Faiz olmak üzere toplam —- alacak talebi üzerinden harçlandırmak suretiyle itirazın iptali istemli olarak davalı şirket aleyhine ikame etmiş olduğu işbu itirazın iptali davasında, davalı Şirketin Davacı Şirketten —–sözleşmeye aykırılık iddiası ile yazılı olarak aykırılığın giderilmesi talebinin sunulması şartına uygun bir talepte bulunmuş olduğuna ilişkin herhangi bir ispat aracına dosya kapsamında rastlanılmadığından sözleşmeye aykırılık iddiasının geçersiz olduğu, davacı Şirketin Davalı Şirketten Takip/Dava Tarihi itibarıyla Faturalara ——kaynaklı olarak Talebi gibi —– asıl alacaklı durumda bulunduğu, davacı Şirketin İşlemiş Faiz Talebine ilişkin Taleplerinin mahkeme takdirinde olduğuna dair rapor düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller ile alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; tarafların tacir olduğu ve aralarında yazılı bir sözleşmeye dayalı olarak ticari ilişki bulunduğu davacı Şirketin davalı şirketten takip konusu yaparak talep ettiği hizmet faturalarına dayalı açık c/h alacağının varlığı ve varsa miktarı hususlarında yapılan incelemede davacı şirketin —-davalı şirketin —- tarihinde akdetmiş oldukları —-, hizmet veren davacı tarafından, işbu sözleşmenin sona erebileceğine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla, —- isimli— amacıyla, hizmet alan davalıya ——- temini, —–yerine getirilmesi kapsamında, toplam —– düzenlediği, faturaların davacının usul ve yasaya uygun lehine delil vasfı bulunan ticari defterlerinde davalı şirket adına borç kaydedilmiş olduğu ve —- tabi olmaları nedeniyle ilgili Dönem——- davalı şirkete mal/hizmet satışı olarak beyan edilmiş olduğu, davalı şirketin meşruhatlı davetiyeye rağmen ticari defter ve dayanaklarını incelemeye sunmadığı ancak davalı Şirketin de adına düzenlenmiş tüm bu Faturaları ilgili dönem —-beyanlarına konu ettiği ve taraflar arasında —— Beyan Mutabakatsızlığı bulunmadığı anlaşılmakla davacının alacağını ispatlaması karşısında davalı şirketin varsa ödemesini ispatlaması gerektiği ancak buna dair dosyada delil olmadığı değerlendirilmekle davanın asıl alacak yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, işlemiş faize yönelik ise temerrüt olmadığından istemin reddi doğrultusunda aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı
1-Davacının davasının KISMAN KABULÜ İLE;
-Davalının——- icra dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile, takibin —- asıl alacak ve asıl alacağa takipte belirtilen faiz ve cinsi üzerinden devamına, fazlaya ilişkin işlemiş faiz talebinin reddine,
Asıl alacak miktarının takdiren % 20′ si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gerekli 7.109,43-TL harçtan başlangıçta alınan 1.259,50-TL peşin harcın mahsubu ile kalan 5.849,93-TL nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 1.259,50-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-TTK 56/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 50,85-TL tebligat ve posta gideri, 3.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.110,15-TL nin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre 3.079,05-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 16.611,40-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 208-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan müştereken alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde—-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı..01/11/2022