Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/350 E. 2023/499 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/350
KARAR NO : 2023/499

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 28/05/2021
KARAR TARİHİ : 13/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile borçlular arasında imzalanan Üye İşyeri sözleşmesine istinaden borçlulara —- cihazı tahsis edildiğini, —- cihazından kaynaklı borcun geri ödenmemesi üzerine borçlulara hesap kat ihtarnamesi keşide edildiğini, ihtarnamenin tebliğine rağmen borcun ödenmemesi üzerine aleyhlerine icra takibine girişildiğini, davalının itirazının haksız olduğunu beyan ederek, davalı tarafın itirazının iptali ile takibin devamına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafın üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline gönderilen ihtarname ve icra takibinde borcun dayanağının belirtilmediğini, davacı yanın kart hamili ile arasındaki borç ilişkisini haksız şekilde müvekkile yansıtmakta olduğunu, dava konusu uyuşmazlığın kart hamili ile banka arasında olup müvekkili açısından husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini beyan ederek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacının üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava hukuki niteliği itibariyle, —– Banka Alacakları İcra Müdürlüğü’nün —– esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiş, taraf delilleri toplanmış, bilirkişi raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.Davalı şirket ile davacı banka arasında Üye İş Yeri Sözleşmesi imzalandığı, davalı şirkete —- cihazı ile hizmet sunulduğu, davalının sözleşmeye aykırı davrandığı iddia edilerek davacı banka nezdinde uğranılan zararın tahsili için ihtarname keşide edildiği ve akabinde icra takibine geçildiği, davalının borca ve ferilerine itirazları nedeniyle takibin durduğu dosya kapsamından anlaşılmakla; İhtilafın davacı tarafça icra takibine ve davaya konu edilen sözleşme kapsamında davalının sözleşmeye aykırı işleminin bulunup bulunmadığı, davacı bankanın dava dışı müşteriye ödemiş olduğu bedeli davalıdan talep etmesinde yasal koşulların oluşup oluşmadığı, icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, işlemiş ve işleyecek faizin yasal normlara ve sözleşmeye uygun talep edilip edilmediği, davalının takip ve dava konusu yapılan alacağın tamamından yada bir bölümünden sorumlu bulunup bulunmadığı, itirazlarının kısmen yada tamamen iptalinin gerekip gerekmediğine ve icra inkar tazminatı konusunda yasal koşulların oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkin olduğu görüldü.İtirazın iptali istemine konu Banka Alacakları İcra Müdürlüğü’nün —–esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; başlatılan takibin alacaklısının mahkememiz davacısı, borçlusunun mahkememiz davalısı olduğu; davacı banka tarafından 30/12/2020 tarihinde takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 05/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından 04/01/2021 tarihli dilekçe ile borca ve ferilerine itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edildiğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı, bir yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.Mahkememizce dosya emekli bankacı bilirkişiye verilmiş, bilirkişi 26/05/2022 tarihli raporunda; Harcama itirazının, harcama itirazını neticeye bağlayan komisyonun/mercii kararının, kart hamiline ödendiğine dair dekont-belge ile takipte istenen %52,56 oranındaki faizin dayanağı emsal akdi faizi gösteren bir belge ile dayanağı sözleşmenin sunulması gerektiği husunu belirtmiş, eksik belgelerin tamamlanmasından sonra dosya yeniden bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin 19/04/2023 tarihli raporunda özetle; “…Davacı Bankanın —- Şubesi ile Davalı Şirket arasında dava dosyasına sunulu “Üye İşyeri Sözleşmesi” düzenlenmiş olup, sözleşme kapsamında Davalıya —- — cihazı verilmiş/— Sistemi kurulmuş ve Üye İşyeri olarak Davacı Bankanın verdiği — sistemini kullanmaya başladığı, dava dışı —– Dava Dışı —–tarafından verilen——No‟lu kredi kartından Davalıya ait — sistemi üzerinden 15.06.2020 tarihinde yapılan 31.000,00- TL tutarındaki tutara harcama itirazında bulunduğu; Dava dışı Bankaca İtirazın—- ters ibraz (—–) kuralları gereği yerinde bulunarak Dava dışı Kart hamili hesabına Davacı Bankaya borç kaydedilerek anılan kredi Kartı müşterisi hesabına alacak kaydedildiği; davacı bankanın taraflar arasındaki üye işyeri sözleşmesi gereği ters ibraz (—–) olunan 31.000,00-TL’nin iadesini talep edebileceği, davacı Bankanın
30.12.2020 İcra takip tarihi itibariyle davalıdan 28.436,57 TL alacaklı (asıl alacak) olduğu …” şeklinde kanaat belirttiği görülmüştür.Tüm dosya kapsamı, sunulan deliller ve anılan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davacı bankanın —– Şubesi ile davalı şirket arasında dava dosyasına sunulu “Üye İşyeri Sözleşmesi” düzenlendiği, sözleşme kapsamında davalıya —– — cihazı verildiği, davalının, üye işyeri olarak davacı bankanın verdiği —- sistemini kullanmaya başladığı, —–31.01.2023 tarihli yazısından anlaşıldığı üzere; banka müşterisi —– adına
tahsis edilen ——Nolu kredi kartı için, kart sahibinin, davalı işyerinde yapılan harcamaların kendisine ait olmadığı itirazında bulunduğu, uluslararası kredi kartı kuralları çerçevesinde itirazının işleme alınarak kart hamili hesabına alacak kaydedildiği ve itirazının yerinde görüldüğü, bilirkişi raporuna göre, davacı bankanın taraflar arasındaki üye işyeri sözleşmesi gereği ters ibraz
(—–) olunan 31.000,00-TL’nin iadesini talep edebileceği anlaşılmakla, davanın asıl alacak yönünden kabulüne karar verilmiş; davacı bankanın davalıya gönderdiği temerrüt ihtarında, temerrüt faiz oranının açıkça belirtilmediği, davalının sorumlu olduğu miktar dışında kalan ve başka üye iş yerlerinde yapılan harcamaların da davalıdan talep edildiği, bu itibarla ihtarın geçerli olmadığı değerlendirilmekle, faiz yönünden talebin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE,
-Davalının—–Banka Alacakları İcra Dairesi’nin ——esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 28.436,57-TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 1.942,50-TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 354,13-TL peşin harç ve icra dosyasına yatırılan 146,61-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.441,76‬-TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 500,74‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 1.046,60-TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre; 1.015,02-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 31,58-TL’sinin davacının üzerinde bırakılmasına,
6-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 884,74-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ret oranına göre; 1.280,17-TL’sinin davalıdan, 39,83-TL’sinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, taraf vekillerinin vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —– Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.