Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/339 E. 2022/957 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/339 Esas
KARAR NO: 2022/957
DAVA: Şirketin İhyası (TTK’nun 547. Maddesine göre)
DAVA TARİHİ: 24.05.2021
KARAR TARİHİ: 23.11.2022
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilli —– davalı —– çalışırken trafik kazası geçirdiğini, bunun karşılığında bu şirket aleyhine —— dosyasından alacak davası açıldığını, dava devam ederken söz konusu şirketin tasfiye halinde olduğunun tespit edildiğini, İş Mahkemesince şirkete tebligat yapılamadığından 6100 sayılı HMK’nın 52 ve 54. maddeleri hükmünün yerine getirilmesine gerek kalmaksızın şirketin ihyası gerektiğini, şirketin bu nedenle ihyasını talep ettiklerini, —- unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava ettikleri görüldü.
SAVUNMA: Davalı —–cevap dilekçesinde özetle, ——çerçevesinde işlem yapıldığını, Tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluk şirket——– olduğunu, henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunan borçların — edilmesi ya da kafi bir teminat ile karşılanması gerektiğini, bu yapılmadan şirketlerin tasfiye süreci sonuçlandırılıp, bakiyeler mevcut pay sahiplerine dağıtılmış ve şirket kayıtları —— terkin edilmiş ise, terkin işlemlerinin iptali ile şirket tüzel kişiliği ihya olunarak tasfiye sürecine yeniden geçilebileceğini,——– sürecinden kaynaklanan, ——- — ve —– olan; tasfiye sürecinde açılan davaya rağmen şirketin ———- silinmesini talep eden ——kusurundan dolayı ——- sorumluluğunun bulunmadığını, ihyası talep edilen ve müvekkili —– numarasıyla kayıtlı bulunan ——— istinaden —- girmiş ve —— olarak ——– gerekli prosedürün yerine getirildiğine dair evrakların müvekkil —- verilmesine ve talebe dayalı olarak ——– tarihli terkin edildiğini, tasfiye sürecinin öncesinde veya esnasında meydana gelen iş kazasına dayalı talebe ilişkin olarak ——- öncesinde de şirketin —– olan—- —–sorumlu olduğunu, huzurdaki davada, şirketin ——- olan —-davalı olarak gösterilmediğini, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını bu nedenle —– sorumlu tutulamayacağını, arz ve izah edilen nedenlerle; müvekkil yönünden açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin diğer tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep ettikleri görüldü.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı; müvekkilinin ——- olduğu ——-şirkette çalışırken geçirmiş olduğu trafik kazasına ilişkin şirket aleyhine tazminat davası açmıştır ve buna bağlantılı olarak da şirketin ihyasını talep ettiğini, müvekkili, davalı şirkette davacının trafik kazası geçirmiş olduğu tarihte şirket yetkilisi olmadığını, sadece tasfiye işlemleri için yetkilendirildiğini, esasen davalı şirketin, davacının geçirdiği trafik kazası ile bir ilgisinin olmadığını, bu yüzden şirketin ihyasını gerektiren bir durumun söz konusu olmadığını, davanın reddi gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmilini talep ettikleri görüldü.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava; TTK 547.Madde uyarınca ——– dosyası için ihyası talebidir.
Ek tasfiye niteliği gereği yeni bir hukuki durum yaratmayıp, tasfiye aşamasında ihmal edilen veya eksik yapılan işlerin tamamlanmasına imkan sağlayarak tasfiyenin gerçek anlamda tamamlanmasına hizmet eden geçici bir tedbir niteliğindedir.
—– gelen müzekkere cevabının incelenmesi sonucu, ——-yetki alanlarımız içinde olduğu tespit edilmiştir.
Davacının, davaya devam edebilmesi için şirketin ihyası davası açmasında ve tasfiye ve terkinden sonra dava açılması nedeniyle davacı bakımından tasfiyenin usulüne uygun sonlandırıldığının kabul edilemeyeceği ve dava açmakta hukuki yararı olduğu sabittir.
Buna göre tasfiye işlemleri eksik yapılmış olup, tasfiye işlemlerinin eksik yapılmasından tasfiye memuru sorumludur.
Dosya içerisine gelen dava dışı şirketin —- kayıtlarının incelenmesi sonucu —-olduğu, şirketin son tescil tarihinin —-olduğu, şirketin faaliyetine devam etmesinde fayda görülmediğinden ——– edilmesine karar verilmiştir.
Davalı —- yasal hasım olması dava açılmasına sebebiyet vermemesi ve davacının Asliye —-Mahkemesinde açtığı davanın şirketin terkin edilmesinden önceki tarihe ait olması karşısında ——- dava ve icra takibinin varlığından haberdar olmasına rağmen ——- sonuçlandırarak şirketin—— terkinini usul ve yasaya aykırı olarak yaptığı, davacı tarafın ihya davası açmasına sebebiyet verdiği gözönünde tutularak davalı —— yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamış, davalı tasfiye memuru sorumlu tutulmuştur.
Davalı ——eksik bıraktığından dava açılmasına sebep olmuştur. Bu nedenle yargılama giderlerinden davalı tasfiye memurunun sorumlu tutulması gerekir.
Buna göre tasfiyenin gereği gibi yapılmaması nedeniyle açılan eldeki davada tasfiye sürecinden sorumlu olan tasfiye memurunun HMK’nun 326 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olup, yasal hasım konumunda olan davalı —– tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı kusur ve sorumluluğu bulunmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamaz.
TTK’nun 547.maddesi uyarınca, ——- kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son —– bu ek işlemler sonuçlanıncaya kadar şirketin —— yeniden tescilini isteyebilirler. Olayımızda ek—— yapılmasının zorunlu olduğu anlaşıldığından, talebin kabulüne dair aşağıdaki karar verilmiştir.——-
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın TTK 547. maddesi uyarınca KABULÜ ile;
——– kayıtlı iken tasfiye nedeniyle sicilden terkin edilmiş olan Tasfiye Halinde ——- dosyasının görülmesi ve infaz işlemleri ile sınırlı olmak üzere İHYASINA,
2-Ek tasfiye işlemlerinin yapılaması için eski tasfiye memuru olan davalı——– şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına, ek tasfiye bitinceye kadar memurun görevinin devam etmesine,
3-Karar kesinleştiğinde —— TESCİL VE İLANINA,
4- Karar harcı 80,70-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davalı tasfiye memurundan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5- Davacı tarafça yatırılan 59,30-TL peşin harcın davalı tasfiye memurundan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 190,10-TL tebligat ve müzekkere gideri, olmak üzere toplam 249,40-TL yargılama giderinin davalı tasfiye memurundan alınarak tarafa ödenmesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 9.200-TL maktu vekalet ücretinin davalı tasfiye memuru —— alınarak davacıya verilmesine
8- Davacı tarafla dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/11/2022