Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/317 E. 2022/929 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/317 Esas
KARAR NO : 2022/929

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/05/2021
KARAR TARİHİ : 10/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 15.06.2020 tarihinde—– plaka sayılı —– model aracı davalının yapmış olduğu —– sonucu satın alınmış olduğunu, ancak 29.06.2020 tarihinde bir başka—-firması olan ——kanalı ile yapılan —— aracın sağ şase kolunda ezik olduğunu, aracın torpidosunun ve —– işlemli olduğu ve aracın beyin kontrolü yapıldığında —– ile beyin arasında iletişim sağlanamadığının belirtilmiş olduğunu, bu kapsamda aracın ayıplı olarak satılmış olduğunu, aracın müvekkili tarafından
136.000,00 TL bedel ile satın alınmış olduğunu, müvekkilinin hatalı olarak yapılan ——nedeni ile ciddi hasara uğramış olduğunu, 50,00 TL—– 250,00 TL —-250,00 TL ikinci kez yapılan —–bedeli, 169,00 TL —– verilen ilan bedeli, 600,00 TL YedekAnahtar masrafı yapılmış olduğunu, söz konusu ayıplardan satıcı ve—– firmasının müteselsil sorumlu olduklarını, müvekkilinin aracını hatalı olarak tanzim edilen davalının
hazırlamış olduğu —— raporuna güvenerek satın alınmış olduğunu, müvekkilinin aracı iade ettiği 23.07.2020 tarihinde aracın piyasa fiyatının 180.000,00 TL civarında olduğunu, ayrıca müvekkilinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 44.000,00 TL zarara uğramış olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00
TL’nin olay tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından hazırlanan raporun eksiksiz olduğunu, söz konusu raporda tavan dahil
ezik ve çizik olduğunu,—–elektroniğinde arıza kaydı olduğunu, gövde elektronik arıza kaydının bulunduğunu, aracın servis beyin güncellemesi alması gerektiği ve ayrıca arıza kayıtlarının bulunduğu ve servis kontrolünün yapılması gerektiği hususlarının belirtilmiş olduğunu, ayrıca
raporda —– testinin yapıldığının da belirtilmiş olduğunu, söz konusu arızaların kısa sürede meydana gelebilecek ayıplar olduğunu, müvekkilinin hazırlamış olduğu raporda bilakis araçtaki tüm hasar ve arızaların açıkça belirtilmiş olduğunu, davacının başka bir ——firmasına da aracı götürmüş ve o rapora istinaden aracı satın almış olabileceğini, zarar ile eylem
arasında illiyet bağının bulunmadığını, davacının var olduğunu iddia edilen arıza ve hasarların parçaların sökülmeden tespit edilip edilemeyeceği hususunun araştırılması gerektiğini, ayrıca hasar ve arızaların davacının kullanımı esnasında meydana gelmiş olmasının muhtemel olduğunu,
davacının aracı iade ederek seçimlik hakkını kullanmış olduğunu beyanla belirsiz olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, dava konusu —— plaklı aracın davalı tarafından yapılan—— işleminin eksik ve ayıplı olması sebebiyle uğranılan zararın davalıdan tahsili talebine ilişkindir.Davacı, dava konusu —– plaklı aracın davalı tarafından yapılan —— işleminin eksik ve ayıplı olması sebebiyle zarara uğradığını, uğranılan zararın davalıdan tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —–Vergi Dairesinden davacının esnaf tacir bilgisi celp edilmiş—— Esnaf ve Sanatkarlar Odası’ndan davacının esnaf kaydı bilgileri celp edilmiş, ——Ticaret Odasından davacının gerçek kişi ticari işletme kaydı bilgileri celp edilmiş, davalının ticaret sicil kayıt bilgileri internet ortamından dosya arasına alınmış,—— Müdürlüğünden dava konusu aracın tescil kayıtları celp edilmiş, 22.12.2021 tarihli bilirkişi heyet raporu ile 20.03.2022 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.22.12.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle, “——Dosya muhteviyatında bulunan bilgi, belge, beyan ve delillerin incelenmesi neticesinde;—— Beyine bağlantı yapılamadığı belirtilmiş olduğu,
ancak 15.06.2020, tarihli—–Firmasının—– Elektroniğinde arıza kaydının
bulunduğu, —–Arıza kaydının bulunduğu, Gövde
Elektronik Arızasının mevcut olduğu, —— Ayarına gerek olmadığı hususunun
belirtilmiş olduğu,
04.07.2020 tarihli——Firmasının —— bağlantısının
yapılmış olduğu ve ——Elektroniğinde arıza kaydının bulunmadığı, (Menfi) —–Elektroniğinde Arıza kaydının bulunduğu,
Gövde Elektronik Arızasının mevcut olduğu, Lastik Basınç Elektroniği Arıza
kaydının bulunmadığı,( Menfi) —–Ayarına gerek olmadığı, ( Menfi) hususlarının belirtilmiş olduğu, Bu kapsamda her ne kadar davalı tarafından araç üzerinde tespit edilmiş olan arızaların servisinde kontrol edilmesi tavsiyesinde bulunulmuş olsa bile araçta aynı şirketin torpido
işlemli olmasının tespitinin yapılmış olduğu, Bu durumda —— yönelik ön tespitinin yapılabilmiş olması ve davacının bilgilendirilmiş olması gerektiği,
bu nedenle yaklaşık 2,5 hafta ara ile yapılan ve aynı firmanın tespit etmiş hususların birbirinden çok farklı olduğu ve bu anlamda —– 15.06.2020 tarihli ——Raporunda yapılan işlemim eksik hizmet olduğunu ve dava konusu araçtaki ayıp ve hataların davalı tarafından —— işlemi esnasında tam ve eksiksiz bir şekilde davacıya bildirilmemiş olduğu, bu kapsamda ayıplı hizmet olarak değerlendirilmesi gerektiği,Bu kapsamda dava konusu aracın davacı tarafından piyasa şartlarına göre 164.000,00 TL
– 136.000,00 TL = 28.000,00 TL daha ucuza alınmış olduğu,
Bu nedenle araçta meydana gelen hasarların—— belirtilmiş arıza
kayıtları ile beraber davacının bilgisi dahilinde ve servis bakımının yaptırılması tavsiyesi ile satılmış olduğundan —— dahil edilse dahi) bu anlamda zararının olduğundan bahsedilemeyeceği,
ancak söz konusu aracın davacı tarafından iade edildiği 23.07.2020 tarihindeki 2. El piyasa rayiç değerinin arızalı/ hasarlı olarak yaklaşık 157.500,00 TL civarında olduğu, bu kapsamda davacının 157.500,00 TL – 138.000,00 TL = 19.500,00 TL fark zararının oluştuğunun söylenebileceği; davacının satıcıya karşı sahip olduğu seçimlik haklardan
ürünün iadeni kullandığını; 19.500TL fark zararının davalı ——şirketinden talep edilip edilemeyeceği hususunda takdirin Sayın Mahkemenizde olduğu.” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.20.03.2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle, “.——Dosya muhteviyatına sunulmuş olan Bilgi, belge ve dokümanların incelenmesi neticesinde;Dava konusu araca yönelik Kök Raporda 157.500,00 TL – 138.000,00 TL = 19.500,00 TL
zararın bulunduğu tespitinin yapıldığı,Ancak bu hesaplamanın 157.500,00 TL – 136.000,00 TL = 21.500,00 TL olması gerektiği,bu kapsamda maddi hata yapılmış olduğu,Söz konusu aracın hasarlı olarak 15.06.2020 tarihindeki 2. El piyasa rayiç değerinin 136.000,00 TL olduğu,Söz konusu aracın sözleşmeden dönme tarihi olan 23.07.2020 tarihindeki piyasa rayiç
tarihinin 157.500,00 TL civarında olduğu.——-” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi).Eldeki dava da, davacı, davalının—— hizmetini eksik ve ayıplı olması sebebiyle zarara uğradığını iddia ettiğinden, anılan —— hizmetinin eksik ve ayıplı olduğunu ile ayıplı hizmet sebebiyle zarara uğradığının davacı tarafından yöntemince ispat edilmesi gerekmekte olup, ispat yükü davacı taraftadır.TBK 227/2maddesinde; “Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. ” denilmektedir.
TBK 229 maddesinde; “Satış sözleşmesinden dönen alıcı, satılanı, ondan elde ettiği yararları ile birlikte satıcıya geri vermekle yükümlüdür. Buna karşılık alıcı da, satıcıdan aşağıdaki istemlerde bulunabilir: 1. Ödemiş olduğu satış bedelinin, faiziyle birlikte geri verilmesi. 2. Satılanın tamamen zaptında olduğu gibi, yargılama giderleri ile satılan için yapmış olduğu giderlerin ödenmesi. 3. Ayıplı maldan doğan doğrudan zararının giderilmesi. Satıcı, kendisine hiçbir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alıcının diğer zararlarını da gidermekle yükümlüdür.” denilmektedir.
Anılan kanun hükümleri gereğince davacının dava konusu araçtaki ayıplı hizmet sebebiyle araç satış sözleşmesinden dönerek dava konusu aracı dava dışı araç sahibine aynı bedelle iade ettiği ve sözleşmeden dönme hakkını kullandığı anlaşılmaktadır. ——TBK 227/2 ve 229 maddesi gereğince davacının söz konusu aracı iade etmesi sebebiyle kazanç kaybına uğradığını beyan ettiği, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları dikkate alındığında davalının ——hizmetinin ayıplı olduğu, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, davalının ayıplı hizmet vermesi sebebiyle davacını söz konusu kazanç kaybından sorumlu olduğu değerlendirilmiştir. —— Ancak davacı dava konusu aracı 15/06/2020 tarihinde 136.000,00 TL’ye almış ise de, davacının gerçek zararının tespiti için dava konusu aracın 15/06/2020 tarihindeki hasarlı haldeki değerinin ile sözleşmeden dönerek aracı iade ettiği tarih olan 23/07/2020 tarihindeki arızalı değeri arasındaki farkın tespitinin gerektiği davacının talep edilebilecek zararın gerçek zararının bu miktar olduğu değerlendirilmiştir. Dosya kapsamında alınan kök ve ek bilirkişi raporu dikkate alındığında davacının gerçek kazanç kaybı zararının 21.500,00-TL olduğu tespit edilmiş, yapılan tespitin dosya kapsamına uygun olduğu, bilirkişi raporlarının denetime elverişli hüküm kurmaya yeterli olduğu anlaşılmış, anılan raporlar hükme esas alınmıştır.
TBK 52. maddesinde; “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.” denilmektedir.Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda davalı tarafından yapılan —– hizmetinde “.——araçta meydana gelen hasarların ——Raporunda da belirtilmiş arıza kayıtları ile beraber davacının bilgisi dahilinde ve servis bakımının yaptırılması tavsiyesi ile satılmış olduğundan (——- dahil edilse dahi) ——-” belirtilmektedir. Başka bir deyişle, davalı tarafından araca ilişkin ——- hizmeti ayıplı olarak yerine getirilmiş ise de; araçtaki eksiklikler yönünden serviste kontrol edilmesi gerektiği yönünde tavsiyede de bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, tarafların tacir olması sebebiyle TTK 18/2 maddesi gereğince basiretli tacir olarak hareket etmesi gerektiği gözetilerek TBK 52/1 maddesi gereğince davacı tarafça talep edilen tazminatta taktiren %30 oranında indirim yapılması gerektiğine kanaat getirilmiş, davanın kısmen kabulüne, 15.050,00-TL’nin 23/07/2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-15.050,00-TL’nin 23/07/2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Karar harcı 1.028,07-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30-TL harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 350,09-TL harç olmak üzere toplam 409,39‬-TL harcın mahsubu ile bakiye 618,68‬-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 59,30-TL harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 350,09-TL harç olmak üzere toplam 409,39‬-TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 8,50-TL vekalet harcı, 69,20-TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.100,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.237‬,00-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Davanın kabul edilen kısmı için davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——13 maddesindeki esaslara göre belirlenen —— nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde——Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.