Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/272 E. 2022/109 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/272 Esas
KARAR NO : 2022/109

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 19.04.2021
KARAR TARİHİ : 15.02.2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ——- tarihleri arasında geçerli olmak üzere, sigortalı——–, sigortalıya ait emtianın davalı ——tarihinde taşınması sırasında meydana gelen hasardan dolayı davacı şirket tarafından bu hasara ilişkin olarak, —- hasar tespiti yaptırılarak —– hasar ödemesi yapıldığı, TTK’nin 1472. Maddesi gereği davacı şirketin, yapılan ödeme ile sigortalısının haklarına halef olduğunu, dava öncesi, davalıya oluşan hasarla ilgili rücu ihtarı gönderilmiş olup davalı tarafça ödeme yapılmadığını, rücu alacağının tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine, —- dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının, takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, —– Esas sayılı icra takibinin durduğunu, dava —- ait —–davalı tarafça taşınması sırasında ——şekilde hasarlı olduğunun tespit edildiğini, yapılan —- ——– nedeniyle emtianın —— sularına maruz kalmasından kaynaklandığı anlaşıldığını, hasara kendi kusuruyla sebebiyet veren davalıların TBK’nin 49. Maddesi uyarınca “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür” sorumluluğu bulunduğunu, davalının takip konusu alacağa haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, bu nedenle haksız itirazlarının iptalinin gerektiğini, izah olunan ve re’sen takdir edilecek nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla; borçlunun —- numaralı icra takibine yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazının iptalini, takibin devamını ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep ettikleri görüldü.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu ihtilafın —— Ticaret Hukukundan kaynaklandığını, bunun için görevsizlik kararı —- Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, aynı taşıma ve hasar iddiası ile ilgili —— talebine ilişkin dava dışı——-yönelttiği dava, —- İhtisas Mahkemesi sıfatı ile bakmaya münhasıran görevli——numarası ile görülmekte olduğu, işbu dava dosyası ile bağlantılı olduğu, dava ——- yüzünde dava konusu taşımayı üstlenenin dava dışı ——yüzünden, navlun faturasına göre de dava konusu taşımayı üstelenen ve ifa edenin davalı değil dava dışı —– firması olduğu, davalınn taşıyan değil dava konusu yükleri taşıyan dava dışı —- — olduğu, taraflar arasında akdedilen —– anlaşması olduğu, bu nedenle pasif husumet yokluğundan davanın reddi gerektiği, kabul anlamına gelmemekle beraber yükte bir hasar varsa dahi eşyanın alıcısına teslim tarihi olan —– başlamak üzere 1 yıl içinde taşıyana karşı yargı yoluna başvurulması olduğu, aksi halde hak düşümüne uğrayacağını,—- uğradığı, mal fatırasına göre sigortalının mal bedelini tam ve eksiksiz tahsil ettiğinin anlaşıldığı, alım satım akdinde konu—-sigortalının taşıma esnasında muhtemel meydana gelecek hasarlar sebebiyle sigortalanabilir bir menfaati de bulunmadığının, zira —— taşımanın tüm risk ve sorumluluğunun alıcı üzerinde olduğunun, iddia edilen ıslaklığın —-göre yağmur suyundan ileri gelen hasarlar —- uyarınca —— dışında olduğu, TTK m.1185 gereğince taşıyana süresinde hasar ihbarının yapılmadığını, buna göre —– yazıldığı şekilde taşındığı ve alıcısına teslim edildiğinin kabul edildiği, dava dışı yük alıcısının — da fiilen teslim aldığı, 3 günlük yasal içerisinde herhangi bir hasar ihbarında bulunmadığı, TTK m. 1185/2 uyarınca hasarlı olduğu iddia edilen yük üzerinde her iki tarafın iştiraki ile mahkemeler vasıtası ile yapılmış bir tespit bulunmadığının, bu nedenlerle gerek 3 günlük ihbar süresi içinde taşıyana herhangi bir hasar ihbarında bulunulmadığı, gerekse de iddia olunan hasarla ilgili olarak her iki tarafın iştiraki ve mahkemelerce herhangi bir tespitin yapılmadığından bahisle, TTK m.1185/4 uyarınca yüklerin — ise de o şekilde taşıdığı, eğer yükte bir hasar varsa dahi bu hasarın taşıyanın mesul olmadığı bir sebepten ileri geldiğinin kabulü gerektiği, kolilerin ıslandığı iddası ile koliler içinde bulunan tüm yüklerin tam zayi olduğunun varsayılmasının mümkün olmadığı, zarara ilişkin net bir tespitin yapılmadığının, iddia olunan hasarın ne zaman ne şekilde ve nasıl meydana geldiği ile bu yöndeki hasarın yükün taşıyanın hakimiyetindeyken meydana geldiğinin belli olmadığı, işbu davada olduğu gibi aynı sigortalının dava dışı taşıyan —-yine işbu davada olduğu gibi aynı yük alıcısına teslim edilen — taşımalarında, dava dışı —- kısım yüklerde ıslaklık iddialarını ortaya attığını, ——– ——- hasar miktarlarının —— tarafından davacı ——— tahsil edilerek kendilerine bir ödenmesini talep ettiklerini, bu iddialara ilişkin icra dosyalarının mevcut olduğunun, aynı——ile——- tamamını aynı taşıyan vasıtası ile taşıttığı ve aynı yük alıcısına teslim edilen eksiksiz tüm taşımalarda aynı dava dışı yük alıcısının ıslaklık iddialarının ortaya atmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu,——-üzerinden inceleme yapmadan sadece aynı yük alıcısının beyanlarının esas alınarak —— raporlarının da eklendiğinde durumun ortaya çıkmakta olduğu, bu durumun şüpheli olduğunun, açıklanan nedenlerle; davanın görev yönünden reddini, pasif husumet yokluğundan reddini, hak düşürücü süre yönünden reddini, davacının sigortalısına halef olamaması, davacının sigorta ettiren adına hareket edemeyecek olması ve —– yokluğu sebepleri ile davanın dava ehliyeti yokluğundan reddini, haksız davanın esas yönünden reddini talep ettikleri görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, emtia ——— kaynaklanan alacağın rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı —–, dava dışı sigortalı ——— emtiayı taşıma —– karşı ——altına almış, taşıma sırasında — hasar görmesi üzerine —- ödenen bedelin davalıdan rücuen tahsilini istemiştir.
Somut olayda; davacının sigortalısına ait emtianın—- yolu ile taşıma işinin davalı tarafça üstlenildiği iddia edilmekte, davalı tarafından da fiili taşıma işinin dava dışı —–, uyuşmazlığın, ——- kaynaklanmasına göre, sonmut olaydaki uyuşmazlığın deniz taşıması hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/2. maddesi “Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde ——– asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan —–ticaretine ve——- sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir” şeklinde düzenlenmiştir.
—— kararının 18. maddesi ile İstanbulda—– geçirilen——- Mahkemeleri’nin yargı alanı,—- belirlendiğinden, —– ———– —— kaynaklanan ——-görevlendirilen—— Mahkemeleri—– mahkemesi olarak görevlidir. Görev hususu re’sen ve davanın her aşamasında incelenmesi gereken hususlardan olduğundan, davaya bakmaya mahkememiz ——- hukukundan doğan davalara bakmak üzere görevlendirilen —– Mahkemesi görevli ve yetkilidir.—- mahkemesi olarak ise ——görevlendirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; mahkememizin görevsizliği nedeniyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 114 ve 115 hükümleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Görevli mahkemenin ——– Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli —– Mahkemesi’ne——— GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
İlişkin olarak; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.