Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/213 E. 2021/719 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/213 Esas
KARAR NO : 2021/719

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2018
KARAR TARİHİ : 06/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; daval———–araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiği, —- tutanağından da anlaşılacağı üzere, ——————— olduğu, davalı — tamamından—– sorumlu olduğu, kaza akabinde hasarın tespiti amaçlı ekspertiz atanmış ve aracın tamir bedeli olarak KDV dahil 4.101.90-TL tespit edildiği, yapılan ekspertize rağmen davaiı tamir bedelini ödemekten imtina ettiği, davalı …— poliçe limitleri dahilinde hasarın tamamından sorumlu olduğu gibi —- tamamından da sorumlu olduğu, hasar alan—– raporu alınmak zorunda kalınmış ve bu rapor için ———– ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından rizikonun tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla yapılan makui giderleri, bunlar faydasız kalmış olsalar bile ödemek zorunda olduğu, yine aynı yasanın—– 1459. Maddesi hükmüne göre, “—– uğradığı zararı tazmin edeceği, 2918 Sayılı KTK’nin 99/1 maddesi ile—— Şartları’nın B.2 maddesi gereğince —- yükümlülüğünün süresi, —- ve gerekli ————-, davalı …—– bedelinin ve değer kaybı alacağının temlik alan tarafımıza ödenmesi için 30/03/2018 tarihinde başvuru yapılmışsa da iş bu davanın açıldığı güne kadar tarafımıza herhangi bir ödeme yapılmadığı,——- maddeleri gereği, hukuka uygun olarak ve şekil şartlarını da sağlamak suretiyle alacağın temliki yoluyla müvekkilim ——- hasar bedeline ilişkin uyuşmazlık sebebi ile talep edebileceğimiz miktarın bilirkişi marifeti ile tespit edilmesinden sonra alacak miktarını belirlenecek miktar kadar arttıracağımızı, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 250,00-TL hasar bedeli ile 250,00 TL ekspertiz ücretinin——- tarihinden itibaren yasal faizi iie birlikte tahsiline, her türlü başvuru, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştü.
SAVUNMA :
Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak davaya cevap vermediği görüldü.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, davacı şirketin davaya —- hasarla ilgili alacağı —- —- gelen hasar bedelinin davalı şirketin—- poliçesi kapsamında sorumluluğu nedeniyle hasar bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Davanın geçirmiş olduğu safahat incelendiğinde,—- davasının hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından tehiri icra talepli istinaf edildiği———- esas sayılı ilamı ile mahkememiz kararın kaldırılmış olduğu, mahkememizin yukarıdaki esas numarasını almış olduğu anlaşılmıştır.
———– Hukuk Muhakemeleri Kanununun 107. maddesinde;(1) Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya buna imkansız olduğu hallerde alacaklı, hukuki ilişkiyi ve —–değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabileceği, karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda davacı iddianın—– olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini arttırabilir.” hükmü yer aldığı, —-kararlarında da açıklandığı üzere, davanın açıldığı tarihte alacak miktarının belirlenmesi imkansız ise belirsiz alacak davası açılabileceği, öte yandan alacaklıdan alacağın miktar veya değerinin tam olarak belirlenmesi beklenemez ise yine belirsiz alacak davası açılabileceği, alacağın miktarının belirlenebilmesinin, tahkikat aşamasında yapılacak delillerin incelenmesi, bilirkişi incelemesi veya —- yapılmasına bağlı olduğu durumlarda da belirsiz alacak davası açılabileceği, eldeki davada, davacının —hasar bedeline ilişkin zararı ancak bilirkişi incelemesi ile belirleneceğine göre bu durum, davanın belirsiz alacak davası olarak açılması için yeterli görülmesi gerektiği, bu nedenle davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağına ilişkin değerlendirme ve kabulde isabet bulunmadığı, bundan ayrı, alacağın tartışmasız veya belirli olması hâlinde kısmi dava açılamayacağına ilişkin 6100 sayılı HMK’nın 109’uncu maddesinin ikinci fıkrasının yürürlükten kaldırılmış olmasından dolayı belirli alacaklar —— dava açılması —- geldiğine ve davacının alacağının bir kısmını dava ettiğinin dava dilekçesi içeriğinden anlaşılmasına göre, davaya kısmi dava olarak devam edilmesinin gerekip gerekmediğinin düşünülmemiş olması da doğru olmadığı, bu durumda davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk derece mahkemesi kararının HMK m.353/1-a/4 uyarınca kaldırılmasına,davanın esası hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı,——– tarihinde, davalı tarafa———- mahalline geldiğinde önğnde mevcut ——- araca arkadan çarpmasını —– çarpmanın —- plaka sayılı aracında ön kısmı ile önünde duraklayan ——– arkadan çarpması sonucu maddi hasarlı dava konusu kazanın meydana geldiği, alınan bilirkişi raporunda davalıya —— kazanın meydana gelmesinde—-olduğu, dava konusu araç sürücüsü—- kusursuz olduğunun belirtildiği, söz konusu rapor içeriğinin—— kaza tespit tutanağına ve dosya kapsamına uygun olduğu, yine rapor içeriğinde sunulan hasar tespitine ilişkin raporun kadri maruf olduğu ve hasara uğrayan parçalar dikkate alınarak araç onarım bedelinin —— davalının kaza tarihi itibariyle dava———- dolayısı ile KTK. 91/1. mad. hükmü gereğince işletenin ve onun eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin KTK. 85/1. maddesi ve—– maddesi ile ——- ile sınırlı olmak üzere hukuki sorumluluğunu üstlendiği dolayısı ile oluşan zararlardan sorumlu olduğu, davacının dava konusu alacağı usulüne uygun alacağı devir sözleşmesi ile —— edebileceği, davacı tarafından talep edilen 250,00 TL ekspertiz bedelinin ise—— yargılama giderleri içerisinde hükmedilmesi gerektiği değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
——- hasar bedelinin ——tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Ekspertiz ücretine ilişkin talebin yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesine,
2-Karar harcı 280,20-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90-TL harcın ve sonradan alınan 66-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 101,90-TL davalı taraftan tahsili ile hazine adına irat kaydına,
4-Davacılar tarafından yatırılan 35,90 başlangıçta alınan harç ve 66-TL peşin harç olmak üzere toplam 101,90-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacılar tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 288,25-TL tebligat ve müzekkere gideri, 600-TL bilirkişi ücreti ve 250-TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.174,15-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacılara ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——-esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.