Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/176 E. 2022/406 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/176 Esas
KARAR NO : 2022/406

DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15.03.2021
KARAR TARİHİ : 17.05.2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu şirket tarafından —–sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itiraz neticesinde davacı şirketçe—–yoluna başvuru yapıldığını ancak anlaşma sağlanamadığını,——- son tutanağının Mahkeme’ye sunulduğunu, davacı şirket tarafından düzenlenen ve davalı borçlu tarafından da hiçbir itiraza uğramayarak ——-fatura tarihli ——–. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu şirketin ise —— tarihli dilekçe ile haksız ve kötü niyetli olarak ödeme emrine itiraz ettiğini, borçlunun itirazları haksız olup, borçlu itirazında kötü niyetli olduğunu, borçlu davalı şirket böyle bir borçlarının olmadığını iddia etmekte ve borca ve ferilerine itiraz etmekte ise de; borç, davalı şirkete gönderilen yukarıda bilgileri ve hizmetleri verilen faturalar ile sabit olduğunu, zira bilgileri verilen faturalar davalı borçluya tebliğ edilmiştir ve süresi içerisinde itiraz edilmemesi nedeniyle fatura münderecatı kabul edilmiş sayıldığını, her iki tarafın da ticari defterleri incelendiğinde bu husus açıklığa kavuşacağını, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının 168.748,09-TL üzerinden iptaline ve takibin devamına, borçlunun takip konusu borcu ticari faiziyle ödemesine, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahküm edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettikleri görüldü.
SAVUNMA :
Davalı şirkete dava dilekçesi ve ekleri ile tensip zaptının tebliğ edildiği ancak süresi içinde cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, faturalara dayalı alacağının tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, icra dosyası celp edilip dosya içerisine alınarak incelenmiş, taraf şirketlere—- celbi için ilgili vergi dairelerine müzekkereler yazılarak müzekkere cevapları dosya içine alınmış, bilirkişi raporu alınmıştır.
İtirazın iptali istemine konu, —– sayılı takip dosyasının incelenmesinde;—- başlatılan takibin alacaklısının dosyamız davacısı—– olduğu, takibin —–cari hesap bakiyesi fatura alacağı, 11.045,91‬-TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 179.794‬,00-TL alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından süresinde —-tarihli dilekçe ile borca, faize, faiz oranına, tüm ferilerine itiraz edildiği, itirazların alacaklıya tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı, davanın —- asıl alacak üzerinden ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davanın niteliği gereği bildirilen delillerin toplanmasının akabinde tarafların tacir olması ve davacı tarafça delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, inceleme gün ve saati duruşmada hazır bulunmayan davalı şirkete usulüne uygun tebliğ edilmiş, inceleme gün ve saatinde davacı şirket defterleri hazır edilmekle birlikte davalı tarafça ticari defterler ibraz edilmemiş, herhangi bir mazeret de bildirilmemiştir. Davacı şirket defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılarak 03.01.2022 tarihli bilirkişi raporu düzenlenmiştir.
Düzenlenen 03.01.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle, ” Davacı şirket tarafından ibraz edilen 2019 yılına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K m.64,66, V.U.K. m.220-226’ ve—– açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K. m. 215-219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, davalı şirketin ticari defter ve dayanaklarını incelemek üzerine ibraz etmediği, tarafların —— kayıtlarının birbirini doğruladığı, davalı tarafın davacı şirketten aldığı fatura bedellerini davacı şirkete ödediğini tevsik edici belgelerle ispat etmesi gerektiği, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibariyle —- Alacaklı olduğu ” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, taraf şirketlere —-kayıtları ve mahkememiz denetimine ve uyuşmazlığın çözümüne elverişli bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, öncelikle taraflar arasında dava ve neticede takip talebine konu olan faturalar yönünden ticari ilişki bulunduğu hususunun gerek davacı şirketin usulüne uygun tutulan ticari defterlerinde gerekse —- kayıtları ile ispatlanmış olup, davacı şirketin lehine kesin delil vasfına haiz ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalı şirketten —- asıl alacağı olduğu, her ne kadar davalı şirket tarafından ticari defterler ibraz edilmemiş ise de incelenen —-kayıtlarından davalı şirketin davacı şirket tarafından düzenlenen tüm faturaları —-davacı tarafın dava konusu faturalar yönünden davalı şirkete hizmet verildiği hususunu ispatlamış olup varsa aksi bir iddia yahut ödemenin davalı tarafından ispatlanması gerektiği, davalı tarafından davaya cevap verilmeyip ödeme emrine itiraz dilekçesindeki borcun bulunmadığına ilişkin soyut itiraz dışında süresinde, hiçbir bilgi ve belge dosyaya sunulmadığı gibi inceleme gün ve saatin de ticari defterlerin hazır edilmeyerek ticari davada taraf defterlerinin karşılıklı incelenmesine engel olduğu anlaşılmakla, açıklanan gerekçeler ile ve davanın asıl alacak miktarı üzerinden açıldığı da göz önüne alınarak davanın kabulü ile davalının davaya konu—– alacak asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar değişen oranlarda uygulanacak avans faizi üzerinden devamına, faturaya dayalı alacağının likit olması ve davalının itirazının haksız olması sebebiyle hükmedilen asıl alacak tutarının %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile
Davalının davaya konu—– sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile, takibin 168.748,09-TL asıl alacak asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar değişen oranlarda uygulanacak avans faizi üzerinden devamına,
2-Hükmedilen 168.748,09-TL asıl alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 11.527,18-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.881,80-TL harcın mahsubu ile bakiye 8.645,38-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 2.881,80-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6325 sayılı yasanın 18-A/13. Bendi uyarınca ———-zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazine adına gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 100,10-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.159,4‬0-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —–esaslara göre belirlenen 19.981,07-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalı tarafın yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.