Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/165 E. 2022/402 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/165 Esas
KARAR NO : 2022/402

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09.03.2021
KARAR TARİHİ : 17.05.2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı aleyhine faturaya dayalı alacağa dayanarak takip başlatıldığı, borçlu şirketin hiçbir gerekçe göstermeksizin haksız ve mesnetsiz olarak işbu icra dosyasına itiraz ettiği, itirazdan—- başvuru yapıldığı, anlaşma sağlanamadığı, dava açma zaruriyeti doğduğu, taraflar arasında —- imzalandığı ve elektrik kullanıldığı, davalının usulüne uygun ve süresinde bir bildirim yapmaksızın 30.01.2020 tarihinde — değişikliği yaparak sözleşmeyi usulüne aykırı şekilde feshettiği, Davalının usulüne uygun bildirim olmaksızın ve fesih bildirim sürelerine uymaksızın tedarikçi değişikliği yaparak sözleşmeyi sona erdirmesi nedeniyle sözleşmenin ilgili hükümleri uyarınca davalıya cezai şart faturaları tanzim edildiği, Tarafların tacir olması dikkate alındığında mevzuat ve sözleşme gereği işbu sözleşmeye aykırılık nedeniyle cezai şart talep etme hakkı bulunduğu, Bu kapsamda benzer dosyalardan alınan bilirkişi raporları bulunduğu, defter ve kayıtları ile tüm dosya kapsamında araştırma yaptırılarak alacağın tespit edilebileceği, Alacağının faturaya dayalı somut ve belirli olduğu, dolayısıyla likit olduğu, bununla ilgili emsal yargı kararları bulunduğu, bu sebeple % 20’den aşağı olmamak üzere icra-inkâr tazminatına mahkum edilmesi yönünde talepte bulunulduğu ifade edilerek, Davalı şirketin yaptığı haksız itirazın iptali ve takibin devamı, Borçlu şirketin, %20’den aşağı olmamak üzere, icra inkâr tazminatına mahküm edilmesi, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava ettikleri görüldü.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile —–Satış Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin davalı şirket tarafından haklı nedenlerle feshedilmesine binaen davacı şirket tarafından haksız ve mesnetsiz bir şekilde cezai şart talebiyle icra takibi başlatıldığı, davalı şirketin davacı şirkete hiçbir borcu bulunmadığı, Taraflar arasında imzalanan Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi, müvekkil şirket tarafından davacı şirketin fahiş ve değişen miktarlarda fatura kestiği, sözleşme ve— Hizmetleri Yönetmeliği’ne aykırı davranışları nedeni ile feshedildiği, davacı şirket tarafından düzenlenen faturalarda da görüleceği üzere yönetmelikte zorunlu olarak bulunması gereken hususlara yer verilmediği gibi, davalıya fatura gönderim tarihi ile son ödeme günü arasında 10 günden daha az bir süre verildiği, davacı şirketin birçok kez fahiş ve değişen miktar ve tutarları içeren faturalar düzenlediği, davalı şirket tarafından —- bedelli faturaya itiraz edildiği, ve itiraza ilişkin haklılığı, ekte sunulan davacı şirket ile yapılan —– görüşmelerinden de açıkça görüldüğünü, yapılan itiraz üzerine itiraz kabul edilerek davacı firmaya — iade faturası kesilmesi talep edildiği, ancak yine de söz konusu faturada yönetmelikte öngörülen unsurların yer almaması nedeniyle, davalı şirket tarafından gerçek fatura bedelinin belirlenmesinin mümkün olmadığı, örneklenen durumların yönetmeliğe ve sözleşmeye aykırılıklar, devamlı değişen tutarsız miktarlarda faturalar nedeniyle davalı şirketin taraflar arasındaki—- Sözleşmesi’ni haklı nedenle feshettiği, Tüm değerlendirmeler ışığında davalının davacıya herhangi bir borcu bulunmadığı, aksine davacıdan alacağı bulunduğu, davalı aleyhinde başlatılan haksız takibe yapılan itirazın yerinde olduğu ifade edilerek, davanın reddi, davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ettikleri görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasında imzalanan abonelik sözleşmelerinin süresinden önce feshi iddiasına dayalı olarak tanzim edilen cezai şart faturasının tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanmış, icra dosyası celp edilerek incelenmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
İtirazın iptali istemine konu,—- sayılı—– incelenmesinde; 08.07.2020 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının dosyamız davacısı … borçlusunun dosyamız davalısı … olduğu, takibin asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere toplam —- alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, ödeme emrinin borçluya —- tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından süresinde 16.07.2020 tarihli dilekçe ile borca, faize, faiz oranına, tüm ferilerine itiraz edildiği, itirazların alacaklıya tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı, dolayısıyla bir yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, davanın —- üzerinden ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, uyuşmazlığın —-inceleme ve değerlendirmeyi gerektirmekle, dosya elektrik mühendisi ve mali müşavirden oluşan bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından 08.12.2021 tarihli rapor düzenlenmiştir.
Düzenlenen 08.12.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle,” Davacı ve davalı şirket tarafından ibraz edilen 2020 yıllarına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K m.64,66,
V.U.K. m.220-226’ ve —– Genel Tebliğine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K. m. 215-
219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu , davacı şirketin ve davalı şirketin —– defterlerine göre, davacı şirketin davalı şirketten icra takip tarihi ve —-olduğu, dava konusu cezai şart faturalarının ve bu faturalara dayanak olan hizmet faturalarının her iki şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, netice itibariyle, tarafların ticari defterleri arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığı, serbest tüketici davalının taraflar arasında imzalanmış olan —olarak ihbarda bulunmadan —suretiyle sözleşmeyi tek taraflı feshettiği, fesih işlemi ile davacının davalıya ceza şartı gereği her iki tekil abonelik için ayrı ayrı faturalandırma yaptığı, ceza tahakkukunun sözleşmede düzenlendiği, davalının tüketim miktarı esas alınarak mevzuatta ceza bedeline ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığı ve sözleşmede düzenlendiği şekliyle davacının ceza faturası tahakkuku yapmasında herhangi bir engel bulunmadığı, yapılan tahakkukların son iki ay fatura toplamı olarak gerçekleştirildiği, bu yönüyle iki ayrı —-için —-belirlenen alacağın sözleşmede düzenlenen hususlara uygun olduğu, davalı tarafından davacıya verilmesi gereken teminata ilişkin dosyada bilgi belge bulunmadığı, davalıdan teminata ilişkin belgeler talep edilmişse de teminat/— bedelinin kayıtlarda olmadığının tarafımıza bildirildiği ve bu hususla ilgili inceleme sürecinde tarafımıza herhangi bir belge sunulmadığı, ancak sözleşme gereği davacı tarafından borcun tamamı ve/veya bir kısmının irat kaydedilerek yasal takibe başvurulması gerektiği, icra ilamında bulunulan asıl alacağa ilişkin davacı tarafından yapılan itirazın iptali talebinin uygun olduğu, tarafımızca hesaplanan gecikme zammı tutarının 36,90TL olarak bulunduğu, asıl alacak ve gecikme zammı toplamının —- yönünde tespit ve değerlendirmede bulunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, mahkememizin denetimine ve uyuşmazlığın çözümü için elverişli bilirkişi raporu ile taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında —- başlangıç tarihli —– başlangıç tarihli 12 ay süreli elektrik tedarik sözleşmeleri yapıldığı, sözleşmelerin 9.1. maddesinde herhangi bir tarafın sözleşmenin süresinin dolmasından —- günü öncesine kadar sözleşmenin fesih edileceğine dair yazılı bildirimde bulunmadığı sürece sözleşmenin aynı şartlarla birer yıl süreyle kendiliğinden uzayacağının kabul edildiği, yine sözleşmenin 9.3.maddesinde sözleşmenin hitam tarihinden üst paragrafta ve/veya sözleşmede belirtilen şartlar dışında bir sebep gösterilerek veya sebepsiz yere alıcı tarafından tek taraflı olarak fesih edilirse veya tedarikçi değişikliği yapılır ise alıcı —-son iki aylık elektrik fatura bedelleri toplamını, ceza bedeli olarak kendisine yapılan yazılı bildirimin ulaşmasından itibaren yedi iş günü içerisinde nakden ve defaten ödeyeceğini kabul eder düzenlemesinin yer aldığı, dosya kapsamı ile de sabit olduğu üzere davalı tarafından— tarihinde kayıt girildiği ve 30.01.2020 tarihinde değişimin gerçekleştiği, — tarihinde taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin müteakip yıllarda sözleşmenin 9.1 maddesi uyarınca kendiliğinden uzadığı,— önceki yenileme dönemleri olan — sözleşme hükümlerine uygun olarak sözleşmenin feshi ile ilgili herhangi bir bildirimde bulunmadığı, bilirkişi raporunda da detaylı tespit edildiği üzere davalı tarafın sözleşmeler yürürlükte iken bildirim yükümlülüğüne aykırı olarak ve haklı bir sebep olmaksızın tedarikçi değişikliği ile sözleşmeleri feshettiğinin anlaşıldığı ve sözleşme gereği son iki aylık elektrik fatura bedeli toplamı kadar davacının cezai şart alacağının doğduğu, cezai şart faturalarından kaynaklı alacağın — numaralı tesisat — tarihli sözleşmeye —- numaralı—cezai şart faturaları toplamı 70.146,01-TL olduğu, cezai şart faturalarının ve bunlara dayanak hizmet faturalarının muhasebe kayıtları hem davacı şirketin hem de davalı—-defterlerinde kayıtlı olduğunun bilirkişiler tarafından da ayrıca tespit edildiği, her iki cezai şart faturasının son gün ödeme vade tarihlerinin —olduğu, takip tarihinin ise —tarihi olduğu göz önüne alındığında taraflar arasındaki sözleşmelerin 7.1 nolu maddesine göre, ödenmeyen fatura tutarları için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü hakkında kanunun 51. Maddesinde belirlenecek oranda gecikme zammının uygulanacağından söz konusu iki fatura alacağı için gecikme zammı tutarının toplam —olduğu, her ne kadar davalı tarafından —yönünde savunmada bulunulmuş ise de dosyaya bu yönüyle bir bilgi ve belge sunulmadığı gibi bilirkişi incelemesi esnasında da ibraz edilmediği yine kayıtlarda da bu hususta bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığı anlaşılmakla davalının bu yönüyle savunmalarının dayanaksız kaldığı, yine taraflar arasında yeni bir sözleşme imzalanıp imzalanmamasının iş bu davanın neticesine bir etkisinin olmadığından davalının bu husustaki savunmaları ve taleplerinin de hukuki dayanaktan yoksun olduğu, icra inkar tazminatı yönünden ise sözleşme hükümleri dikkate alındığında cezai şart bedelinin likit olduğu görülmekle davacının icra inkar tazminatına hak kazandığı, yasal düzenlemeler ve az yukarıda açıklanan gerekçeler ile alınan bilirkişi rapora doğrultusunda açılan davanın kısmen kabulü ile davalının — itirazın kısmen iptali takibin ——-faiz olmak üzere toplam —- asıl alacağa takip tarihinden takip talebinde belirtilen faiz oran ve cinsi ile faiz uygulanmak suretiyle aynen devamına, fazlaya ilişkin işlemiş faiz isteminin reddine, hükmedilen 70.146,01-TL asıl alacağın taktiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile,
-Davalının —sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali takibin — üzere toplam — üzerinden ve yalnızca —– asıl alacağa takip tarihinden takip talebinde belirtilen faiz oran ve cinsi ile faiz uygulanmak suretiyle aynen devamına, fazlaya ilişkin işlemiş faiz isteminin reddine,
2-Hükmedilen 70.146,01-TL asıl alacağın taktiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 4.794,20-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.734,90-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 59,30-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 70,6‬0-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.929,9‬0-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.929,01-TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden karar tarihinde —–göre belirlenen 9.923,78-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen kısım yönünden karar tarihinde —– göre belirlenen 32,28-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.