Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/153 E. 2022/773 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/153 Esas
KARAR NO: 2022/773
DAVA: Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 04/03/2021
KARAR TARİHİ: 04/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında mal alım ve satım ilişkisinin bulunduğunu, davacı şirketin—– vermek üzere kurulmuş bir pazarlama şirketi olduğunu, davacı şirket ile davalı şirket arasında süregelen mal ve hizmet alım satım anlaşması kapsamında davalı tarafından muhtelif—–alındığını ancak bu alımlar karşılığında kesilen kimi faturaların bedellerinin ödenmediğini, İlgili faturalar ve bedellerinin;—— tutarında mal ve hizmet satın alındığını, ancak —–halen ödenmediğini, Belirttikleri faturaların davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, ayrıca cari hesap ekstreleri ile de davacı şirketin davalı taraftan alacaklı olduğunun sabit olduğunu, cari hesaplara tüm faturaların işlenmiş olduğunu, bu nedenle fatura tarihlerinden itibaren uygulanacak ticari temerrüt faizleri ile birlikte davacı şirkete ödenmesi gerektiğini, söz konusu faturalara yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğini, e-fatura sistemine dahil şirketler belirli şartlar altında ——- faturalar düzenlendiğini, belirttikleri faturaları usulüne uygun olarak düzenlediklerini ve her faturanın karşılığı malların da davalı tarafa teslim edildiğini, davalı şirketin haksız olarak iade faturası düzenlediğini, davalı tarafın temel faturaların içeriğine dair bir itirazda bulunmaksızın iade faturası düzenlediğini ve iade faturasını itiraz yerine ikame etmeye çalıştığını,—- —– itiraz yönteminin TTK hükümlerine göre—— itiraz edilmesi gerektiği de bilinen bir gerçek olduğunu, Davalı tarafın faturalara süresi içerisinde itiraz etmediği gibi, sipariş vererek mal talep etmeye devam ettiğini ve faturalara —— nedenini de açıklamadığını, davacı şirketin davalı taraftan bakiye borcunu ödemesini talep etmesi üzerine davalı taraf daha evvel öne sürememiş olduğu bir iddiayı öne sürerek ürünlerin —— —-olduğu iddiasını ortaya attığını, davalı taraf iddiasına dayanak olarak ise —-almış olduğu raporu gösterdiğini, davalı tarafın —–ddia ettiği— özellikle —— ve soğuktan kaynaklanan yanmaları engellemek amacıyla ürünün üzerinde —-oluşturulması tekniğini ifade ettiğini, davalı tarafın almış olduğu su ürünlerinde bu oranın fazla olduğunu iddia ettiğini, davalı tarafın ürünlerin ayıplı olduğu iddiası içerisinde olduğunu, davalı tarafın yasal süresi içerisinde muayene yükümlülüğünü yerine getirmediğini keza davacı şirkete bildirimde bulunmadığını dolayısıyla malları kabul ettiğini ve davacı şirkete herhangi bir iade işlemi de gerçekleştirmediğini, davalının—– yaptırılmış olduğu yönündeki iddiasının ise—-olduğunu davacı şirkete bilgi verilmeksizin ve tarafsız bir kuruma inceleme yaptırılmamış bedel karşılığı özel bir laboratuvara test yaptırıldığı davalı tarafın ihtarnamesinde bildirildiğini, bu sebepten ötürü davalı şirketin iddiasının kabul etmediklerini,” beyan edip davaya konu mal ve hizmet alım satımından kaynaklı olarak bakiye —– ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak müvekkile ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle; “Davalı Şirket ile davacı taraf arasında—- ilişkin ticari ilişki bulunduğunu, süregelen ticari ilişki kapsamında Davalı Şirket tarafından gerek anlaşma kapsamında gerekse de ticari teamüller doğrultusunda taahhüt edilen özellikte ürünün teslim edilip edilmediğine dair analizler yaptırıldığını, tedarik edilen dondurulmuş—– kuruluşta yaptırmış olduğu analiz sonucunda davacının ambalajlarında dahi belirtmiş olduğu ve taahhütte bulunduğu ——- tespit edilmesi nedeniyle Davalı Şirket davacı ile aralarındaki ticari ilişkiyi sonlandırdığını, bu nedenle davacının açıkça ayıplı ürünü satmış olduğunun tespiti akabinde davacıya bu hususun bildirildiğini ve davacıya ceza faturası kesildiğini, davacının ürünlerdeki ayıbı kabul etmemesi ve ceza faturasını ödemek istememesi nedeniyle işbu haksız ve dayanaktan yoksun davayı ikame ettiğinin anlaşıldığını, davacının taahhüt ettiği ——- davacı ile anlaşılan miktardan çok daha az miktarda ürünü teslim etmiş olması nedeniyle davacının ikame ettiği işbu haksız davaya cevap verme zorunluluğunun hasıl olduğunu, davacı, davalı Şirkete ticari ilişkisi kapsamında satmış ve teslim etmiş olduğu —— taahhütte bulunduğunu, davacının bu hususa aykırı davranıp davranılmadığının tespiti için davalı şirket ve davacı arasında süre gelen ticari ilişki boyunca Davalı —–olmuş—- gereken özellik ve davacının taahhüt etmiş olduğu özelliklerin var olup olmadığına ilişkin—-yaptırdığını, davalı—– teslim edilen ——– yaptırmış olduğu —– aşağıdaki hususların tespit edildiği, —— çok fazla —- edildiğini, yapılan —-, — ——-olduğunu, bu şekilde ——-olduğunu, bu kapsamda fazladan —- olmadığını,————%20 olması ile ——daha az miktarda ürün satılmış olduğunu, bu şekilde davacı, davalı şirkete aralarındaki ticari ilişki kapsamında anlaşılan orandan çok daha az miktarda ürün teslimi yapmış olduğunu, söz konusu durumun basit bir gözden geçirme ile anlaşılamayacağı gibi tüketicinin de tek başına bu hususu tespit etmesi mümkün olmadığını, analiz yapılası gerektiğini, davacı şirkete ceza faturası düzenlendiğini, iade faturası düzenlenmediğini, davalı şirketin düzenlenen ceza faturası sonrası herhangi bir borcunun bulunmadığını,” beyan edip davacı şirketin taahhüt ettiği miktarın çok üzerinde —– oranlarına sahip ayıplı ürün teslim etmiş olması, davacı şirkete ayıplı ürün teslimi yaptığının zamanında derhal ve usulüne uygun olarak bildirilmiş olması, ayıplı ürünlere ilişkin tespitin akredite kuruluşlarca tespit edilmiş olması nedeniyle işbu haksız ve mesnetsiz davanın tümden esastan reddine, yargılama masrafları ve ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, davacı şirket tarafından dalıya satımı yapılan ürünlerin ayıplı olup olmadığı ile davacının davaya konu faturalar sebebiyle alacaklı olup olmadığı iddiasıyla açılan alacak davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanmış ve bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından davalıya mal—— yapıldığı, davacıya ait malların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın gizli ayıp olup olmadığı, davalı tarafından ayıp ihbar yükümlülüğünün süresinde ve usulünce yerine getirilip getirilmediği, davacının dosyaya konu faturalar sebebiyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti noktasında toplandığı anlaşıldı.
Mahkememizin—– tarihli duruşma ara kararı gereğince resen seçilecek— nitelikli hesaplamalar uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmasına dair karar verildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen—-tarihli raporda özetle; tTaraflar arasındaki satış sözleşmesinde davacı tarafın davalı tarafa ayıplı mal göndermiş olduğu, ayıp ihbarının süresi içinde yapıldığı sonucuna varılacak olursa davalının ayıp nedeniyle bedel indirimi talep edebileceği, indirilmesi gereken bedelin— edilebileceği, bu durumda davacı alacağının—–gerektiği, sonuç ve kanaatine varıldığı görülmüştür.
Bilirkişi raporuna karşı beyan, itiraz ve rapor içeriği dikkate alınarak dosyanın —— ek rapor düzenlenmesinin talep edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen —-tarihli ek raporda özetle; —- yetkilendiren kurum olan ——- düzenlenmiş raporda ——yetkisinin bulunmadığı ve rapor sonuçlarının geçersiz olduğu yönünde görüşüne ilişkin rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller ile alınan bilirkişi kök ve ek rapor hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket ile davalı şirket arasında mal ve hizmet alım satımına dayalı ticari ilişki kapsamında davalının davacıdan—-satın aldığı, davacının davalının ——- tutarında mal ve hizmet satın aldığını ancak bakiye ——- ödemesini yapmadığını iddia ederek iş bu alacak davasını açtığı, davalının ise cevap dilekçesinde taraflar arasındaki ticari ilişkiyi kabul ettiği ancak tedarik edilen ——– yaptırmış olduğu analiz sonucunda davacının taahhütde bulunduğu ———- tespit edilmesi nedeniyle davacı ile aralarındaki ticari ilişkiyi sonlandırdığını ve bu nedenle davacıya ceza faturası kesildiğini savunduğu, davalının ayıp iddiasını bir akredite kuruluşunda yaptırdığı tespit sonuçlarına dayandırdığı ancak davalının basiretli bir tacir gibi davranıp ——- onaylanan bir labaratuar ortamında ve her iki tarafın da katıldığı bir inceleme ile ya da mahkeme kanalıyla delil tespiti yoluyla ürünlerdeki ayıbı ortaya koyması gerektiği, dolayısıyla davalının ayıp iddiasını usulünce ispatlayamadığı kaldı ki davalının davaya konu faturaları defter kayıtlarına da işlediği anlaşıldığından davacının alacak davasının kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ İLE,
—– temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 3.711,39-TL harçtan başlangıçta alınan 927,85-TL peşin harcın mahsubu ile kalan 2.783,54‬-TL nin davalıdan hazineye irat kaydına,
3-TTK 56/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından peşin yatırılan 927,85-TL peşin hacın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 65,60-TL tebligat ve posta gideri ve 3.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.124,90-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ————-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
.04/10/2022