Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/118 E. 2021/253 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/118 Esas
KARAR NO: 2021/253 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 19/02/2021
KARAR TARİHİ : 05/03/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) iş bu davanın dava dilekçesi ve dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirkete —- kayıtlı aracın sürücü adayı —- idaresindeyken, — kenarında yürüyen yayaya çarpmak suretiyle yaralanmalı kazaya sebebiyet vermiş, kaza tespit tutanağı ve ceza dosyası kapsamında bu hususun tespit edildiği belirtilmiş, müvekkili şirket tarafından, kazada yaralanan üçüncü kişiye—-olmak üzere toplam — tazminat ödemesi yapıldığı, sigortalı aracın kaza esnasında idaresinin, sürücü adayı —- tarafından gerçekleştirildiği, araç sürüş eğitiminin trafiğe kapalı alanda gerçekleştirilmesi gerekmesine karşın, ehliyetsiz olan sürücü adayının sürücü/eğitmen — trafiğe çıkartıldığı —- kapsamında tespit edildiği, işbu husus nedeniyle, müvekkil şirketin kendi sigortalısı ile sürücü/eğitmen olan davalıya rücu imkanı bulunduğu, açıklanan hususlar çerçevesinde, müvekkili şirket tarafından, toplam —- dosyasıyla icra takibi başlatıldığı ancak davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı itirazı nedeniyle takibin davalı yönünden durduğu, taraflar arasındaki hukuki ihtilafın çözümü amacıyla arabuluculuğa başvurulduğu ancak sürecin anlaşmasız sonuçlandığını, takibe itirazın haksız ve hukuka aykırı olması, arabuluculuk süreci neticesinde de hukuki ihtilafın çözümlenememiş olması nedeniyle işbu itirazın iptali davasını açma zorunluluğu doğduğunu, davalı tarafın, müvekkili şirkete, müvekkil şirketin kaza esnasında zarara uğrayan üçüncü kişiye ödemiş olduğu tazminatlar yönünden sorumluluğu bulunduğunu, bu nedenle takibe yapılan itiraz haksız ve hukuka aykırı olduğu delilleriyle birlikte açıklanan hususlar ve resen dikkate alınacak hususlar çerçevesinde, davalının haksız ve hukuka aykırı itirazının iptaline, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı—- dava dışı üçüncü kişiye yapılan ödemenin TTK 1472 maddesi gereğince halefiyete dayalı olarak davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, — tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle dava dışı üçüncü kişi olan—– tazminat ödemesi yapıldığını, dava konusu zarardan davalının sorumlu olduğunu, TTK 1472 maddesi gereğince yapılan ödemelerin halefiyete dayalı olarak davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının haksız bir şekilde itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, dava şartı olması sebebiyle yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekir. Ayrıca mahkemece dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden dosya üzerinden görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi 6100 sayılı HMK’nın 115/1. ve 138. maddeleri ve usul ekonomisi uyarınca mümkündür. ——
Mahkememizce görev husus öncelikli olarak incelenmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki; halefiyete dayalı olarak açılan davalarda, halef olunan şahsın davalılara karşı hukuki durumu ne ise, halef olanın da aynı şekildedir. Başka bir deyişle somut dosya da halef olan davacı—- dışı/ödeme yaptığı üçüncü kişi olan —–hukuken yerine geçmekte ve TTK 1472 maddesi gereğince ödemiş olduğu bedel kadar tazminat talep etme hakkı elde etmektedir. Bu sebeple eldeki dosya bakımından görevli mahkemenin dava dışı üçüncü kişi olan —– ile davalı arasındaki temel hukuki ilişkiye göre belirlenmesi gerektiğine mahkememizce kanaat getirmiştir.
——- “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde belirtilmiştir. Davacı —- sözleşmesine ve halefiyete dayalı olarak, rücuen tazminat davası açılmıştır. Sigortacının sorumlu kişi adına açacağı dava halefiyete dayandığından ticari dava sayılmaz. Halefiyete dayalı rücu davası aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Rücu davasına konu borcu doğuran olay trafik kazasına dayalı haksız fiil olup 6098 sayılı TBK 49 ve devamı maddeleri ile 2918 sayılı KTK 85 ve devamı maddeleri uyarınca davalı sürücü ve işleten aleyhine açılan rücuen tazminat davasında 6100 sayılı HMK 2. maddesi uyarınca genel görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, davaya konu uyşmazlığı incelemeye görevinin—- Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğundan mahkemizin görevsizliğine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. —–
KARAR;Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Davaya konu uyşmazlığı incelemeye görevinin—-Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğundan MAHKEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Karara karşı 2 hafta süresi içinde kanun yoluna başvurulmaz ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulur ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye talep edenin başvurup talepte bulunması halinde dosyanın görevli—— Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine; süresi içerisinde talepte bulunulmazsa davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin talep edene ihtarına,
4-Kararın taraflara tebliğinin masrafının davacı tarafından yatırılan gider avansından karşılanmasına,
5-6100 Sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu m.331/2 uyarınca yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verileceğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davaya görevli mahkemece devam edilmezse ve talepte bulunulursa yargılama giderleri ile ilgili karar verileceği hususunun talep edene ihtarına,
7-Yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile —-Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/03/2021