Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/113 E. 2021/1080 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/113 Esas
KARAR NO : 2021/1080

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/11/2018
KARAR TARİHİ : 16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacının borçlu …———kredi sözleşmesinin teminatı olarak müteselsil kefil olduğunu, sözleşmeye teminat olarak mülkiyeti davacı .—– taşınmazı kefalet —–banka adına—–eşi olan—- davallıya olan kefilliğine teminat olarak davacıya —–keşide edilip teslim edildiğini, davalının kullandığı krediyi zamanında ödeyemediğin—- davacıya müteselsil kefil sıfatı ile icra emri tebliğ edildiğini, davacının icra tehditi altında taşınmazını piyasa değerinin altında bir değere satmak zorunda kaldığını, 248.800,00TL borcun ödenerek dosyanın haricen tahsil ile kapandığını, davacının satmak zorunda kaldığı taşınmaz için birçok maddi zarara uğradığınıı, davalının davacının tüm taleplerine rağmen uğranılan maddi zararları ödemediğini— Esas sayılı dosyası ile kredi sözleşmesi ve 30/06/2017 tarihli çek kaynaklı asıl borçlu … aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini öne sürerek itirazın iptalini ve %20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak davaya cevap vermediği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle,—-esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın geçirmiş olduğu —— incelendiğinde, davanın—– numarası ile açıldığı,—–mahkemenin görevsizliğine karar verilerek dosyanın yetkili —– gönderilmesine karar verildiği ve dosyanın mahkememiz esas numarasına kaydının yapılmış olduğu görülmüştür.
Mahkememiz davasına——-esas sayılı icra dosyası ve davacı tarafından bildirilen deliller celp edilmiş, dosya arasına alınmıştır.
Dava konusu taşınmaz hakkında —– esas sayılı dosyasında kıymet takdiri yapılmış olup,————— tarihinden önce ruhsat alması —-nedeni ile değeri tam hissesi—–edildiğine dair rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
İtirazın iptali istemine konu—— tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ….—– asıl alacak ve işlemiş faiz tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya 15/03/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından takibe 20/10/2017 tarihinde süresi içerisinde asıl alacağa, işlemiş faize, faiz oranına ve takibin tüm ferilerine karşı itiraz dilekçesi gönderdiği, dilekçenin davacı tarafa tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı davanın —— yıllık hak düşürücü süre içerisinde, 252.850,00-TL asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın davalının dava dışı bankadan kullanmış olduğu Ticari Kredi Kapsamında kefil olan davacının yaptığını iddia ettiği kredi ödemeleri nezdinde takip tarihi itibariyle davalıdan muaccel bir alacağı bulunup bulunmadığı varsa miktarı, itirazın iptali ile icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış, ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan dosyanın—–bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bankacı —– özetle; davalı … tarafından taraflar arasında imzalanan —– taksitli ticari kredi kullanıldığı, davacının anılan sözleşmede—kefil olarak kefalet imzasının bulunduğu ve kredinin ödenmemesi üzerine dava dışı —- tarihinde taraflar aleyhine—- —- yolu ile takipte bulunduğu, davalı tarafından kullanılan kredinin ödenmemesi ve Dava dışı—-tarihinde İpoteğin Paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçilmesi üzerine, davacı tarafından —- üzerinden tahsil edilmek suretiyle kredi borcunun kapatıldığı görüldüğü, söz konusu— satışı esnasında Davacı tarafından ——- ödendiği, davacı tarafından Kefil olunan kredi kapsamında ödenen toplam tutar —-olduğu, takip Tarihi İtibariyle davacı alacağı: davacı tarafından kefil olunan kredi kapsamında dava dışı bankaya ödenen — davacının alacağının —- olduğu, davalı tarafından davalıya 26.06.2015 tarihinde gönderilen tutar olan —– mahsup edilmesi kanaatinde olunması halinde davacı Alacağı (252.850,00-40.950,00- TL) – 211.900,00- TL olarak hesaplandığı, davacının, dava tarihi itibariyle davalı lehine dava dışı bankaya —- %5 BSMV olmak üzere toplam 260.715,49 TL alacaklı olduğu, davalı Tarafından Davalıya gönderilen 40.950,00- TL’nin mahsup edilmesi halinde; davacının Dava tarihi itibariyle;—— alacaklı olduğuna dair rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunmaları ve mahkememizce alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının borçlu ..——– sözleşmesinin teminatı olarak müteselsil kefil olduğunu, sözleşmeye teminat olarak mülkiyeti davacı ..—— adına ipotek tesis ettiğini, davalının ….—-eşi olan —- davalıya olan kefilliğine teminat olarak davacıya—— tarihli keşide edilip teslim edildiğini, davalının kullandığı krediyi zamanında ödeyemediğini, ———-sayılı dosyasından davacıya müteselsil kefil sıfatı ile icra emri tebliğ edildiğini, davacının icra tehditi altında taşınmazını piyasa değerinin altında bir değere satmak zorunda kaldığını, 248.800,00 TL borcun ödenerek dosyanın haricen tahsil ile kapandığını, davalının davaya cevap vermediği, usul hükümleri gereğince davacının tüm iddialarını inkar ettiği, cevap dilekçesi süresinden sonra sunulan beyan dilekçesinde davaya konu kredinin şahsına ait olmadığını, kredi bedelinin 40.950,00 TL miktarlı kısmının davacının hesabına gönderdiğini ve davacının kendi payına düşen kısmı ödemediğini savunduğu, davalı tarafça ödemeye ilişkin dekontun sunulduğu, davalı tarafın ödemeyi kabul edip ödemenin sebebini değiştirdiği, gerekçeli inkarda bulunduğu, gerekçeli inkarın ispat külfetini değiştirmeyeceği, bu paranın davaya konu alacak için gönderildiğini ispat külfetinin davalıda olduğu, davalının iddiasını her türlü delille ispatlayabileceği ancak davalı tarafça süresinde cevap dilekçesi sunulmadığı gibi delil listesi de sunulmadığı ve yemine de dayanılmamış olduğundan davacının davasını ispatladığı anlaşılarak davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ İLE,
Davalının———- asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden takip talebinde belirtilen faiz oran ve cinsi ile faiz uygulanmak suretiyle aynen devamına,
2-Hükmedilen 252.850,00-TL asıl alacağın taktiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 17.272,18-TL harçtan başlangıçta alınan 2.559,17-TL harcın mahsubu ile kalan 14.713,01-TL nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 2.559,17-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 121,55-TL tebligat ve müzekkere gideri, 850,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.007,45-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde—- belirlenen 26.149,50-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı..