Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/84 E. 2021/208 K. 23.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/84 Esas
KARAR NO: 2021/208
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/03/2020
KARAR TARİHİ : 23/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı —- basımdan kağıda sektöründe öncü konumda olan, —– sanayi şirketi arasında yer alan ve yaptığı ihracatlarla ülkesine ciddi döviz girdisi sağlayan ve istihdam yaratan bir şirket olduğu, karşı taraf ile olan faturalardan kaynaklı ticaret ilişkisi neticesinde hesap ekstresinde de görüleceği üzere davacının borçludan —– alacaklı konumunda olmasına rağmen karşı tarafa bu durum defalarca belirtilmesine rağmen karşı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığı, neticesinde ——- dosyasıyla borçlu aleyhinde takibe geçilmek zorunda kalındığını, borçlu tarafın alacağın tahsilini geciktirme gayesi ile hareket ederek takibe haksız şekilde itiraz ettiğini ve bu sebeple takibin durmasına neden olduğu, ——- ile yapılan ticarette açık ve net şekilde karşı tarafın borçlu olduğu, davacı tarafça karşı tarafa ürün tedariki ve hizmetinde bulunulduğu, tüm hizmetin faturalı şekilde yapıldığı ve tüm bu hususların usulüne uygun şekilde tutulmuş ticari defter ve kayıtlarında yer aldığı, açıklanan nedenlerle şimdilik fazlaya ilişkin her türlü haklarının saklı kalması kaydıyla, davanın kabulü ile davalı tarafından——–dosyasına yapılan itirazın iptalini ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve hükmedilecek vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini dava ve talep ettikleri görüldü.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında yapılan anlaşma gereği davacı tarafından davalı şirkete bir kısım ajanda verildiği, söz konusu ajandalar davalı şirketin hizmet verdiği firmalara hediye edildiğini, söz konusu ajandaların yapımından doğan bir kısım kusurlar nedeniyle söz konusu ajandaların davacı tarafa iade edilmesi ve ödemesinin yapılmasının mümkün olmadığını, davacı tarafın davalıya kusurlu ürünler sattığı ve davalının bu sebeple mağdur olduğunu, davacının kusurlu ürünlerine rağmen davalıdan ödeme talep etmesinin ticari ahlaka ve teammüllere aykırı olduğunu, işbu sebeple davacı tarafından başlatılan icra takibine itiraz edildiği, davalının davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığından davanın reddi gerektiğini, açıklanan sebeplerle; davanın öncelikle usulden ve esastan reddine ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, ——- esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
İtirazın iptali davasına konu, —- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; — tarihinde başlatılan takibin alacaklısının —– borçlusunun— olduğu, takibin — diğer asıl alacak, toplam—-alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya — tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından —– tarihinde dilekçe ile borca ve fer’ilerine yönelik itiraz dilekçesi sunulduğu, dilekçenin davacı tarafa tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı dolayısıyla 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, davanın —- tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde, toplam —– alacağın üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi ——– raporda özetle; Dava ve İcra dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile Davacı şirketin ticari defterlerindeki kayıtları ve müstenidatları üzerinde yapılan inceleme sonucuna göre, davacı şirketin ——- asıl alacak üzerinden harçlandırarak itirazın iptali istemi ile davalı şirket aleyhine ikame etmiş olduğu işbu itirazm iptali davasında; davacı şirketin davalı şirketten takip talebinde olduğu gibi ——— asıl alacağı bulunduğu sonuç ve kanaatlerine varıldığına ilişkin rapor tanzim ettiği, bilirkişi raporunun taraflara usulünce tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından rapora karşı beyanlarını içerir dilekçe sunulduğu, rapora karşı itirazda bulunulmadığı anlaşılmış, raporun gerekçeli ve denetime açık olması sebebiyle hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı şirket ile aralarında mal alım satımına dayalı ticari ilişki kapsamında cari hesap ve faturaya dayalı takip başlattığı, davalının takibe itiraz ettiği, davanın itirazın iptali davası olduğu, yapılan yargılamada davalının davacının sattığı ürünlerin kusurlu olduğu bundan dolayı ödemesinin yapılmadığının savunulduğu, davacının davalıdan takibe konu meblağ kadar alacaklı olduğunu ve taraflar arasındaki ilişkiyi/mal teslimini ispatlaması gerektiği, taraflar tacir olup ticari defterlere dayanıldığından tarafların ticari defter ve dayanaklarının incelenmesi hususunda ara karar oluşturulmuş davalı tarafa defter inceleme günü ihtaratlı tebliğ edilmiş olmasına rağmen inceleme gününde hazır edilmemiş olup mahkememizce aldırılan bilirkişi raporuna göre davacı şirkete ait ticari defterlerin incelenmesi neticesinde davacı şirket defterlerinin lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, taraflar arasında —– içerisinde gerçekleştiği görülen mal alım satımına dayalı ticari ilişki kapsamında davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlemiş olduğu—– sevk irsaliyesi ile —— karşılığında davalı şirkete teslim edilmiş olduğu, buna ilişkin davalı şirket adına düzenlenmiş faturayı da davacının defterlerinde davalı şirket adına borç kaydının bulunduğu, toplam —-fatura karşılık olmak üzere davalı şirketçe davacı şirkete banka havalesi yoluyla —- ödeme yapıldığı, ödemenin de ticari defter kayıtlarında olduğu, böylece takip tarihi itibariyle davacının davalıdan —- alacaklı bulunduğunun tespit edildiği, ayrıca davacı şirketçe davalı adına düzenlenen bir adet faturanın davalı şirket tarafından ilgili ————- olarak beyan edilmiş olduğu, bunun sonucu olarak davalı şirketçe faturanın yasal nitelikli bir itiraza konu edilmeksizin benimsendiği ve ticari defter kayıtlarının bir sonucu olarak ilgili dönem —– beyan edildiği, bu halde davalının cevap dilekçesinde belirttiği itirazlarına itibar edilemeyeceği, yine davalı tarafın ticari defterlerini sunmadığı ve bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğu, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılması gerektiği, tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan tarafın, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki —– kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edilebileceği, aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkmasına sebebiyet vereceği,—— anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE;
-Davalının —– dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Alacak likit itiraz haksız bulunduğundan takdiren kabul edilen alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 564,30-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 99,77-TL harcın mahsubu ile bakiye 464,50-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 99,77-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 7,80-TL vekalet harcı, 73,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 885,20-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde —– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2021