Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/79 E. 2021/171 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/79 Esas
KARAR NO : 2021/171
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/03/2020
KARAR TARİHİ : 16/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin alacağının sağlanması amacıyla—— sayılı icra dosyası ile davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı süresi içinde borçlu olmadığını iddia ederek borca haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, itirazı nedeniyle takibin durdurduğunu, itirazın iptaline, takibin devamına, davalı şirket aleyhine en az %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA :
Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak davaya cevap vermediği görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasındaki mal alım satım ilişkisine dayalı cari hesap alacağı için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, vergi dairesinden taraf şirketlere ait — celp edilmiş, bilirkişi raporu alınmış, icra dosyası ve davaya konu cari hesap ekstresi ve faturalar dosya içine alınmıştır.
İtirazın iptali istemine konu—- takip dosyasının incelenmesinde; — tarihinde başlatılan takibin alacaklısının — borçlusunun—olduğu; takibin —faiz başlangıç tarihli — tutarındaki cari hesap alacağı açıklamasıyla — alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ edildiğine ilişkin borçlunun beyanı ile ödeme emrine ilişkin borç ve ferilerine yönelik — tarihli dilekçe sunulduğu, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı görülmekle 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı ve davanın —- tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve davacı tarafça delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş , gerekli ihtarlar yapılmış, davacı şirketin inceleme gün ve saatinde defterleri sunulmakla birlikte davalı taraf defterlerini ibraz etmemiş herhangi bir mazeret de bildirmemiştir. Davacı şirket defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Mali Müşavir bilirkişi—– tarihli rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle, ”davacı şirket tarafından ibraz edilen —- yıllarına ait ticari defterlerin; T.T.K m.64,66 ve V.U.K. m.220-226’ya göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K. m. 215-219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, taraflar arasında — yılından itibaren süregelen ticari ilişkinin bulunduğu, ticari ilişki kapsamında davacı tarafça davalı adına muhtelif tarihlerde toplam —- satış faturası düzenlendiği ve davacı defterlerinde kayıt altına alındığı, bu faturalara karşılık olarak davalı tarafından muhtelif tarih ve tutarlarda çek ve nakit olmak suretiyle toplamda —- ödeme yapıldığı, davacı şirketin ticari defterlerinde bu ödemeler mahsup edilerek kayıt altına alındığı, davacı şirketçe davalı adına düzenlenen satış faturalarından, davalı şirketçe gerçekleştirilen çek ve banka nakit ödemeleri mahsup edildiğinde, davacı şirketin davalı şirketten faturalara dayalı — ASIL ALACAK bakiyesi kaldığı, tarafların —-beyanlarının hem belge adedi hem de —hariç Belge Tutarları yönünden herhangi bir mutabakatsızlığa ve çekişmeye sebebiyet vermeyecek şekilde tam bir karşılıklılık içinde oldukları, dolayısıyla davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenmiş olan ve— kapsamına giren tüm faturaların, davalı şirketçe yasal nitelikli bir itiraza konu edilmeksizin benimsendikleri ve ticari defter kayıtlarının bir sonucu olarak ilgili dönem — beyanlarıyla davacı Şirketten Mal/Hizmet alımı olarak beyan edilmiş olduklarının tespit edildiği,–Tarihine kadar düzenlenmiş olan ve Toplam Tutarı —olan faturaların davalı şirketçe keşide/ciro edilen –toplam tutarlı–Adet çek ile ödenmiş bulunduğu, —- nakit olarak ödendiğinin tespit olunduğu, takip ve huzurdaki davaya konu — alacağın, davacı Şirketçe davalı şirket adına düzenlenmiş ve yukarıda listelenen —- düzenleme tarihli toplam tutarı —kaynaklandığı, bu faturalar ve içeriği mallara ilişkin fatura ve sevk irsaliye örneklerinin davacı şirketten temin edildiği ve teslim şerhine havi olduğu ” yönünde tespit yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, denetime elverişli bilirkişi raporu, toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacı taraf defterleri dosyada toplanan deliller ile taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu ve dava konusu cari hesap alacağına dayanak faturaların davacının lehine delil olan defterlerinde kayıtlı olduğu, yargılama süresince davalı tarafından ödeme emrine itiraz dilekçesindeki borcun bulunmadığına ilişkin soyut itiraz dışında süresinde, hiçbir bilgi ve belge dosyaya sunulmadığı gibi inceleme gün ve saatin de ticari defterlerin hazır edilmediği, toplanan tüm deliller ve taraf şirketlere ait vergi kayıtları incelendiğinde de vergi kayıtlarının birebir örtüştüğü diğer bir deyişle davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenen faturaların davalı tarafça itiraza konu edilmeksizin vergi dairesine beyan edilmiş olduğu, beyanda bulunulması ile artık malı aldığını diğer bir deyişle davacı tarafın mal teslimi yaptığı hususunun ispatlanmış olduğu artık varsa bir ödeme davalı tarafça iddia ve ispat edilmesi gerektiği, ayrıca —– sayılı kararında da vurguladığı üzere ticari davalarda ticari defterlerin karşılıklı olarak incelenmesi gerekmekle davalı tarafın gerekli ihtarlara rağmen ticari defterlerini ibraz etmeyerek kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğu ve engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılacağı nitekim aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonucun ortaya çıkacağı ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacağı da göz önünde bulundurulduğunda davacının davalıdan takip tarihi itibariyle—– olduğu ve davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız olduğu sonucuna varılmakla, davacının davasının kabulüne, davalının —- yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına —- faturaya dayalı cari hesap alacağının likit olması sebebiyle hükmedilen asıl alacak tutarının %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
-Davalının—-sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın —- %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 107,34-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 52,94-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 54,40-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 7,80-TL vekalet harcı, 128,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 940,2‬-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 1.571,36-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalı tarafın yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen kesin karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/02/2021