Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/73 E. 2021/908 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/73 Esas
KARAR NO: 2021/908
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/03/2020
KARAR TARİHİ: 14/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- meydana gelen trafik kazasında, davalılardan—-düzenleyeni ve davacının maliki olduğu ——– kayıtlı işe ilişkin yol boyama çalışması yaparken boya kazanının patlaması nedeniyle hasar meydana geldiğini, kaza neticesinde araçta oluşmuş olan hasarın ve tespiti için tarafımızca — ile talep edilen delil tespiti sonucunda, müvekkilin maliki olduğu araçta, bahsi geçen kaza neticesinde oluşan hasar bedelinin —-olduğu bilirkişi vasıtası ile tespit edildiğini, araca ilişkin olarak; —- araçtaki hasar bedelinin ödenmesi için başvurulmuşsa da müvekkile herhangi bir ödeme yapılmadığını, —- arabuluculuk numaralı dosya ile bu hususta davalılarla arabuluculuk görüşmeleri yapılmış ancak herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, —- müvekkil tarafından yazılı olarak başvuru yapılmasına karşın ödeme hususunda yazılı bir cevap vermediğini, şifaen yapılan görüşmede de hasar bedelinin karşılanmayacağını bildirdiğini, hasar bedelinin karşılanmama nedeni her iki davalı şirket tarafından da açıklanmadığını, ısrarlı red nedeni sorusunun ” hasarın poliçe teminatına girmediği” şeklinde yanıtlandığını, arabuluculuk görüşmeleri sırasında da; bu hususta sigorta şirketlerinin bir açıklama yapmadıklarını, davalılardan —- Arabuluculuk görüşmelerine dahi katılmadığını, aracın ——- olan davalı — değerlendirildiğinde; dava konusu hasarın meydana geldiği araç yol boyama işlerinde kullanılan ve bu işe yönelik özellikleri olan bir araç olduğunu, bu hususun —- poliçesinde de özellikle belirtildiğini, böyle iken araç amacına uygun olarak kullanılırken meydana gelen hasarın poliçe limiti içerisinde kabul edilmiyor olmasının anlaşılır hiçbir yanı olmadığını, kıyasen düşünüldüğünde; —— kullanılmayan araçlarda benzin veya —— sıkışma nedeni ile çıkan yangın durumunda nasıl ki —- hasarı karşılamakla yükümlü ise, dava konusu araçta boyama ekipmanında oluşan sıkışma nedeni ile çıkan yangın neticesinde oluşan hasarı da ödemekle yükümlü olduğunu, yapılan —- poliçesi incelendiğinde, yapılan iş süresince iş gereği kullanılan tüm makine, araç, gereç ve emtianında sigorta kapsamında olduğunu, dolayısı ile dava konusu hasarın giderilmesinin poliçe limiti dahilinde olmadığı iddiası ile başvurumuzun reddedilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, müvekkiline ait; —– plakalı araçta meydana gelen ve delil tespiti ile sayın bilirkişi tarafından tespit edilen— hasar bedelinin, kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte, aracın —- olan davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı — vekilinin dilekçesinden özetle: Dava dilekçesinde bahsi geçen —- tarihleri arasında geçerli olmak üzere —-nezdinde sigortalandığını, müvekkili şirkete gönderilen dava dilekçesi ekinde hasara ilişkin olması gereken belgeler yer almadığını, Dava dilekçesinde bahsi geçen ——-arihleri arasında geçerli olacak şekilde doğacak rizikolara karşı teminat altına alındığını, bu sigorta ile sigortacı, sigortalının poliçede belirtilen ——- motorsuz kara araçlarından, ———- makinelerinden doğan menfaatin —– uyarınca belirtilen risklerin gerçekleşmesi sonucunda doğrudan uğrayacağı maddi zararları teminat altına alındığını, davacı yan tarafından yapılan hasar ihbarı üzerine — inceleme başlatıldığını, ekspertiz raporu kapsamında;—– herhangi bir çarpma çarpışma veya devrilme hali olmaksızın yol çizgi işlemi yaptığı sırada muhtemelen boya kazanı içerisindeki basınç artışı nedeni ile kazanın patladığı ve üst ekipmana zarar verdiği anlaşılmaktadır. —— meydana gelen bu hasarın makine kırılması teminatı kapsamına girdiği ve kasko genel şartlarına istinaden teminat harici olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” tespitlerine yer verildiğini, ilgili tespitler akabinde müvekkil şirket tarafından ret yazısı yazılarak davacı yana taleplerinin kasko poliçesi teminatı kapsamında karşılanamayacağı bildirildiğini, davacı sigortalının talebi teminat harici olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- dilekçesinden özetle: davacının davasını müvekkili şirkete yöneltmesinin dayanağı olan —- sigortalısı —- poliçenin konusunu : —–çalışmaları oluşturduğunu, müvekkili şirketin sözkonusu poliçe sebebiyle sorumluluğunun doğup doğmayacağı, sorumluluğu doğuyor ise sorumluluk sınırı, ——– teminat miktarı ile sınırlı olarak belirleneceğini, dava konusu hasarın, müvekkil şirket nezdindeki —–poliçesi teminat kapsamında olmadığını, zararı talep edilen –plakalı araç, inşaatın yapım işinde kullanılan —- yöneltilmesinin dayanağı olan —–verilmediğini belirterek dava konusu hasarın, poliçe teminat kapsamında olmadığından davanın müvekkili —- bakımından reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, —– tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle dava konusu araçta oluşan araç hasar bedelinin sigorta poliçesi kapsamında davalılardan tahsili talebine ilişkindir.
Davacı ——- yapılırken boya kazanının patlaması sebebiyle araçta hasar meydana geldiğini, davalı —- dava konusu aracın —- poliçesi kapsamında sigortalandığını, davalı —- dava konusu aracın —- yapıldığını, araçta oluşan hasarın tazmini için sigorta şirketlerine başvuruda bulunulduğunu, davalı sigorta şirketlerinin hasarın poliçe teminatına girmemesi sebebiyle karşılanmayacağının belirtildiğini, davalıların poliçe teminatına ilişkin itirazlarının yerinde olmadığı beyan ederek dava konusu araçtaki hasarın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —– edilmiş, —- kazaya konu aracın trafik tescil kayıtları celp edilmiş, davacı tarafça arabuluculuk tutanak aslı sunulmuş, bilirkişi raporu aldırılmış ve ——değiştirilmesi sebebiyle usul hukuku hükümlerinin yürürlüğe girdiği andan itibaren uygulanacağına dair hükümler dolayısıyla huzurdaki davanın miktar itibariyle basit yargılama usulüne tabi olduğu değerlendirilmiş, basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli raporda özetle, “…KUSUR YÖNÜNDEN:Davaya konu olayın meydana gelebilmesi için operatör hatası veya makine teçhizatlarının gerekli bakım ve kontrollerinin yapılmadığı kaynaklı teknik bir arıza nedeni ile oluştuğu kanaati oluşmuştur. —–anlatan bir kavram olduğu, teknik arızaların genellikle makinaların — bakım ve onarımının savsaklanması veya gereği gibi yapılmaması, aşırı yüklenmesi, erken yıpratılması, hor kullanılması, kullanım süresi dolmasına karşın kullanımının sürdürülmesi gibi “işletme kusurlarından kaynaklandığı, göz önüne alınarak, davacı —-davaya konu olayda tam kusurlu olduğu kanaatine varılmış olduğu, Hasar bedeli yönünden: Davaya konu olayda araç olarak kamyonda hasar olmadığı, kamyona montajı yapılmış olan —– olduğu, SİGORTA MEVZUATI YÖNÜNDEN; Yukarıda takdim edilen açıklamalar çerçevesinde, hukuki değerlendirme, takdir ve karar —- ait olmak üzere, tarafımıza verilen görev çerçevesinde; mevcut verilerin değerlendirilmesi sonucu; — tarihinde meydana gelen olayda; Davalı —- uygulanan muafiyet ile hasar bedelinden —-müşterek müteselsil olarak sorumlu olabileceğinin hesap edildiği, bakiye hasar bedeli olan — Davalı ——oluşan hasar bedelinin —-tek başına sorumlu olabileceğinin hesap edildiği, alacağa ——- görüşlerini bildirmiştir.
Taraflar arasında sigorta sözleşmesi imzalandığı hususunda bir uyuşmazlık olmayıp, uyuşmazlığın dava konusu araçta meydana gelen hasarın teminat kapsamında olup olmadığının tespit noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Davalılar, dava konusu kaza sebebiyle araçta meydana gelen hasarın teminat kapsamında olmaması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; —tarihinde meydana gelen kazada dava konusu —– plakalı aracın hasar gördüğü, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile hasar bedelinin —- olarak tespit edildiği, kazanın oluş şekli dikkate alındığında yapılan hasar hesabının dosya kapsamına uygun olduğu, davalı—-dava konusu aracın — kapsamında sigortalandığını, davalı — dava konusu aracın — yapıldığı, alınan — tarihli bilirkişi raporu gereğince —- doğrudan herhangi bir felaket kaza ya da kayıptan yada bir olaydan kaynaklanan bir dizi felaket kaza ve kayıplar serisinden kaynaklanan münferit zararların tümü anlamına gelir aynı olaydan kaynaklanan münferit zararların tümü anlamına gelir.” şeklinde belirtildiği, aynı sayfadaki devam maddelerinde de basınç kaplarının sebep olduğu su ve/veya sıvı hasarlarından doğrudan kaynaklanan münferit kayıplar menfaatlere dahil edilebilir denildiği, özel şartlarda yer alan — altında olmamak kaydıyla — gereğince teknik bilirkişi tarafından tespit edilen — hasar bedeli — edildikten sonra bakiye — için davalı —- tarafından düzenlenen —–denildiği dikkate alındığında dava konusu hasarın— poliçesi bakımından da teminata dahil edildiği, davalı —- tamamından sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı—şirketi vekili tarafından davacının aktif husumeti bulunmadığı beyan edilmiş ise de; —–dikkate alındığında davacının sigorta ettiren olarak bulunduğu anlaşılmakla davalı —- şirketi vekilinin bu yöndeki beyan ve itirazlarına itibar edilmemiştir. Ayrıca her ne kadar taraflar tarafından dava konusu kaza ve hasarın teminata dahil olmadığı beyan edilmiş ise de; dosya kapsamında alınan bilirkişi heyet raporu ve poliçeler dikkate alındığında dava konusu kaza ve hasarın teminat kapsamında olduğu anlaşılmakla bu yöndeki davalı itirazlarına itibar edilmemiş, davanın kısmen kabulüne, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla —– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, —-tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı —— tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla;
A—— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
B—– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
3- Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
4-Karar harcı 14.276,79-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.569,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 10.707,59-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan 3.569,20-TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 7,80-TL vekalet harcı, 143,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.905,20-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Gerekçeli karar yazım tarihi itibariyle—– üzerinden yapılan kontrollerde arabuluculuk faaliyeti yönünden düzenlenmiş sarf kararı bulunmadığı/tespit edilemediği anlaşılmakla arabuluculuk ücreti yönünden şu aşamada karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 24 Kasım 2020 tarihli 31314 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 23.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
10-Reddedilen kısım itibariyle; davalı —- sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —–verilmesine,
Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——— Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/10/2021