Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/675 E. 2022/237 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/675 Esas
KARAR NO: 2022/237
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22.12.2020
KARAR TARİHİ: 22.03.2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket çalışanlarından —- geçirdiği iş kazasına bağlı olarak ölümü nedeniyle hak sahipleri tarafından—– maddi ve manevi tazminat davası açıldığını; bu kapsamda davacı şirket tarafından hak sahiplerine ilam kapsamında —- ödeme yapıldığını; ancak ilamın —–tarafından bozulduğunu; bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda, kazanın meydana gelmesinde davacı şirketin ———, davalı —- kusurlu olduğunun belirlendiğini; davacı şirket tarafından ilamın icrası için başlatılan takip dosyasına da ayrıca — bakiye borç ödemesi yaparak kapatıldığını, yapılan toplam ödemeden davalının — kusur oranına isabet eden tutarın —- olduğunu; anılan tutarın ——— tarihinden itibaren avans faizi yürütülmek suretiyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —- esasında verilen kararla davalı şirket —- hakkındaki davanın reddine, huzurdaki davacı —- açılan davanın kabulü ile ölenin eşine — maddi,—- manevi; çocuklarına toplamda — manevi tazminat ödenmesine karar verildiğini; bozma sonrası düzenlenen raporda davalı —- huzurdaki davacıya —– kusur verildiğini; ilamlı icra takibi sırasında —-çek ile ödeme yapıldığının tespit edildiğini; ölenin eşi yönünden —- maddi, —-manevi; çocukları içinde ayrı ayrı —-manevi tazminat ödenmesine ve yapılan ödemenin de infazda göz önünde tutulmasına karar verildiğini; ancak anılan kararın da —–bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı ve tahsilde tekerrüre yol açar biçimde hüküm kurulması sebebiyle bozulduğunu, bunu; bozma üzerine —– numarasından verilen kararla ödeme ile davacıların alacağının karşılandığı; hatta fazla ödemenin mevcut olduğunun tespit edilerek davanın konusuz kaldığına karar verildiğini; bu bağlamda maddi tazminat davası için — manevi tazminat davası içinde —vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiğini; anılan kararında temyiz edildiğini —– dosyasında yargılama gideri ve vekalet ücretinin tahsilde tekerrüre sebebiyet verdiği yönündeki temyiz talebinin kabul edilerek, hükmün düzeltilerek onandığını; davacı şirket ile —- çimento alımı kapsamında satış sözleşmesi bulunduğunu;—-sattığı çimentonun taşınması işinin —— taşere edildiğini; davalının alım ilişkisi dışında diğer —– bağı bulunmadığını; asıl – alt iş veren ilişkisi bulunmadığını; olayın davalı şirket açısından da iş kazası niteliği bulunmadığını; anılan olayda ceza soruşturmasında kazanın sigortalının kendi dikkatsizliği yüzünden meydana geldiği tespit edilerek, şüpheliler hakkında takipsizlik kararı verildiğini; iddiaların kabulü anlamına gelmemek kaydıyla — ödeme tarihi dikkate alındığında — hükmü uyarınca talebin zaman aşımına uğradığını; ödeme tarihinden itibaren faiz ve avans faizi talebinin yerinde olmadığından bahisle yerinde olmayan davanın reddini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, iş kazası nedeniyle mahkeme kararına göre davacı şirket tarafından ödenen tazminatın kusur oranına göre davalı şirkete rücu istemine ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bu doğrultuda —-sayılı dosyası—- fiziki olarak, —– icra dosyası uyap üzerinden celp edilerek incelenmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
—–dosyanın incelenmesi neticesinde,—- günü meydana gelen iş kazası neticesinde —–ölümü sebebiyle mirasçıları tarafından dosyamız davalısı—- dosyamız davacısı—- dava dışı — aleyhine açılan maddi tazminat davası olduğu, yargılamada —-tarihli bilirkişi raporu ile —- tarihli bilirkişi heyet raporunun alındığı, —– tarihli heyet raporunda, olayın iş kazası olduğu, davalı işveren —- oranında, kazalı işçi —– oranında kusurlu olduğu, —-kusurunun olmadığının belirtildiği, akabinde hesap yönünden alınan——- destekten yoksun kalma zararlarının hesaplandığı, davacılar vekili tarafından —- tarihli dilekçe ile ıslah talebinde bulunulduğu ve yalnızca —- dava değerini —- daha ıslah ederek — maddi tazminat ve tüm davacılar için toplam—- manevi tazminat talep edildiği, düzenlenen —- tarihli ek raporda —– zararının kaldığı, diğer davacıların ise zararlarının kurum tarafından karşılandığının belirlendiği, mahkeme tarafından —–aleyhine açılan davanın reddine, — aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile davacı —-maddi, —- manevi, davacı—–yönünden ayrı ayrı —-manevi tazminatın kabulüne , davacılar —– yönünden açılan maddi tazminat davasının reddine karar verildiği, karara karşı temyiz yoluna başvurulduğu ve kararın —–sayılı ilamıyla —— asıl ve alt işveren oldukları göz ardı edilerek tanzim edilen raporun —– maddesinin ön gördüğü koşulları içermediğinden, hükme esas alınacak niteliği bulunmadığı yeniden bu kapsamda inceleme yapılarak rapor alınması gerekçesiyle bozulduğu akabinde mahkeme tarafından yeniden inceleme yaptırılarak —- tarihli heyet raporunun alındığı raporda —- oranında, kazalı işçi — oranında, —- oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, davacılar vekili tarafından bozma kararı sonrası —-tarihinde ikinci kez ıslah dilekçesi sunularak maddi ve manevi tazminatın —-tahsilinin talep edildiği, mahkeme tarafından—- tarihli kararda — tarihli ilk kararda hüküm altına alınan miktarların tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline yönelik karar verildiği, karara karşı temyiz yoluna başvurulduğu ve kararın —-sayılı ilamıyla bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı ve yine —- ödeme değerlendirilmeden karar verildiği gerekçesiyle bozulduğu, akabinde davacılar vekili tarafından—- aleyhine birleştirme talepli —- esasında ek dava açıldığı ve asıl dosya ile birleştiği, hesap yönünden —-tarihli bilirkişi raporunun alındığı, mahkeme tarafından —– tarihli kararda davacıların toplam destek zararı ile yapılan ödemeler göz önüne alındığında zararların karşılandığı anlaşıldığından konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, maddi tazminat davası yönünden —- manevi tazminat davası yönünden — vekalet ücreti ile toplam —– yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine karar verildiği görülmüştür. Karara karşı yeniden temyiz yoluna başvurulmuş, —- Karar sayılı ilamıyla davalı—- tarafından yapılan ödeme içerisine vekalet ücretlerinin de dahil olduğu, davanın yahızca davalı —–ıslah edildiğinin anlaşılmasına göre, davacı eş yararına hesaplanan —maddi tazminat vekalet ücretinin, davalılar —- sorumlulukları bu miktarın —- sınırlı olmak ve tahsilde tekerrür olmamak üzere tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı —- verilmesine, davalı —- tarafından yapılan ödeme içerisine vekalet ücretlerinin de dahil olduğu, davanın—– davalı —- ıslah edildiği diğer davalılara yönelik manevi tazminat taleplerinin bulunmadığının anlaşılmasına göre, davacılar yararına hesaplanan —- manevi tazminat vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak üzere — tahsili ile davacılara verilmesine, davalı —- tarafından yapılan ödeme içerisine yargılama giderlerinin de dahil olduğu anlaşılmakla —–yargılama giderinin tahsilde tekerrür olmamak üzere davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine gerekçesi ile düzeltilerek onandığı ve kararın bu şekli ile kesinleştiği görülmüştür.
—- sayılı icra dosyasının incelenmesi neticesinde, öncesinde kapatılan —–dosyasına kayıtlı olduğu ve bu dosyanın da az yukarıda açıklanan ——dosyasının ilamı için başlatılan takip olduğu, en son –tarihinde kapak hesabı çıkarıldığı; — tarihli düzelterek onama ilamına konu —- vekalet ücretleriyle — yargılama gideri kapsamında — takipteki kesinleşen miktara göre —- hesaplandığı, dosyaya sunulan —- dekontuna nazaran ——– cevabı ve eklerinin incelenmesi neticesinde, keşidecisinin davacı şirket olan —— bedelli —-dosyasındaki davacılar vekili olan ——–tarafından ibrazı sonucu ödendiği anlaşılmıştır.
Taraflarca bildirilen delillerin toplanmasının ardından dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ——- tarihli rapor düzenlenmiştir. Düzenlenen raporda özetle, —— mahkemesindeki kusur oranlarının esas alınması halinde ödenen tutarın —- rücu edilebileceği, davacının ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmesini isteyebileceği; her bir ödemenin —- dikkate alındığında —— ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülebileceği” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları ile toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, dava dışı —- tarihinde meydana gelen iş kazası neticesinde vefatı sebebi ile mirasçıları tarafından açılan davada yapılan yargılama toplanan deliller neticesinde meydana gelen olayın iş kazası olduğu, kazanın meydana gelmesinde dosyamızda davacı olan — davalı —- oranında kusurlu olduğu, nitekim bu hususların —– sayılı ilamıyla —- tarihinde kesinleştiği, davacı şirket tarafından yapılan ödemeler ve davalı şirketin kusur oranı göz önüne alındığında davacı şirketin yapmış olduğu ödemeyi kusur oranında davalı şirkete rücu edebileceği bu kapsamda —- yapılan toplam — ödeme ile icra dosyasına ödenen —- ödeme toplamı —– ödemenin —– dosyasında davalıların toplam sorumluluk oranları olan —içindeki davalı şirketin —- kusur oranındaki payın —-olduğu göz önüne alındığında davacı şirketin davalı şirketten —– ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte rücu edebileceği anlaşılmıştır. Ayrıca davalı vekili tarafından zaman aşımı definde de bulunulmuş olup, ön inceleme duruşmasında zaman aşımı definin esas hükümle birlikte değerlendirilmesine yönelik karar verildiğinden bu kapsamda yapılan incelemede de olay tarihinde yürürlükte bulunan ———- gereğince haksız eylem nedeniyle açılacak tazminat davaları failin ve zararın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl, herhalde zararı doğuran olayın gerçekleşmesinden itibaren —–zamanaşımına tabidir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan —- göre de zamanaşımı süresi zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak — ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak —- yıldır. Yine ——Rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.Rücu hakkı başkasına ait borcu yerine getiren kişinin mal varlığında meydana gelen kaybı gidermeye yönelen tazminat niteliğinde bir talep hakkıdır. Davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihlerinde gerçekleşmiştir. Dolayısıyla davanın niteliğine göre de zamanaşımının başlangıç tarihi zarara neden olan haksız fiil tarihi olmayıp sonucu doğan zararın zarar görene ödendiği tarihtir. Çünkü ortaya çıkan zararı ödeyen kişi ancak bu ödeme tarihinden sonra talep edebilme hakkına kavuşur. Somut olaya dönüldüğünde ise davacı şirket tarafından mahkemenin —-tarihli kararına istinaden —-kısım ödemenin —– tarihlerinde yapıldığı ancak kararın kusur oranları yönünden temyiz neticesinde bozulduğu ve en son kararın—- tarihinde düzeltilerek onama kararı ile kesinleştiği yine bakiye —- tarihinde ödendiği ve arabuluculuk sürecinin — tarihinde başlayıp, davanın —- tarihinde açıldığı göz önüne alındığında iş mahkemesindeki yargılamanın seyri kararın — tarihinde kesinleşmesi ve zararın tamamının en son — tarihinde ödenmesi ve her halde —- sürenin de geçmediği göz önüne alınarak zaman aşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır. Açıklanan gerekçeler ile davanın kabulü ile —- davalıdan alınarak davacıya verilmesi ile anılan tutarın —- tarihinden;—— tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile,
—davalıdan alınarak davacıya verilmesi ile anılan tutarın —- tarihinden; —— tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
2-Karar harcı 3.837,98 -TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 959,79-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.878,19-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 959,79-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-6325 sayılı yasanın 18-A/13. Bendi uyarınca —–tarafından karşılanan 1.360,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazine adına gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 -TL başvuru harcı, 90,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 850,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 994,4‬0 -TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 8.104,02-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22.03.2022