Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/618 E. 2022/115 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/618 Esas
KARAR NO: 2022/115 Karar
DAVA: Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 14/10/2020
KARAR TARİHİ: 17/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının —— eden tüzel kişi taciri olduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, devam eden ticari ilişki içinde müvekkili ürettiği bir kısım ürünlerin ambalaj tedariki için davalıdan fiyat teklifi vermesini istemesi üzerine, davalı tarafından —- tarihli ——- fatura tanzim edilerek internet ortamından müvekkilimize ilettiğini, müvekkili davalının fiyat teklifini kabul ederek davalıya —— faturada belirtilen —— numaralı hesabına havale ettiğini, davalı bu bedelini ticari defterlerine avans olarak kaydettiği halde müvekkiline sipariş ettiği ambalaj ürünlerini teslim etmediği gibi avans bedelini de iade etmediğini, bunun üzerine müvekkili sözleşmeyi fesih ederek davalı hakkında yukarıda belirtilen icra dosyası ile takip başlattığını,——sayılı icra takip dosyasına yaptığı vaki itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamıma, likit borca haksız ve kötü niyetle itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet veren borçludan takip konusu alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsil ederek müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili tarafından dava dosyasına sunulan cevap dilekçesi; Davacı tarafın, Davalı’ dan, — aldığını, davacı, varilleri, Davalı’nın,—bulunan fabrikasından,—– tarihinde kendi nakliyesi ile teslim aldığını, nakliyenin davalı tarafa ait olmadığı, nakliye sırasında ürünlerin hasar aldığını ancak davalının kusurunun olmadığı, davacının ürünleri iade ettiğini davalının ise hasarın giderilmesi için ürünleri teslim aldığını ve hasarları giderdiğini, ürünlerin davalının deposunda beklediğini ve davacıya gönderileceğini, arz ve izah ettikleri sebepler neticesinde, davanın reddine, mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı tarafça avans ödemesi alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarındaki ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında bir kısım ambalaj ürünlerinin tedariki için davalıya avans ödemesinin yapıldığını, davalının avans ödemesine konu malları teslim etmediği gibi avans ödemesini de iade etmediğini, alacağın tahsili için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
——- sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, mahkememizde davalının —internet ortamından dosya arasına alınmış, —-esas sayılı icra dosyası dosya içine alınmış, — davalı şirketin ilgili dönemlere ait hesap ekstreleri celp edilerek dosya arasına alınmış,—–davacı şirkete ait ——– celp edilip dosya arasına alınmış, — tarihli bilirkişi talimat raporu alınmış—- tarihli bilirkişi raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
— tarihli bilirkişi talimat raporunda özetle”…Delillerin değerlendirilmesi, hukuki niteleme ve nihai takdir mahkemenin sayın hakimine ait olmak üzere; Davacı,— firmasının incelenen kayıt ve belgelerine göre, davalı—–görüşlerini bildirmişlerdir.
— tarihli bilirkişi raporunda özetle,—Davacı-Davalı şirket tarafından ibraz edilen —— yıllarına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, davacı-davalı şirketin defterlerinin Kayıt nizamı bakımından uygun olduğu davacı-davalı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri —- takdirinde olduğu, Tarafların tacir olduğu ve taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, Tarafların ticari defterlerinin birbirleriyle uyumlu olduğu, davacının davalıya —ödeme yaptığı karışlığında davalının fatura düzenlemediği neticesinde davacının davalıdan Takip tarihi itibariyle kaydi —– alacaklı olduğu, iş bu alacağın başlatılan takip ile aynı olduğu, Davacının takibi asıl alacak üzerinden takibi başlattığı, takip öncesi işlemiş faiz talep etmediği, İcra inkâr tazminatı taleplerine ilişkin takdirin ise—– ait bulunduğu,…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur ———–
İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, davacı tarafça talep edilen avans iadesi alacağının davacı ve davalı ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar, davalı ticari defterlerinde davacının alacaklı olan avans miktarının —— numaralı mahsup fişi ile cari hesabı kapattığı alınan bilirkişi raporundan anlaşılmakta ise de, davalı tarafından mahsup fişine ve geçerliliğine ilişkin dosya kapsamına sunulmuş herhangi bir delilin bulunmadığı anlaşılmış, davalının mahsup fişine ilişkin kaydın geçerliliğini ispatlayamaması sebebiyle itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı ile arasındaki ticari ilişkiyi ve avans olarak gönderilen alacağın iade edilmesi gerektiğini yöntemince ispat ettiği, davalı tarafça dosyaya konu borcun sona erdiğine ve mahsup fişinin geçerliliğine ilişkin herhangi bir bilgi ve delilin sunulmadığı, alınan bilirkişi raporunu davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından süresi içerisinde itirazda bulunulmaması sebebiyle HMK 94/3 maddesi gereğince bilirkişi raporuna itiraz hakkından vazgeçmiş sayılması gerektiği, anılan bilirkişi raporu dikkate alındığında davacının davasında haklı olduğu anlaşılmış, davanın kabulüne, davalının—esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, —– asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin devamına karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır. —— Dosyaya konu alacağın avans ödemesine ilişkin olması sebebiyle alacağın likit ve davalının haksız olduğu anlaşıldığından, hükmedilen asıl alacak miktarı —– üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
-Davalının —— sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile, 21.844,17-TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin DEVAMINA,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.492,18 -TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 373,05 -TL harcın mahsubu ile bakiye 1.119,13 -TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 373,05 -TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 -TL başvuru harcı, 7,80 -TL vekalet harcı, 97,25 -TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.600,00 -TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.759,45-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/02/2022