Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/523 E. 2021/893 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/523 Esas
KARAR NO: 2021/893
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2020
KARAR TARİHİ: 12/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalının, —- yılında satın almiş olduğu —– takip tarihi itibariyle —- müvekkil şirkete borcu bulunmadığı, davacı şirket, davalıya satmış olduğu hazır beton nedeniyle davalı borçluya aşağıda bilgisi bulunan faturaları düzenlediği, alacak nedeniyle, —- dosyasıyla icra takibi açılmış, borçlu borcunu ödediğinden bahisle itiraz ettiği, borçlunun, —–dosyasına yaptığı borca itirazı soyut ve mesnetsiz olduğu, davalı-borçlu, borca itirazında borcunu ödediğini beyan etmesine karşın, icra dosyasına ödeme belgesi sunmadığı, borçlu, ödediğini iddia ettiği borçla ilgili icra takip öncesine ait ödeme belgesini dosyaya sunmak zorunda olduğu, davacı ödeme emrindeki borcun ödediğine dair icra takip öncesine ait ödeme belgesi dosyaya sunmadığı, davacı-borçlu’nun icra takibine yaptığı itirazı ile takip konusu yapılan borcun tutarı, hazır betonun teslim edildiği—- maddesi uyarınca çekişmesiz hale geldiği, borçlu borcun esasını kabul ettiği, borçlunun, borcun esası ile ilgili ikrarı kendisini bağlar ve bu ikrardan dönemediği, davalı borçlunun takip talebinde talep edildiği şekilde takip tarihi itibariyle davacı şirkete —- borcu olduğu, davacı şirketin, takip konusu alacağı likit bir alacak olduğu, davalı-borçlunun itirazı alacağın tahsilinin geciktirilmesine ve hatta imkansız hale getirilmesine yönelik olduğundan kötü niyetli olduğu, işbu nedenlerle davalı-borçlunun haksız itirazının iptali davasının kabulü ile takibin devamına, alacağa ticari avans faizi yürütülmesine, davalının icra takibinden sonra yaptığı —-ödemenin icra takibi hesap ve infaz aşamasında nazara alınmasına, davalı borca itirazında haksız ve kötü niyetli olduğundan takip konusu alacağın %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA :
Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak davaya cevap vermediği görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, —– takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, icra dosyası celp edilerek incelenmiş, bilirkişi raporları alınmış, yargılama sırasında — tarihinde kabul edilen—- fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İtirazın iptali istemine konu,— başlatılan takibin alacaklısının —-alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya — tarihinde tebliğ edildiği, borçlu şirket yetkilisi —- tarihli dilekçesi ile takibe itiraz ettiği, dilekçenin davacı tarafa tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı davanın —- asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
—- tarihinde düzenlenen raporda özetle; davalının — icra takibi itibariyle davacıya — borcu bulunduğu—icra takip tarihinden sonra davalıya —– borcunun bulunduğu, icra inkar tazminatı isteminin mahkemeye ait olduğuna dair rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ile savunmaları, toplanan tüm deliller, alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında mal alım/satımına dayalı ticari ilişki bulunduğu, davacının davaya konu takipte cari hesaba dayandığı, davalının, — yılında satın almış olduğu hazır beton nedeniyle takip tarihi itibariyle —- müvekkil şirkete borcu bulunmadığını savunduğu ve borcunu ödediğinden bahisle itiraz ettiği, taraflar tacir olup ticari defterlere dayanıldığından her iki tarafın ticari defterleri üzerinde inceleme yapıldığı, davacı şirketin ——- ait kanuni ticari defterlerinin incelenmesinde şirketin ticari defterlerinin —- göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından — hükümleri ile muhasebe sistemi uygulama tebliğlerine uygun olduğu dolayısıyla davacı lehine delil vasfına haiz olduğu, yine davalı şirketin —–takvim yıllarına ait kanuni ticari defterleri incelendiği, şirketin zorunlu olan yevmiye defterlerinin, noter kapanışının bulunmadığı, davalı şirketin ticari defterlerinin —– göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırılmadığı, kayıt nizamı bakımından —- muhasebe sistemi uygulama tebliğlerine uygun olmadığı, dolayısıyla davalı lehine delil vasfına haiz olmadığının değerlendirildiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ayrıntılı ve dosya kapsamına uygun olduğu görülmekle hükme esas alınmış olup yapılan incelemede davacı şirket kayıtlarında, takip tarihi itibariyle davalı şirketten — alacaklı, davalı şirket kayıtlarında ise takip tarihi itibariyle davacı şirkete —borçlu görüldüğünün ve icra takibi sonrası dava tarihi öncesinde —- dava tarihi itibariyle davacıdan — alacaklı bulunduğunun tespit edildiği, davalı şirkete ait ticari defterlerin —- gereğince usulüne uygun tutulmadığından ancak sahibi aleyhine delil olabileceği, davalı şirketin bilirkişi raporuna itiraz süresinde dilekçe sunmadığı, davacı şirketin sevk irsaliyesi ve kendi ticari defter ve kayıtları ile iddiasını ispatladığı anlaşıldığından davanın kabulü ile davalının —- asıl alacak ve bu asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faiz üzerinden devamına, alacak likit olduğundan hükmedilen —– asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ İLE,
-Davalının—- asıl alacak ve bu asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faiz üzerinden devamına,
2-Hükmedilen 722,90-TL asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, fazla alınan 5,02-TL nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafça yatırılan 49,40-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 68,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 850,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 972,9‬0-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 722,90-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı şirket yetkilisinin yüzlerine karşı kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/10/2021