Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/509 E. 2021/647 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/509 Esas
KARAR NO : 2021/647

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 21/10/2020
KARAR TARİHİ : 22/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —–davalı —– plakalı aracın kazaya karıştığı; sürücü —– kazanın meydana gelmesinde %75 kusurlu olduğunu, davacı—-olmak üzere ——— plakalı aracın onarım bedelinin %75 kısmının talep edildiği ancak %50 kısmına denk 6.824,00 TL ödendiği ve yeteriz olduğu; bakiye hasar tutarının tahsili için başlatılan icra takibinin haksız itirazı ile durdurulduğunu— — işlenmiş avans faizinin toplamı 3.689,06 TL alacağın tahsili için 14.08.2020 14.08.2020 tarihinde başlatılan icra takibine itirazın iptali ve %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya—–teminatları altında olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %50 kusurlu olduğu ve %50 kusur oranına denk 6.824,00 TL hasar tutarının 30.12.2019 tarihinde ödendiğini, başkaca borçlarının kalmadığını, kusur ve hasar tutarını bilirkişinin belirlemesi gerektiğini, KDV talep edilemeyeceğini, bu nedenle davanın reddi talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle— kaynaklı rü’cuen tazminat istemine ilişkin başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup davacı, davalı şirketin—— maliki olduğu ve davacının genişletilmiş —- tarihli kaza sonucunda dava dışı sigortalıya ait araçta oluşan hasarın ödendiği ve sigortalının haklarına halef olunduğu, davalının % 50 kusur oranında ödemede bulunduğu ancak davalı şirkete sigortalı aracın % 75 oranında kusurlu olduğu iddiasıyla bakiye bedelin tahsilini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında taraflarca bildirilen deliller toplanmış, icra dosyası celp edilerek incelenmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
İtirazın iptali istemine konu—- borçlusunun —— olduğu; takibin 3.412,17-TL asıl alacak ve 276,89-TL işlemiş faiz toplamı 3.689,06-TL alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya 24/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu tarafından süresinde 28/08/2020 tarihinde borca ve fer’ilerine yönelik itiraz dilekçesi sunulduğu; davanın 21/10/2020 tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davanın niteliği gereği — hesaplamayı gerektirmesi sebebiyle dosya makine mühendisi bilirkişiye tevdi edilerek, bilirkişiden 19/04/2021 tarihli rapor alınmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen—– halde bölünmüş yolda seyreden—- plakalı otomobile yol vermediği; kavşaklarda geçiş önceliği kuralına uymadığı ve çarptığı için KTK 57/b/4 – 84/h ve KTY 109/b/4 – 157/a/8 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; kazanın meydana gelmesinde asli ve %75 kusurlu olduğu; dava dışı sürücü ——- otomobili ile bölünmüş yoldan kavşağa yaklaşırken yeterince yavaşlamadığı ve çift yönlü yoldan kontrolsüzce—- plakalı otomobil ile kazaya karıştığı için KTK 52/a ve KTY 101/a maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; kazanın meydana gelmesinde tali ve %25 kusurlu olduğu; tazminata—— kullanıldıktan sonra kazaya karışmış, —— adına tescilli hususi otomobilin hasar tutarının 13.648,22 TL ve davalı sürücünün %75 kusur oranına denk kısmın 10.236,17 TL olduğu; davalı—- konusu ödemenin mahsubundan sonra davalıdan talep edilebilecek bakiye hasar tutarının 10.236,17 – 6.824,00 = 3.412,17 TL kaldığı; kazaya karışan otomobiller hususi sahipleri de gerçek kişi olduğu ve davalı—– şartlarının B.2.1 maddeleri gereğince temerrüde düşürüldüğünü ispatlayan herhangi bir belge dosya da olmadığı için davalının kısmi tazminat ödeme tarihi 30.12.2019 tarihi itibariyle yasal faiz talep edilebileceği;—- tarihinde icra takibi başlatıldığı; kısmi tazminat ödeme—– ödenmemiş hasar tutarı —— 30.07.2020 tarihleri arasında, kazanın meydana geldiği——– tarihleri arasında, kazanın meydana geldiği—- tarihini de kapsayacak şekilde sigorta teminatı altına alında ve maddi teminat limitinin araç başına—– şartların A.3 maddesi gereğince mağdur aracın hasar tutarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sigorta teminatı altında olduğu” yönünde tespit ve değerlendirmede bulunulmuştur.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davacı vekili ve davalı vekili tarafından bir kısım beyan ve itirazları içerir dilekçeler sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, mahkememizce kusur ve hasarın denetimi ve miktarına yönelik usul, yasa ve dosya kapsamına uygun görülen gerekçeli ve denetime elverişli nitelikteki bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu 03/10/2019 tarihli trafik kazasında olayın oluş şekli kaza tespit tutanağı bir arada değerlendirildiğinde bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davacının sigortalısına ait aracın sürücüsünün % 25, davalıya sigortalı aracın sürücüsünün ise % 75 kusurlu olduğuna ilişkin kusur belirlemesinin yerinde ve dosya kapsamına uygun olduğu, davacı sigorta şirketi tarafından meydana gelen hasar için yapılan ödemeye ilişkin makbuzların dosya kapsamında bulunduğu ve davacının toplam 13.648,22 TL ödemede bulunduğu, davacının aktif dava ehliyetine haiz olduğu, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere kaza ile hasarın uyumlu olduğu ve hasarın toplam 13.648,22 TL olduğu,—–sürücüsünün % 75 kusuruna tekabül eden miktarın 10.236,17 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından ——— tazminattan sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır. İşlemiş faiz talebi yönünden yapılan incelemede ise —— sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, rücu davasında faizin başlangıç tarihinin, —–dışındaki davalılar (—- yönünden, sigorta teminatının (gerçek zararın) sigorta ettirene ödendiği tarih,—- şirketinin ödeme yükümlülüğü ise, zararın gerçekleştiğinin kendisine bildirilmesinden itibaren başlamakta ve kanunen 8 iş günü içinde ödenmemesi halinde temerrüt oluşmaktadır. Somut olayda, davacı tarafından takipten önce sigortaya başvuru yapıldığı ve başvurunun tebliğine ilişkin belge olmamakla birlikte davalı sigorta şirketi tarafından 30/12/2019 tarihinde kısmı ödeme yapıldığından anılan tarih temerrüt tarihi olarak kabul edilmiş ve 30/12/2019 ile takip tarihi 14/08/2020 tarihi arası bilirkişi tarafından yapılan hesaplama 190,99 TL mahkememizce de benimsenmiştir. Her ne kadar davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna beyan ve itiraz dilekçesinde işlemiş faiz miktarı ve faizin türü yönünden bir kısım itirazlar ileri sürülmüş ise de rücu davasında kazaya karışan araçların her ikisinin de hususi nitelikte araçlar olması yine sigorta şirketlerinin birbirlerine olan rücu taleplerinin hızlandırılması hakkındaki protokolün bu protokolde imzası bulunan sigorta şirketleri arasındaki iç ilişki olması göz önüne alındığında davacı vekilinin itirazları yerinde görülmemiştir. Açıklanan gerekçeler ile davacının davasının kısmen kabulü ile davalının—— dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 3.412,17-TL asıl alacak ve 190,99-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.603,16-TL alacak ve asıl alacak miktarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi üzerinden devamına, fazlaya ilişkin işlemiş faiz istemin reddine, alacak yargılamayı gerektirmekle yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile,
-Davalının——- dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 3.412,17-TL asıl alacak ve 190,99-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.603,16-TL alacak ve asıl alacak miktarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi üzerinden devamına, fazlaya ilişkin işlemiş faiz istemin reddine,
2-Alacak yargılamayı gerektirmekle yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatının reddine,
3-Karar harcı 246,13-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 63,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 183,13‬-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 63,00-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 50,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 854,4‬0-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 834,51-TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden karar tarihinde geçerli —–esaslara göre belirlenen 3.603,16-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen kısım yönünden karar tarihinde geçerli—— esaslara göre belirlenen 85,90-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalı tarafın yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı