Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/497 E. 2022/460 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/497 Esas
KARAR NO : 2022/460
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/10/2020
KARAR TARİHİ : 26/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili, davacı şirketin ———adresinde ——– tarihinde davalı ——– yüklenicisi ——— yaptırmış olduğu kazı çalışmaları sırasında kablosuna hasar verildiği, davacı çalışanlarınca tespit edilerek, keşif formu ve malzeme-işçilik cetveli düzenlenerek yüklenici firma tarafından hasarın giderildiğini,alacağımızın tahsilini sağlamak için ——— nolu dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıların takibe itiraz ederek durdurduğunu belirterek; itirazın iptaline, davalıların %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı——– cevap dilekçesinde özetle ; Davalı vekili, iddia edilen hasarların tarihlerinin ——— yılına ait olduğunu, davacının haksız fiil’e ilişkin talep haklarının dava tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığını, davaya konu adreslerde davacının altyapı tesislerine zarar verildiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, hasara ilişkin
tutulan tutanakların ——- nezaretinde yada yetkili mercilerce onaylanmadığını yalnızca davacının kendi çalışanları tarafından tutulduğunu, tutanakların davacının kendi lehine delil ihdası anlamında kabulü mümkün olmadığından itibar edilemeyeceğini, tutanağın davalı ya da bir yetkili tarafından görülmediğini ve gönderilmediğini, tutanaklardaki hasar, bedel ve tarihin tümüyle davacının iddiasından ibaret olduğunu belirterek; davanın reddine, yargılama ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir. Davalı ——–cevap dilekçesinde özetle ; Davalı vekili, dava konusu yerde, davalı İdare elemanları tarafından değil, yüklenici firma ——– elamanlarınca iş görüldüğünü, gerek ana sözleşmede gerekse de sözleşmenin eki olan özel şartnamede de düzenlendiği gibi, firmanın 3. Şahıslara verdiği zararlardan firmanın sorumlu olduğunu, davalı İdare ile müteahhit firma ———- arasında akdedilen Sözleşmede ve eki olan Özel Şartname’de, yüklenicinin 3. şahıslara verdiği zarardan kendisinin sorumlu olduğunun kararlaştırıldığını, davacıya ait altyapı tesislerinin, projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediğinin araştırılarak incelenmesi gerektiğini, istenilen tazminat bedelinin fahiş olduğunu, Oluşan hasarın piyasa rayiçlerine uygun olmadığını, haksız eylemden kaynaklanan davalarda ise yasal faiz istenebileceğini davanın reddine, yargılama ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davalıların yapmış olduğu kazı çalışması sırasında davacıya ait kablo ve alt yapı tesislerinde oluşan hasarın tazmini amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd. maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.Davacı, davalı ——- tarihinde yapmış olduğu kazı sebebiyle davacıya ait kablo ve alt yapı tesislerine zarar verdiğini, oluşan zarardan davalıların ayrı ayrı sorumlu olduğunu, zararın tazmini için davalılar aleyhine icra takibine geçildiğini, davalıların haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalıların haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, ——— ve davalı ——- davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, ——– Esas sayılı İcra Dosyası celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş,——— davacı ve davalının ticari sicil kayıtları bilgileri celp edilmiş, ——– bilgiler alınmış, ——— tarihli bilirkişi heyet raporu ve ——— tarihli bilirkişi raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.——— tarihli ——–raporunda özetle, “…Hem söz konusu çalışma yapılan yerde çekildiği anlaşılan fotoğraflardan, hem de davalı
——- iç yazışmalarından yola çıkılarak; davacı tarafa ait yer altı kablo tesislerinde oluşan zararın davalı ——–adına çalışma yürüten diğer davalı yüklenicisi———– tarafından yürütülen bir kazı çalışması sırasında meydana geldiği yönünde kanaate varılmıştır. Dava konusu hasarın davalı adına söz konusu sahada çalışma yapan——————- tarafından yürütülen bir çalışma sırasında meydana geldiği anlaşılmakla birlikte; kuruluş Yönetmeliğinin ilgili hükümleri uyarınca, ——— nin su ile ilgili işleri kendisi yapabileceği gibi dışarıdan bir kuruluşa da yaptırma yetkisinin olduğu, davalı ——– nin bu yetkisine uygun olarak su ile ilgili altyapı bakım ve onarım işlerinin yürütülmesi için ihale ile kazı çalışmasını diğer davalı——— ye verdiği ve Takdiri Sayın Mahkemede olmak üzere, aralarındaki sözleşmelerin ——— ile sözleşme ile yetkilendirdiği bu şirket arasında bağlayıcı olması gerektiği,
dolayısıyla davalı ——- kuruluş Yönetmeliğinin ilgi hükümlerinde
geçen asli görev tanımı gereği başvurulması gereken asıl sorumlu olduğu yönünde görüşe varılmış, söz konusu sözleşme ve şartnamelerin taraf olmayan davacı yönünden bağlayıcı olup olmadığı konusunda hukuki Takdir Sayın Mahkemeye bırakılmıştır. Kazı yapılan alanda davacı tarafında kusur durumunundeğerlendirilebilmesi için kazı yapıldığı ve hasarın oluştuğu anda yapılacak gözlemlerin büyük önem taşıdığı, ve bu gözlemler sonucunda; kablonun olması gerekenden daha yüzeyde döşendiği şeklinde tespitlerin varlığı halinde davacının kusur durumundan bahsedilebileceği, ancak hem dosyada bulunan fotoğraflarda kazı derinliğinin kabloların olması gereken nizami derinliğin de altında seviyelerde yapıldığının anlaşılması, hem de ortalama ——- cm derinlikte döşenen telefon kablolarının bulunduğu bir noktada bilinmeden yapılacak olağan bir kazı çalışmasında kabloların büyük olasılıkla zarar görmesi kaçınılmaz olacağı için, davacıya yöneltilebilecek somut bir kusur durumundan bahsedilemeyeceği yönünde görüş ve kanaate varılmıştır. Dava konusu hasarın davacının yüklenicisi tarafından yapıldığı belirtilen onarımına ilişkin olarak; ——– tarihli fatura ile tahakkuk ettirilen malzeme ve işçilik bedellerinin, dosyada bulunan belge ve fotoğraflara göre böylesi bir hasar onarımı için kullanılabilecek uygun malzeme miktarları olduğu anlaşılmış, ancak nereden alındığı bilinmeyen birim fiyatların——- yılı birim fiyatlarından bir miktar yüksek olduğu tespit edilmiş, kablo birim fiyatları yeniden belirlenerek kazı çalışmasından kaynaklanan hasarın onarımı için davacı tarafından çıkarılan toplam ———- lik malzeme+ işçilik bedelinin talep edilebileceği yönünde sonuca varılmıştır.
Dava konusu icra takibine ilişkin olarak; hasarın oluştuğu ——— tarihinden
——— takip tarihine kadar ticari avans faiz üzerinden yapılan hesaplama ile borç tutarı ———+ ———–işlemiş faiz olmak üzere toplam ———olarakhesaplanmıştır…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur—— İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.Eldeki dava da, davacının davalıların kazı çalışması sırasındaki kusurlu eylemleri sebebiyle kablo ve alt yapı tesislerine zarar verdiğinin ve oluşan zarardan davalıların sorumlu olduğunun ispat edilmesi gerekmekte olup, ispat yükü davacı taraftadır.Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalıların kazı çalışmaları sırasında davacıya ait alt yapı ve kablolara zarar verdiği, ——- tarihli bilirkişi raporu dikkate alındığında davacının zararının———– olduğu, dava konusu zararın haksız fiilden kaynaklanması sebebiyle davacının haksız fiil tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz talep edebileceği, ———- tarihli bilirkişi raporu gereği davacının işlemiş faiz miktarının ——– olduğu anlaşılmış, davanın kısmen kabulüne, davalının——– esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile ——- asıl alacak, ———- işlemiş faiz ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar davalı —–tarafından dava konusu zararda sorumluluğunun bulunmaması sebebiyle husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de; davalıların kendi aralarında yapmış olduğu sözleşmenin iç ilişki kapsamında davalıları bağlayacağı, dava konusu haksız fiil niteliğinde olan zarardan davalıların müteselsilen sorumlu olduğu anlaşılmış, aksi yöndeki davalı——- vekilinin beyanlarına ve itirazlarına itibar edilmemiştir.———Esas—– Ayrıca davalı ——— tarafından zarar miktarına ve davacı tarafın kablo ve alt yapı tesislerini kusurlu ve yönetmeliğe uygun olarak yapmadığına ilişkin bir takım itirazlar ileri sürülmüş ise de; ——- tarihli bilirkişi raporundaki inceleme ve tespitlerin yeterli olup, davalı iddialarının yerinde olmadığı anlaşılmış, bu yöndeki davalı———-vekilinin itirazlarına itibar edilmemiştir.İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır.——-Yukarıda açıklanan gerekçelerle dosyaya konu alacağın yargılamayı gerektirmesi sebebiyle alacağın likit olmadığı anlaşıldığından, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-Davalının ——- esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile, ————asıl alacak, ———- işlemiş faiz ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin DEVAMINA,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davacının şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar harcı ———den davacı tarafça yatırılan —— peşin ile icra dosyasına yatırılan ——– harç olmak üzere toplam ——- harçtan mahsubu ile bakiye ——- harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan ——– peşin harç ile icra dosyasına yatırılan ——– harç olmak üzere toplam ——— harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan——– başvuru harcı, ——- vekalet harcı, ——- tebligat ve müzekkere gideri, ——- bilirkişi ücreti olmak üzere toplam ——- yargılama giderinin haklılık oranına göre ——– davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı ——- tarafından yapılan ——yargılama giderinin haklılık oranına göre ——- sinin davacı taraftan tahsili ile davalı——- ödenmesine, kalan tutarın davalı ——- üzerinde bırakılmasına,
-Diğer Davalı ——- tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca——-arabuluculuk ücretinin haklılık oranına göre ———DAVALILARDAN, kalan ——davacıdan tahsili ile ———- irat kaydına,
8-Davanın kabul edilen kısmı için davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/2 maddesindeki esaslara göre belirlenen ——-nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davanın reddedilen kısmı için davalı——-kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/2 maddesindeki esaslara göre belirlenen ——– nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —— verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde——— yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.