Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/492 E. 2021/562 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/492 Esas
KARAR NO : 2021/562

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ :12/10/2012
KARAR TARİHİ : 02/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl Davada:
Dava, Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirket ile davalı arasında ———— bulanan taşınmazda —— işletilmesi —– Sözleşmesi imzalanmış olduğu, bu ————– davalı firma tarafından karşılanacağı intifa hakkı resmi senedinde ve sözleşmenin 4. maddesinde açıkça belirtilmiş olduğu, davalı firma,ayrıca müvekkillerinin maliki olduğu taşınmaz üzerine 1.500.000,00 TL. bedel ile ipotek tesis etmiş, kendi lehine ipotek tesis eden davalının sözleşmedeki hiçbir taahhüdünü yerine getirmemiş olduğu, müvekkillerinin yapılan sözleşmeye inanarak ve—— ruhsatını almış olduğu, müvekkillerinin ayrıca maliki bulundukları taşınmaz üzerine davalf lehine 5 yıl süreli ——- yapması gereken tüm edimleri zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirmiş olduğu, davalı tarafın yapması gereken hiçbir edimi yerine getirmemiş olduğu, davalı tarafın taahhüt ettiği— kullanılacak binaya da bugüne kadar tekbir çivi dahi çakmamış ve hiçbir — müvekkillerine vermemiş olduğu, bunun üzerine davalıya —— sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği bildirilmiş ve intifa hakkının ve ipoteklerin fekki talep edilmiş, davalı tarafın 26.07.2012 tarihinde tebellüğ etmiş olduğu bu ihtarnameye cevap vermemiş olduğu, sözleşmenin karşılıklı irade birliği ile feshedilmiş olduğu, her iki tarafın da bu sözleşmenin devamından yana olmadığı, taraflar arasındaki sorunun davalı tarafın feshedilen bu sözleşme ile sahip olduğu intifa hakkını ve ipotekleri fek etmemesi olduğu, feshedilen bu sözleşmenin davalı tarafa haksız bir menfaat temin etmiş olduğu, feshin nedeni davalı tarafın edimlerinden hiçbirini yerine getirmemesi olduğu, davalı tarafın—– eksiksiz hale getirip teslim etme edimini yerine getirmemiş olduğu, müvekkilinin ise sözleşmeye bağlılık kuralı gereği üzerine düşen edimleri yerine getirmiş olduğu, davalı tarafın kendi kusuru ile feshedilen bir sözleşme ile sahiplendiği ve haksız olarak elde ettiği intifa hakkının—- müvekkilini mağdur ve ekonomik olarak yıkma derdinde olduğu, intifa hakkının tesisi ile davalı haksız bir menfaat elde ettiğinden sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre de bu intifa hakkının ve ipoteğin fekki gerekmekte olduğu, davalı tarafın edimlerini yerine getirmeyerek—— işler hale getirmemesi ve sözleşmenin feshedilmesi nedeni ile müvekkillerinin çok büyük zararlar uğramış olduğu, davalı tarafın taşınmaz üzerinde hiçbir bedel ödemeden sebepsiz olarak intifa hakkı ve ipotek tesis ederek müvekkillerinin taşınmazdan yararlanma hakkını ortadan kaldırdığı gibi, müvekkillerinin intifa hakkı ve ipotek için tapuda harç ödeyerek zarar uğramışlar olduğu, ayrıca eğer—— hale getirmiş olsalardı müvekkillerinin—–dolayı her ay çok büyük oranda bir gelire sahip olacaklardı, tüm bunların müvekkillerinin bu sözleşme nedeni ile uğradıkları menfi ve müspet zararlar olduğu, müvekkilinin ipotek için ve intifa hakkı için 25.000,00 TL.-26.000,00 TL.harç yatırmış, çalışma ruhsatı için 8.731,25 TL. harç ödemiş, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 9.000,00 TL. talep edildiği, Müspet zararlarının (yoksun kalınan kar) sözleşmenin 3.md. bakıldığından —– litre fiyatı ortalama——–. müvekkili kar elde etmiş olacaktı, bu rakam müvekkilinin yoksun kaldığı kar olup müspet zararını oluşturmakta olduğu, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL. talep edildiği, müvekkillerinin maliki bulundukları ———, fazlaya dair talep ve dava haklan saklı kalmak kaydı ile şimdilik,—-davalıdan avans faizi ile birlikte tahsiline, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik—— ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir .
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde; Yetki yönünden ve dava dilekçesindeki eksiklikler yönünden itirazları ile esasa ilişkin olarak, müvekkili davalı ——– tarihinde—–sözleşmesi akdedilmek üzere bir ön sözleşme imzalanmış olduğu, bu sözleşmeye göre tarafların ileride akdedeceği — esas olmak üzere karşılıklı taahhütler belirlenmiş olduğu, bu sözleşmenin 3. md.——-sözleşmesi imzalamayı şirkete karşı taahhüt etmiş iken ön sözleşmenin 4. md. ise buna karşılık şirketin taahhütlerine yer verilmiş olduğu, 4. md. son fırkasında —- taahhütlerinin tamamını yerine getirerek—— imzalamasını müteakip şirketin taahhütlerinin gerçekleşeceği taraflarca imza altına alınmış olduğu, davacının ipotek —– gerçekleştirmekle beraber müvekkilinin tüm davetlerine rağmen —- sözleşmesini imzalamaktan imtina etmiş olduğu, davacı taraf —— sözleşmesi imzalandığını beyan etmekte ise de görüleceği üzere 03.02.2011 tarihli sözleşmenin——-değil, bir ön sözleşme olduğu, — sözleşmesinin ise davacı tarafın hiçbir zaman imzalamamış olduğu, bu ön sözleşmenin——sözleşmesinin kurulması için ön şartları belirlemekte ve şirketin taahhütleri başlıklı 4 md. ise bayinin taahhütlerinin tamamının yerine getirerek —–sözleşmesi imzalamasını müteakip şirketin yani müvekkili davalının taahhütlerini yerine getirmekle yükümlü olacağı taraflar arasında karara bağlanmış olduğu, davacı taraf ——– davetlere rağmen imzalamadığından müvekkilinin ön sözleşme gereğince edimlerini yerine getirme borcu doğmamış olduğu,ön sözleşme gereği müvekkilinin taahhütlerini yerine getirme konusunda henüz temerrüde düşmemiş ve davacının müvekkiline yönelik bugüne kadar sözleşmenin imzalanması talepli bir daveti de olmamış olduğu, davacının tek taraflı olarak sözleşmeyi fesih talebinin haklı bir sebebi bulunmamakta olduğu, taraflarına tebliğ edildiği———- neyin talep ve bayan edildiğinin davacı tarafa açıklattırılması gerekmekte olduğu, bu yöndeki beyanlara karşı itiraz ve cevap haklarının saklı tutulduğu, sözleşmenin tarafların tam bir irade birliği içinde feshedildiği iddiasının gerçeği yansıtmadığı, müvekkili şirketin hali hazırda ön sözleşme gereğince davacının —– imzalamasını ve—- edimlerini yerine getirmeyi beklemekte iken davacı tarafın işbu davası ile karşı karşıya kalmış olduğu,— sözleşmesinin davacı tarafın buna yanaşmaması nedeni ile imzalanmamış ve ön sözleşme gereği müvekkilinin edimlerini yerine getirmemiş, bu aşamada ise davacı tarafın tek taraflı irade beyanı ile sözleşmeyi fesih iradesini müvekkile iletmiş olduğu, başka—- ile görüşmeler yaptığı taraflarınca bilinmekte olduğu, ahde vefa kuralını hiçe sayan davacının daha fazla kar gayesi ile —– sözleşmesinin kurulmasını engellemiş ve kötü niyetli davanmış olduğu, sözleşmenin kurutmamasında müvekkilini hiçbir kusuru bulunmadığı ve bu nedenle davacınm hiçbir talebinin kabul edilme imkanı bulunmamakta olduğu, ön sözleşmeye bağlı olarak davacının kurulması öngörülen ——— konu taşınmaz üzerine —– üzere taşınmazın intifa hakkı sahibi tarafından maliklere —– olarak işletilmesi hakkının tanınmış bulunması veya taraflar arasında imzalanmış —- sözleşmelerin feshedilmesi hali iş bu intifa sözleşmesinin geçersiz hale geldiği yada feshedildiği anlamına gelmez olduğu, anılan sözleşmelerin her ne sebeple olursa olsun fesih veya diğer sona erme hallerinde—-herhangi bir ihtar, ihbar veya mahkeme kararına gerek kalmaksızın tahliye edileceği malikler tarafından kabul ve taahhüt edilmiş iken 5.md. ise şirketin yazılı rızası alınmadıkça maliklerin taşınmaz üzerinde bina ve veya tesisatta ve veya ilaveler yapamayacak olduğu, buna rıza gösterildiği ve aksine sarahat olmadığı takdirde maliklerin bütün bu işleri masrafı kendisine ait olmak üzere yapacak, denildiği, görüleceği üzere —- resmi senedi gereğince davalı ile akdedilen ön sözleşme veya diğer tüm sözleşmelerin tek taraflı yada karşılıklı feshi intifa hakkını ortadan kaldırmamakta ve müvekkil resmi senette yazılı süresinin sonuna kadar intifa hakkı sahibi bulunmakta olduğu, bu nedenle davacıların intifa hakkının terkini yönündeki taleplerini kabul edilmiyor olunduğu, müvekkili şirketin taraflar arasındaki ön sözleşme ile ——–kurulacağı ——ile hareket etmiş ve davacının iddiasının aksine tesis edilen intifa ve ipotek harçları için 24.287 TL. ödeme yapılmış olduğu belirterek haksız davanın reddine yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Birleşen Davada:
Dava, Davacı vekili dava dilekçesinde; mülkiyet—- müvekkili şirket lehine tesis edilen intifa hakkı ve resmi senette yer alan hükümler doğrultusunda müvekkili şirketin söz konusu taşınmazı 5 yıl süreyle —- olarakbizzat kendisi kullanabileceği gibi yine aynı iştigalle 3 şahıslara kullandırma hakkına sahip olduğunu, müvekkili şirketin intifa hakkına sahip olduğu söz konusu taşınmaz üzerindeki— işletilmesi ile ilgili olarak davalı …—— ile anlaştığını ve 3 ay içerisinde —— sözleşmesi imzalamak şartıyla 03.02.2011 tarihli ön sözleşme imzaladıklarını , ancak davalı firmanın —– sözleşmesi imzalamaya yanaşmadığı gibi tek tarfalı olarak herhangi bir haklı nedene dayanmaksızın sözleşmeyi feshettiğini belirterek davalının gerek sözleşme gve gerekse yasal düzenlemelere göre taşınmazı talhiye ederek müvekkiline teslim etmemesi nedeni ile müvekkili taşınmaz üzerinde bulunan —–yeni bir işletmeci tayin edemediğini ve intifa hakkınında süreli olması nedeni ile her geçen gün artan ve ileride telafisi mümkün olmayacak zararlara uğradığını belirterek keşfen tespit ile istasyonun müvekkili şirketin veya yedieminde teslimi ve tedbir kararı verilmesini, davalıların intifa hakkı müvekkili şirkete ait olan taşınmaza vakı haksız elatmalarının önlenmesine ve taşınmazdan tahliyeleri ile müvekkili şirkete teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir .
SAVUNMA:Davalı——–esas sayılı dosyaya verdiği cevap dilekçesinde; dosyanın tarafları karşılıklı aynı olan ve aynı hukuki nedene dayalı bulunan ve aralarında fiili irtibat—– sayılı dosyasıyla birleştirilmesine karar verilmesini, ayrıca iş bölümü itirazında bulunarak esas yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Asıl dava, intifa hakkının ve ipoteklerin fekki, uğranılan menfi ve müspet zararların tazmini, birleşen dava ise müdahalenin men’i ve — istemine ilişkindir.
Mahkememizin——Esas sayılı dosyasında; Davac——– konulu “—— — sözleşmesi imzalandığı, davacılardan …’ın müteselsil kefil sıfatı ile sözleşmeyi imzaladığı, sözleşmenin 3. maddesinin 2. bendi uyarınca davacı gerçek kişilerin maliki olduğu—- üzerine intifa hakkı tesis edildiği, yine aynı taşınmaz üzerine — ipotek tesis edildiği, ancak taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından yerine getirilmemesi nedeni ile taşınmaz üzerine konulan intifa ve ipotek hakkının fekki ile uğranılan zararların tazmini talebidir.
Mahkeme dosyamız—– —-karşı taraflar arasında imzalanan —–davacı şirket lehine intifa hakkı tesis edilmesine rağmen davalı şirket tarafından taşınmaz üzerine haksız olarak el atıldığı gerekçesi ile men’i müdahale ve— dava açılmıştır.
Mahkememiz tarafından —– uyarınca; “-Davacı yanın dava edilen taşınmazlarla ilgili gerek intifanın gerekse ipoteğin fekkine ilişkin talebi yasal koşulları oluştuğundan kabulü ile taşınmazlar üzerinde davalı yan lehine oluşturulan intifa — ipoteğin fekkine,
-Davacı yanın menfi zararına ilişkin istemin dayanak yapılan deliller bilirkişi rapor ve ek raporu ve tüm dosya kapsamıyla ve davacı yanın ıslah dilekçesi ile birlikte değerlendirilerek kabulü ile 18.354,20 TL menfi zararının 9.000 TL’si için dava tarihinden, kalan kısım için ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı yandan tahsili ile davacılara ödenmesine,
-Davacı yan her ne kadar müspet zararının da tazminini istemiş ise de taraflar arasındaki ilişkinin ön sözleşme aşamasında bittiği ve müspet zararın yasal koşulları oluşmadığı vicdanı kanaatinde bu yönlü istemin reddine,
-Birleştirilen dosyada davacı yanın davacı yan her ne kadar müdahalenin —isteminde bulunmuş ise de birleştirilen dosyanın davacısına 01/02/2017 tarihli oturumda verilen ara kararına rağmen eksik harcı ikmal etmediği görülmekle HMK.114/g maddesi yollamasıyla HMK.115/2.maddesi gereği birleştirilen dosyanın davacısının davasının dava şartı yokluğundan usulden reddine,” dair karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından verilen kararın davalı-birleşen dosya davacısı tarafından istinaf edilmesi üzerine—- ilamı uyarınca; “Harçlar Kanunu’nun 30. Maddesi uyarınca – Muhakeme sırasında tespit olunan değerin, dâva dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça dâvaya devam olunmaz.
Asıl davada ; ipoteğin fekki talebi açısından 1.500.000,00 TL değere göre 1/4 peşin harç miktarı 25.616,25 TL dir . Islah edilen miktara göre alınması gereken peşin harç miktarı 6.610,28 TL olup toplamda 32.226,53 TL peşin harç yatırılması gerekmekte iken; davacı yanca 148,50 TL ve 25.446,00 TL olmak üzere toplam 25.594,50 TL harç yatırılmış; ancak mahkemece ıslahtan sonra harç ikmali yoluna gidilmeden Harçlar Kanunu 30. Maddeye aykırı şekilde davaya devam edilmiştir.
Ayrıca gerekçeli kararın maddi —- yapılan değişiklikler maddi hata niteliğinde olmayıp davanın kabul ve red oranlarını ve miktarını etkileyen esaslı değişiklikler olup, bu şekilde tahsisi işlemi de mümkün olmadığından kısa karar ile gerekçeli karar arasında mübayenete neden olunmuştur.” denilerek Mahkememiz kararı kaldırılmış, Mahkememize geri gönderilmiştir.
——- doğrultusunda nispi harç eksikliği davacı tarafından tamamlanmıştır.
Dosya içerisine——- sunulmuştur.
Uyuşmazlığın temelinde taraflar arasında imzalanan ——- uyarınca asıl dosya davalı şirketinin sözleşme gereği edimlerini yerine getirip getirmediği, getirmedi ise yine sözleşmenin 3. Maddesi gereği davacılara ait olan taşınmaz üzerine beş yıl süre ile bırakılan intifa hakkı tesisinin ve yine taşınmaz üzerine bırakılan ipotek tesisinin kaldırılıp kaldırılamayacağı ve sözleşmenin yerine getirilmediği gerekçesi ile asıl dosya davacılarının müspet ve menfi zararlarının olup olmadığı; birleşen dosyada ise yine sözleşme gereği taşınmaz üzerine konulan beş yıl süreli intifa hakkının sonucu olarak taşınmazın —— mülkiyet sahibi davacıların taşınmazı haksız olarak kullandıkları gerekçesi ile men’i müdahale ve —- şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarıdır.
Uyuşmazlığın tespitinden sonra, taraflar arasındaki sözleşmenin iki tarafça yerine getirilip getirilmediğinin tespiti için bilirkişi heyetlerinden rapor ve ek rapor alınmıştır. Taraflar arasında —- imzalanmış, davacı şirketin — şirket ortakları sahibi bulundukları—- tarihli — etmişlerdir. Ancak taraflar arasında asıl ——- sözleşmesi hiçbir zaman kurulamamıştır. Ön sözleşmedeki asıl dosyadaki davalı şirketi lehine verilen intifa hakkı ve ipotek hakkının karşılıksız kalması nedeni ile davacı tarafın ipotek ve intifa hakkının fekkini talep etmekte haklı olduğu kanaatine varılmıştır. Asıl dosya davacıları —– ön sözleşmesi gereği asıl sözleşmenin yapılacağı—- oldukları taşınmaz üzerinde davalı şirket lehine intifa ve ipotek hakkı tesis ettirmişler, —- yapılan intifa — nedeni ile toplamda 18.354,20 TL ödedikleri anlaşıldığından, kurulamayan sözleşme gereği, davacının oluşan menfi zararını asıl dosya davalı şirketten isteme hakkı yerinde bulunmuştur. Müspet zarar yönünden ise aynı sözleşmenin yerine getirilememesi durumunda hem menfi hem müspet zarar kalemleri istenemeyeceğinden müspet zararların reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dosya yönünden ise; —– uyarınca birleşen dosya davacısına peşin harç eksikliğinin yatırılması için süre verilmiş, verilen iki haftalık kesin süre içerisinde peşin harç yatırılmadığından Mahkememiz tarafından kurulan 07/06/2017 tarihli karar uyarınca harç ikmal edilmediğinden HMK 114/g madde yollamasıyla HMK 115/2 maddesi gereğince birleşen dosya yönünden dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, —— Karar sayılı kaldırma kararı uyarınca, asıl dosyadaki nispi harç ve maddi hata yönünden inceleme yapılmış, birleşen dosya yönünden ise herhangi bir inceleme yapılmadığı görülmekle, Mahkememiz tarafından 07/06/2017 tarihinde verilen ilk hüküm aynen kurularak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarı da açıklandığı üzere ;
1-Davacı yanın dava edilen taşınmazlarla ilgili gerek intifanın gerekse ipoteğin fekkine ilişkin talebi yasal koşulları oluştuğundan KABULÜ ile taşınmazlar üzerinde davalı yan lehine oluşturulan intifa hakkı — ipoteğin fekkine,
2-Davacı yanın menfi zararına ilişkin istemin dayanak yapılan deliller bilirkişi raporu ve ek raporu ve tüm dosya kapsamıyla ve davacı yanın ıslah dilekçesi ile birlikte değerlendirilerek kabulü ile 18.354,20 TL menfi zararının 9.000 TL’si için dava tarihinden, kalan kısım için ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı yandan tahsili ile davacılara ödenmesine,
3-Davacı yan her ne kadar müspet zararının da tazminini istemiş ise de taraflar arasındaki ilişkinin ön sözleşme aşamasında bittiği ve müspet zararın yasal koşulları oluşmadığı vicdanı kanaatinde bu yönlü istemin REDDİNE,
4-Birleştirilen dosyada davacı yanın davacı yan her ne kadar müdahalenin— isteminde bulunmuş ise de birleştirilen dosyanın davacısına 01/02/2017 tarihli oturumda verilen ara kararına rağmen eksik harcı ikmal etmediği görülmekle HMK.114/g maddesi yollamasıyla HMK.115/2.maddesi gereği birleştirilen dosyanın davacısının davasının dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
ASIL DAVADA;
5-Davacının ipoteğin fekki yönünden kabul edilen: 1.500.000,00 TL ile menfi zarar olarak kabul edilen 18.354,20 TL dava değeri üzerinde belirlenen 103.718.78 TL nisbi karar harcına karşılık davacı tarafça dava açılırken 148,50 TL peşin harç, 25.446,00 TL tamamlama harcı ve 6.632,03 TL kaldırma kararından sonra olmak üzere toplam 32.226,53 TL harç yatırılmış bulunduğundan geriye 71.492,25 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 176,25-TL ilk masraf, 25.446,00 TL tamamlama harcın, 6.632,03 TL tamamlama harcı toplamı 32.254,28 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan tebligat ve müzekkere masrafı 701,40-TL, bilirkişi ücreti 1.200,00-TL olmak üzere toplam 1.901,40-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 1.529,90-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—— 85.942,40-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—- 34.260,49 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
BİRLEŞEN DAVADA;
10-Alınması gereken 31,40-TL harçtan peşin alınan 29,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 1,70-TL harcın davacıdan tahsili hazineye gelir kaydına,
11-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
12-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—— 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
13–Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleştiğinde yatarın tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf/davacı vekillerinin vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.