Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/429 E. 2021/1095 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/429 Esas
KARAR NO : 2021/1095

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2020
KARAR TARİHİ : 17/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ——- davalı tarafla — sözleşmesi ve ek protokol yapmış olduğunu, müvekkilinin gerekli ödemeleri yapmalarına karşın davalının haksız şekilde aynen ifadan vazgeçip müspet zarar talep etmiş olduğunu, davalının müspet zarar olarak ifade ettiği kalemlerin, kendi kusurunun neticesinde meydana gelmiş olduğunu ve bu yönüyle müvekkilinden talep edilmesinin haksız olduğunu, diğer yandan, müvekkilince yapılan ödemelerin kötü niyetli olarak iade edilmemekte olduğunu belirterek; hakkında yapılan icra takibine yaptığı itirazın iptaline, müvekkilinin aldatılarak sözleşme akdedilmesi nedeniyle sözleşmenin geçersizliğine ve sözleşme kapsamında müvekkilce yapılan ödemelerin ticari temerrüt faiziyle birlikte iadesine, müvekkilinin davalı yana aralarındaki protokol gereğince edim olarak ödediği ücretin, davalının fesih bildirimi ile müspet zararının da olamayacağı anlaşıldığından sebepsiz zenginleşmesi sebebiyle, ödenen miktarın arabuluculuk ilk toplantı tarihi itibariyle ticari temerrüt faiziyle birlikte iadesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; TTK’nun 5. kitabının 998 ve devamı maddeleri ile TTK m. 1352/y maddesinde —- uyuşmazlık.” şeklinde belirtilen hükümlerden kaynaklanan uyuşmazlıklarda davaya bakmakla görevli mahkemenin özel olarak görevlendirilmiş mahkemeler olduğunun kolaylıkla anlaşılmakta olduğunu, bu doğrultuda TTK m.5/3 gereğince, huzurdaki dava genel yetkili ticaret mahkemelerinin görev sahası içinde değil — yetkilendirilmiş ticaret mahkemesin görev sahası içinde olduğunu, bu nedenlerle huzurdaki dava öncelikle görev yönünden reddedilmesi gerektiğini ve dilekçesinde belirttiği diğer nedenlerle de davanın tümden reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; taraflar arasında imzalanan — oluştuğu iddia edilen zararın tazminine yönelik açılan tazminat davasıdır.
HMK. 138. maddesinde; “Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir.” hükmü yer almakta;—– tensip ile birlikte dava şartı noksanlığından usulden reddedilmesinde HMK 30. maddesi de gözetildiğinde bir isabetsizlik olmadığı kabul edilmiştir.” yönünde karar vermiştir.
TTK.m.1352 hükmünde (1) ”Deniz alacağı, — veya bir kaçından doğan istem anlamına gelir.”, anılan maddenin belirtilen bu 1. fıkrasında bu hususlar bentler halinde sayılmış olup, buna göre;
”t) —- mülkiyeti veya zilyetliğine ilişkin her türlü uyuşmazlık.
u) —- arasında çıkan,— sağlanan hasılata ilişkin her türlü uyuşmazlık.
v) Gemi rehni, gemi ipoteği veya gemi üzerinde aynı nitelikteki ayni bir yükümlülük.
y) Geminin satışına ilişkin bir sözleşmeden kaynaklanan her türlü uyuşmazlık.” hususlarının bu madde kapsamında deniz alacağı olduğu belirtilmiş, davanın da geminin mülkiyetini ilgilendiren, geminin ortak malikleri arasında çıkan, geminin işletilmesine ilişkin ve yine geminin satışına ilişkin düzenlendiği iddia olunan sözleşmeden kaynaklandığı, bu bağlamda bir alacak talep edildiği görülmektedir.
Uyuşmazlık, belirlenen bu haliyle Türk Ticaret Kanunu’ nun 5. kitabında düzenlenen deniz hukukuna ilişkin alacaklardan kaynaklanmakta olup, davaya bakmakla görevli mahkeme, denizcilik ihtisas mahkemesidir.
6102 sayılı TTK’nun 5/2. Maddesine göre: “…Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde—- mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir…”
6762 sayılı TTK’nın 4.maddesi ve — kararının 18. maddesi ile ——–gün ve —— Mahkemesinin yargı alanı İstanbul ili mülki hudutları olarak belirlenmiştir.
——- mülki sınırları dahilinde deniz ticaret ve deniz sigortalarından kaynaklanan uyuşmazlıklarda görevlendirilmiştir.
HMK 114/1-c maddesine göre mahkemenin görevli olması davanın görülebilmesi için gerekli dava şartıdır. HMK 115/1. maddesine göre mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını yargılamanın her safhasında resen nazara almak durumundadır.
Yukarıda anılan yasal düzenlemeler ve —kararı gereğince somut uyuşmazlığın çözümünde özel mahkeme olarak denizcilik ihtisas mahkemesi sıfatıyla—görevli olduğundan; davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığından usulden reddine; dava dosyasının görevli—- Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın T.T.K. 1352/l, HMK 1,114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği göreve ilişkin dava şartı noksanlığından usulden reddine,
2-HMK.’nun 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli — Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına,
3-HMK.’nun 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.