Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/42 E. 2021/152 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/42 Esas
KARAR NO : 2021/152
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/02/2020
KARAR TARİHİ : 09/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle müvekkili şirketin davalı şirketten— şubesine ait —- nolu — keşide tarihli——- bedelli çekten doğan alacağının olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine davalı hakkında —— sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalıya yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İİK 67. Maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Dava açıldığı tarih itibariyle yazılı yargılama usulüne tabi olup, teati aşaması tamamlandıktan sonra deliller toplanmış, ön inceleme duruşmasında davanın miktar itibariyle —- altında olması sebebiyle 7251 sayılı yasanın 58. Maddesi ile TTK 4/2 maddesinde yapılan değişiklik sebebiyle basit yargılama usulüne geçilmiş belirlenen hukuki ihtilaf noktalarında bilirkişi raporu alınarak yargılama sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası, banka yazı cevapları celp edilmiş, davacı vekilince sunulan fatura suretleri diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu— dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine dava konusu çekler dayanak gösterilmek suretiyle — asıl alacak,— işlemiş faiz olmak üzere toplam — alacağın tahsili için —- tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Konunun incelenmesinin uzmanlık gerektiren yönleri olması ve davacı tarafça delil olarak ticari defterlere dayanılmış olması sebebiyle dosya mali müşavir — tevdi edilerek rapor alınmış, anılan bilirkişi tarafından sunulan –bilirkişi raporunda; davacının —–yılı ticari defterlerinin incelenmesinde takip tarihi itibariyle davalıdan — alacak talebinin yerinde olduğu, işlemiş faiz talebinin ise davalının takip öncesinde temerrüte düşürülmemiş olması sebebiyle yerinde olmadığı bildirilmiş, ayrıca davalının inceleme günü defterlerini hazır etmediği, bu nedenle incelemenin yapılamadığı bildirilmiş, söz konusu bilirkişi raporu HMK 282. Maddesi kapsamında denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında davalı tarafından davacı lehine keşide edilen çeklerin ödeme gününde ödenmemesi sebebiyle davacının söz konusu çekler dolayısı ile davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarı ile takip talebinde yazılı işlemiş faiz talebinin yerinde olup olmadığı, temerrüt başlangıç tarihi ve miktarı ile bu kapsamda itirazın iptali, icra inkar tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, icra dosyası içeriği ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan denetime elverişli rapor içeriğine göre; taraflar arasında yazılı olmayan satış sözleşmesi kapsamında ticari ilişki kurulduğu, davacının satıcı davalının ise alıcı olduğu, davacı tarafından sunulan fatura konusu malların davalıya teslim edildiğine dair herhangi bir delil sunulmamış ise de; davalının fatura muhteviyatına konu bedel miktarınca davacıya çek keşide ederek teslim ettiği, celp edilen banka yazı cevaplarında dava konusu çekin süresi içerisinde ibraz edilmediğinin bildirildiği, süresinde ibraz edilmeyerek zamanaşımına uğrayan bir çek sebebiyle kambiyo hukukundan kaynaklanan haklar yitirilse de taraflar arasında temel ilişki bulunması halinde böyle bir çeke yazılı delil başlangıcı olarak dayanılabileceği ve alacağın her türlü delille kanıtlanmasının mümkün hale geleceği, taraflar arasında temel ilişki bulunmaması halinde ise hamilin dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 Sayılı TTK’nun 730. maddesi yollaması ile 644 maddesi uyarınca keşideci aleyhine sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak talebinde bulunması mümkün olacağı, böyle bir durumda ise keşideci davalının sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamakla yükümlü olduğu, davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen süresi içerisinde yanıtlarını ve delillerini sunmaması sebebiyle satış sözleşmesi sebebiyle tahsilat için alınan çeklere konu borcun ödendiği hususunun davalı tarafça ispat edilemediği, TBK 77 maddesi uyarınca sebebin gerçekleştiği anlaşılmakla davacının istemini kısmen ispat ettiği, davacı vekili her ne kadar keşide tarihleri itibari ile faiz isteminin yerinde olduğunu beyan etmiş ise de davaya dayanak takibin kambiyo hukukuna değil temel ilişkiye dayalı olarak açıldığı, incelenen ticari defter ve kayıtlarında söz konusu çeklerin alacak kaydında görüldüğü, süresinde ibraz edilememesi sebebiyle davalının borç kaydına işlenmediği ancak davalının ticari defterlerinin sunulmamış olması sebebiyle inceleme yapılamadığından davacının temel ilişkiye dayalı alacak talebinde işlemiş faiz talep edebilmesi için davalıyı temerrüde düşürmesi gerektiği ancak bu hususta bir delil sunulmamış olması gözetildiğinde işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı kanaatine varılarak; davanın kısmen kabulü ile —- sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın asıl alacak tutarı olan — yönünden iptali ile takibin bu miktar yönünden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren alacağın %20 si oranında hesaplanan —- icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile — sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın asıl alacak tutarı olan —- yönünden iptali ile takibin bu miktar yönünden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren alacağın %20 si oranında hesaplanan 31.800,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 10.861,29 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 262,74 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.598,55 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından tarafından yapılan 317,14 TL ilk masraf, 133,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.250,64 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 935,06 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 19.055,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 7.775,94 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/02/2021