Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/390 E. 2020/514 K. 25.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/390 Esas
KARAR NO: 2020/514
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2020
KARAR TARİHİ: 25/09/2020
ahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —— tarihinde gerçekleştirilen —- ifade edilen, sermaye artışı işleminde uygulandığı üzere — ortaklık mutabakatı hükümleri tahtında davacı müvekkili——– tarihinde gerçekleşen —- konu ——— artışına ilişkin sermaye artışı işlemi ne de ———– tarihinde gerçekleştirilen genel kurulda ifade edildiği üzere ——- artışına ilişkin sermaye artışı işlemleri bakımından —– karşı sermaye borcu olmadığının tespitini, davalı — ortaklık mutabakatı uyarınca —- tarihinde gerçekleştirilen —- geçen sermaye artışı işlemi dolaysıyla müvekkili—– ad ve hesabına———- ödemekle yükümlü olduğu, ilave ödeme ihtiyacı kaldığı taktirde anılan bu sermaye borcunun, daha önce ——- tarihinde tescil olunan ————– artışına ilişkin sermaye artışı işleminde olduğu gibi tüm fer’i leriyle birlikte odaş aş tarafından davacı müvekkil —–adı ve hesabına —- ödenmesine karar verilmesini, bunlar doğrultusunda —-müvekkil—- maliki olduğu ——– hisselerinden kaynaklı haklarından yoksun bırakılmasına neden olabilecek her türlü iş veya/ve işlemlerin, alınabilecek kararların, ve özellikle de —————–yevmiye numaralı bildirimde geçen şekilde rüçhan hakkının sınırlandırılmasına, rüçhan hakkını kullanmaktan vazgeçmiş sayılmasına, artırılması ifade edilen payların ————- tarafından davacı müvekkilin toplam sermaye payının %8’den aşağıya düşmesine neden olacak şekilde diğer ortağa ya da üçüncü şahıslara kullandırılmasına, yönelik işlemlerin uygulanmasından, rüçhan hakkına malik bulunduğu payların satışa çıkarılmasından, satılmasından, ve ——— kayıtlarında bu çerçevede yapılabilecek her türlü iş ve işlemlerle, atılacak kayıtlar, yapılabilecek uygulamalardan men edilmesini, bu konuda ve kapsamda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, bu kapsamda artırılan sermaye tutarının ezici niteliği, müvekkil tarafından daha önce haksız ıskat tehdidi dolayısıyla ———– sayılı dosyasında sağladığı teminat, bu astronomik ——- tutarlı sermaye artışını karşılamaya yeterli fonun şirket iç kaynaklarında bu işlem için ayrılmış olduğu ve hazır durumda bulunduğu, yeterli fon orada durmaktayken ilaveten taraflardan aynı astronomik miktarda ———– ilaveten nakden katılım istenmesinin açıkça hakimiyetin ve hakkın kötüniyetli olarak ileri sürülmesini teşkil ettiği hususlarıyla, bu rüçhan ihtarı dolayısıyla davacı müvekkile aksiyon alması için çok kısıtlı bir süre tanınmış olduğu göz önünde bulundurularak bu defa teminatsız olarak verilmesini, — mutabakatında —– davacı müvekkil —- ad ve hesabına yapmayı üstlendiği ödemelerin taraflar arasında öncelikle——– hesaplarında takip edileceği ve oluşacak kardan karşılanacak olması, bu kapsamda yapılmış ödemelerin vadesinin ———kar dağıtımı söz konusu olmadığından henüz belli olmadığının, dolayısıyla bu tutarların henüz taraflar arasında muaccel olmadığının tespitini,——- arasında henüz muaccel olmamasına rağmen, bu konuda—————–sayılı icra dosyasından gönderilen ödeme emrinin müvekkilinin adresinde bulunmadığı, tatilde olduğu dönemde muhtara teslim edilmesi ve bu surette kesinleşmesi üzerine aslında borcu olmadığı, muaccel olmayan tutarlar için açılmış bu haksız icra takibinin, bu dosyadan ———- asıl alacak için konulan hacizler de dahil tüm iş ve işlemlerin teminatsız olarak tedbiren yürürlüğünün durdurulmasını, işbu dava sonunda borcu olmayan bu tutarlara ilişkin açılmış takibin iptalini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Dava dilekçesi davalılara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, davalı şirket genel kurulunda alınan kararlar sebebiyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti ile davacı aleyhine başlatılan icra takibine konu borçtan sorumlu olunmadığına ilişkin İİK 72/3 maddesi kapsamında açılan menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili ——— tarihli dilekçesinde davadan feragat ettiğini bildirdiği, sunmuş olduğu ek vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Her iki davalı vekilinin ayrı ayrı ——– tarihli dilekçeleri ile feragat beyanı doğrultusunda davanın reddini, yargılama giderleri ile ücreti vekalet taleplerinin olmadığını bildirdikleri görülmüştür.
HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı da hükme bağlanmış olup davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Bunun yanında davacı tarafından davalılar aleyhine ————— sayılı dosyası üzerinden talep edilen ihtiyati tedbir isteminin anılan mahkemece kabulüne ilişkin karara davalılar tarafından itiraz edilmesi sebebiyle açılan duruşmada tedbir istemine konu hususlar hakkında esas davanın mahkememizde açıldığı ve tedbire itirazın mahkememizce değerlendirilmesi gerekçesiyle mahkememize gönderilen —————- sayılı dosyasından verilen kararın davacı tarafından kaldırılması talep edildiği görülmekle taraf egemenliği ilkesi de gözetilerek anılan dosyada verilen kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Yapılan itiraz üzerine açılan duruşmada mahkememiz dosyasının esas dava olması sebebiyle itiraza ilişkin karar verilmek üzere mahkememize gönderilen ———— sayılı dosyasından verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40 TL harcın, peşin olarak alınan 265.090,62 TL’den mahsubu ile bakiye 265.036,22 TL harcın davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Talep edilmediği belirtildiğinden taraflar leh ve aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yokluklarında gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ———–Mahkemeleri İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 25/09/2020