Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/333 E. 2022/281 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/333 Esas
KARAR NO : 2022/281

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/08/2020
KARAR TARİHİ : 05/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; davalı —– idaresindeyken müvekkilinin —- plakalı ve —– sigortalı —— hasarlı trafik kazasına karıştığını, trafik kazası sonucu müvekkili şirket tarafından yaptırılan —–maddi hasar bedeli olan— ödendiğini, yapılan ödeme ile müvekkili şirket sigortalısının haklarına TTK m. 1472 hükmü uyarınca müvekkil şirketin ödediği tazminat miktarı kadar sigortalısının haklarına halef olduğundan davalıya rücu hakkı doğduğunu, kaza sonrası tanzim edilen Trafik Kazası Tespit Tutanağı uyarınca davalının % 100 kusurlu olduğu tespit edilmiş olup davalının sorumluluğu nedeniyle—–miktarının ödenmesi için başvurulduğunu, davalının—– tutarındaki tazminattan sorumluluğu doğduğunu, müvekkilinin alacağının tahsilinin temini için—– Takibine başlandığını, ancak borçlunun borca itiraz ederek hakkındaki takibi durdurduğunu beyan ile, fazlaya dair diğer tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, icra takibine haksız itirazın iptali ile takibin devamını, haksız ve kötü niyetli itiraz sebebiyle davalıların %20’tan aşağı olmamak üzere İcra İnkâr tazminatına mahküm edilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini, vekâleten arz ve talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle;—— devreye girerek sorumluluğunun doğabilmesi için—- kazaya kusuruyla sebebiyet vermesi gerektiğini, —— meyda’nâ gelen trafik kazasında —–aracın kusuru bulunmadığından ——-sorumluluğu bulunmadıüğını, kusurun ve kusur oranının tespiti gerektiğini, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte: kazanın meydana gelmesinde—- plakalı araç sürücüsünün varsa kusurunun, kusur oranının, hasar tutarının bilirkişi ———— şirketinin ve gerekse bu şirket adına hareket eden——- dışında herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davacının % 20 icra inkar tazminatı İsteminin reddi gerektiğini, davacının avans taizi isteminin reddi gerektiğini beyan ile, davacının müvekkili aleyhine açtığı haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, icra takibine itirazın haklı olması ve ayrıca icra takibine konu asıl alacağın likid olmamasından dolayı davacının %20 icra inkar tazminatının reddini, —– yapılan takipten dolayı davacının % 20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, davacının tüm taleplerinin reddini, tüm yargılama giderlerinin ücreti vekalet ile birlikte davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle,—– sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
İtirazın iptali istemine konu,—- esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde;—- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının—– alacak ve asıl alacağa işlemiş faizin tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçlu şirkete 23/06/2020 tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından 24/06/2020 tarihli borca ve fer’ilerine yönelik itiraz dilekçesi sunulduğu, dilekçenin davacı tarafa tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı, davanın——— asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın davacı şirketin kasko poliçesi kapsamında sigortalı olan— ——– plakalı aracın karışmış olduğu 24/07/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, dava dışı şirkete ait aracın sürücüsü ile davalı şirkete ait aracın sürücüsü ve varsa üçüncü kişilerin kusur oranları, davacının sigortalısına ait araçta iddia olunun hasarın oluşup oluşmadığı, davacının sigortalısına ödediği hasar miktarının davalıya rücu etmesinde yasal koşulların oluşup oluşmadığı, davalının bu hasardan sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise hangi miktarda ve ne şekilde sorumlu olduğu, uyuşmazlığın bu hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosyanın —— tevdi edilerek rapor düzenlenmesinin istenildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 22/11/2021 tarihli raporda özetle; mevcut dosya kapsamına göre yapılan değerlendirmesi sonucu; 24/07/2019 tarihinde meydana gelen olayda dava konusu araç sürücüsü ——plakalı araç sürücüsü) —– %50 (Yüzde elli) oranında eşdeğer kusurlu olduğu, dosya kapsamındaki mevcut tespitler, her iki sürücünün de beyanında —— harekete geçtiklerini belirttikleri hususu da dikkate alındığında; mevcut dosya kapsamına göre hangi aracın —- kavşağa girdiği konusunda net bir kanaate varılamamış olup, —- sürücünün kendi adına ayrı ayrı eşdeğer oranda(150) kusurlu olabileceği değerlendirilmiş olup, fiziki dosya kapsamında bulunan davacı — dava konusu —- plaka sayılı araç sürücüsünün kusur durumunun —– araç sürücüsünün kusur durumunun %50 olduğunun belirtildiği—— Kaza—– durumuna tarafımca uyulduğu, —– tarihinde meydana gelen kaza sonucu, olaya ait dosya kapsamındaki ekspertiz raporu-beyanlar ve olay yeri-hasar fotoğraflarındaki araçların konumları hasar durumları dikkate alındığında, —- meydana gelen hasar ile uyumlu olduğu, hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğu, söz konusu aracın toplam hasar tutarının (KDV dahil) 4.536,85 TL olabileceği, sürücünün kusuruna isabet eden tutarın (%50) 4.536,85 TL x %50 kusur oranı – 2.268,425TL olabileceği, davacı Sigorta tarafından sunulan aracın onarımı ile ilgili —ve onarımı yapan firmaya olmak üzere toplam 4.536,85 TL tutarlı 4 adet ödeme dekont fotokopisi bulunduğu, davalı tarafça ödenecek hasar tutarının sürücünün %50 kusur oranına göre 2.268,425TL olabileceğine dair rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan tüm deliller ve mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; mevcut delil durumuna göre hangi aracın —- kavşağa girdiği konusunda net bir kanaate varılamamış olduğundan her bir sürücünün kendi adına ayrı ayrı eşdeğer oranda kusurlu olabileceği değerlendirilmiş ve davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
-Davalının—- sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 2.268,425- TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faizi üzerinden devamına , fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak yargılamayı gerektirmekle yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 154,95-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 77,48-TL harcın mahsubu ile bakiye 77,47‬-TL’in davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 77,48-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-TTK 56/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca —– davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre 1.254-TL den 627‬,00-TL nin davalı tarafından tahsili ile hazineye irat kaydına, kalan 627,00-TL nin davacı tarafından tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 39,10-TL tebligat ve müzekkere gideri, 800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 893,50-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 446,75‬-TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.268,42-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.268,42-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi..