Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/289 E. 2022/137 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/289 Esas
KARAR NO : 2022/137

DAVA : Tazminat (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/07/2020
KARAR TARİHİ : 23/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İSTEM:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili—– anılan ——- olduğunu, —–kapaklarında gerçekleştirilmesi gerekli bakım ve onarım faaliyetlerinin tespiti için görevlendirilen davalı tarafından kusurlu biçimde tespit edilmeyen ayıp sebebiyle müvekkilinin uğradığı—- tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar — bankalarınca uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ve her türlü yargılama masrafları ile birlikte davalılardan alınmasını talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle; —– hiçbir zaman davacı şirket ile hukuki ilişki kurmadığını, davacı şirkete hiçbir zaman —– kullanıldığını, davacı tarafından —–edilmesinin üzerinden yaklaşık——–kapaklarına — ettiğini, davacı——- hiçbir zaman sözleşmesel ilişkiye girmediğini, ancak talep edilen hizmetler “—–” ilişkin olmadığını, müvekkili şirketler, davacı—– çerçevesinde tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, müvekkil şirketlerimiz, şirketin davacı tarafından talep edilen hususlara ilişkin tespitlerini sadece raporlama yükümlülüğünün olduğunu ve bu edimini düzenlediği raporları ile yerine getirdiğini, tespit edilen eksikliğin ya da herhangi bir olumsuz durumun tamiri, bakım-onarımı veya tadilatını yaptırmak veya yaptırmamak davacının takdir ve — olduğunu, davaya konu meydana gelen 1 numaralı —arızaya ilişkin— itibaren talep edilen her türlü konuda davacıya bilgi, belge ve destek verildiğini, herhangi bir dönemde müvekkillere karşı bir ayıp ya da kusur atfedilmediğini, hatta bu süreçte müvekkili şirket tarafından düzenlenen faturaların ödendiğini, davaya konu —– ayrılması —- bulduğu yaklaşık 1,5 aylık süreçte gerçekleştirildiğini,—- davacı tarafından hiçbir zaman bahse konu arızanın davalı şirketlerden kaynakladığına dair ihbarın yapılmadığını, ayrıca müvekkili şirketten her türlü hizmet alınmaya devam edildiğini belirterek, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GERÇEKÇE:
Dava, davacının —-olduğu —-bakım ve onarım işlerinin anlaşma üzerine davalı tarafından yerine getirildiği seyir sırasında ambar kapağında daha önce tespit edilemeyen hasar nedeniyle uğranılan zararın tespiti ile tahsili talebidir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun, görev hususunu düzenleyen 5. maddesinin ikinci fıkrasında ” Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4. madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde — mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan — ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.” hükmü getirilmiştir.
—– sayılı kararı ile— faaliyete geçtiği anlaşılmaktadır.
— kararında — İhtisas Mahkemesi kurulmayan yerlerde, ticaret mahkemesi bulunması halinde bu mahkemenin, ticaret mahkemesi bulunmayan yerlerde — numaralı asliye hukuk mahkemesinin görevli olacağı hususu karar altına alınmıştır. Deniz alacağı hususunda, 6102 sayılı TTK’nın 1352/1. maddesinde “Deniz alacağı; aşağıda sayılan hususların birinden veya birkaçından doğan istem anlamına gelir: ” ve aynı maddenin — bendinde — onarımı, donatılması ya da—-niteliğinde değişiklik yapılması.” hükümleri mevcuttur. —
Somut olayda; taraflar arasındaki ihtilaf, TTK’nun 1352/1-m bendi uyarınca davacının — olduğu –, davalı tarafından yapılan bakım ve — nedeniyle zararın tespiti ve tahsili olduğu ve — olarak nitelendirildiği anlaşılmakla;–İhtisas Mahkemesi görevli olduğundan mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK 114/1 – c ve 115/2 maddeleri gereği dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Görevli ve yetkili mahkemenin— olduğuna,
4-6100 sayılı HMK’nın 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakiben iki hafta içinde talep halinde dava dosyasının yetkili ve görevli mahkeme olan — gönderilmesine, aksi halde aynı madde gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına ( ihtarat yapıldı)
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.