Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/254 E. 2022/824 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/254 Esas
KARAR NO : 2022/824

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/07/2020
KARAR TARİHİ : 18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; müvekkil Şirket tarafından—davalıya ait, dava dilekçemiz ve delil listemiz ekinde sunulan listede belirtilen —- plakalı araç ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla— dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emri, davalıya tebliğ edilmiştir. Borçlu, alacağın zamanaşımına uğradığını, müvekkil şirkete borcu olmadığını öne sürmek suretiyle borcun tamamına itiraz ettiği, itiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu dava ikame edilmektedir. Yapılan itiraz haksız ve yersiz olup itirazın iptali gerektiği, davalı takipte, müvekkil şirkete herhangi bir borcu bulunmadığı iddiası ile asıl alacağa ve ferileri bakımından takibe itiraz ettiğini beyan etmiş ve takibi durdurmuştur. Bu doğrultuda ihlalli geçiş vakıasına itiraz etmemiş olduğu, bu nedenle, Müvekkil Şirket yasal olarak —- bilgilerine ceza muaccel hale gelmeden erişememekte ve dolayısıyla bu süre içerisinde borçlulara herhangi bir bildirim yapamadığı, zira Müvekkil Şirket yine zorunlu olmamasına rağmen, —- temin ettikten sonra fakat icra takibi başlatılmadan önce, ihlalli geçiş yapan araçların ——- İhtarnamesi” göndererek geçiş ücreti ve ceza tutarının ödenmesini talep ettiği, yukarıda belirtilen sebepler ve mahkemece resen dikkate alınacak nedenlerle; yapılacak yargılama neticesinde davalının —- sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına, borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin Davalı üzerinde bırakılmasına ve lehimize vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğu, huzurdaki uyuşmazlıkta, sigortalının kazanın oluşumunda kusurlu olduğunu tevsik eden herhangi bir bilgi ve belge mevcut değildir. olay incelendiğinde sigortalının kusurunun bulunmadığı müşahede edildiği, bu nedenle karşı yana herhangi bir hasar tazminatı ödenmemesi gerektiği izahtan varestedir. kusura ilişkin itirazlarımızın kabul edilmemesi halinde, kabul anlamına gelmemek kaydıyla dosyanın kusur bilirkişisine tevdi edilmesine karar verilmesini talep ettiği, öncelikle, mükerrer ödeme ve sebepsiz zenginleşmenin engellenmesi için konu kaza nedeniyle sigortalı veya —- tarafından zarar görene bakiye ödeme yapılıp yapılmadığı hususunun tespitini talep ettiği, kabul anlamına gelmemek kaydıyla somut uyuşmazlıkta, dosyaya ödeme ve onarıma ilişkin de herhangi bir fatura sunulmamıştır. türk medeni kanunu’nun 6. maddesine göre; “kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” bu noktada karşı yandan aracın onarılıp onarılmadığı konusunda bilgi sorulmasını, aracın onarılması halinde onarıma ilişkin fatura ve diğer belgelerin dosyaya sunulmasının istenmesini talep ettiği, poliçe teminatı dışındaki ekspertiz masrafı ve sair masraf talebine yönelik beyanlarımız yokluğumuzda tanzim ettirilen ekspertiz raporu için istenen tespit gideri poliçe kapsamında karşılanabilecek bir meblağ niteliğinde değildir. kaldı ki, karşı taraf ekspertiz raporu aldırmasına karşın bu rapordaki meblağa dayanarak davasını açmadığının belirtildiği, buna göre, davacının başvuru aşamasında tek taraflı olarak düzenletip dosyaya sunduğu tespit raporunun kabulü mümkün olmadığı, dolayısıyla, —- gereği kullanılması mümkün olmayan eksper raporu için ödenen ücretin de “— olarak değerlendirilemeyeceği ortadadır. davacının bu raporu aldırmak için yaptığı giderden müvekkil sigorta şirketinin sorumlu tutulmaması gerektiği, talep belirli halde olmasına karşın belirsiz alacak davası nevinde ikame edilen davanın usulden reddine, sigortalı aracın kazanın oluşumunda kusuru bulunmadığından davanın reddine, aksi halde kusur tespitinde bulunulmasına, talebin cevap dilekçemizde belirttiğimiz ve re’sen gözetilecek nedenlerle esastan reddine, davacının zararın müşterek sorumlularından ödeme alıp almadığının sorulmasına, ret taleplerimizin kabul edilmemesi halinde; kabul anlamına gelmemek kaydı ile davaya konu talepler yönünden yukarıda belirttiğimiz gibi bilirkişi incelemesi yapılmasına ve tarafların kusur durumu ile bakiye teminat limiti gözetilerek hüküm kurulmasına, talebin kabulü halinde, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Davacı tarafından ——– sebebiyle ödenmeyen geçiş ücretleri ile cezanın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. maddesi gereği iptali talebine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlığın, taraflar arasında davacının hizmet ve yükümlülüklerini üstlendiği ——- plaka sayılı —— ödemeksizin söz konusu hizmetten faydalanması sebebiyle başlatılan takip tarihi itibariyle davacının davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarı, ceza ile ilgili davacının talebinin haklı olup olmadığı, bu kapsamda itirazın iptali ve icra inkar tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı ve dava tarihi itibariyle haklılığa ilişkin olarak yargılama giderlerinden davalının sorumlu olup olmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edilmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış,——– sayılı İcra Dosyası —- üzerinden celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş,—-,——– —— kayıtları celp edilmiş ve dava sonuçlandırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı davacı vekili tarafından sunulan deliller, ihlali geçişe —-, —— müzekkere cevabı tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde, davalı —— geçiş tarihlerinde ait olan aracın davacı —- — yaptığı, davacının talep etmiş olduğu—- geçiş ücretlerinin —- aracın sınıfı geçiş yeri dikkate alındığında uyumlu olduğu, yapılan sorgulamada davalı şirketin —- hesabının bulunmadığı anlaşılmış olup davacının davalı şirketten takipte belirtilen miktarda alacağı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ İLE;
-Davalının ——–esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 179,92-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 125,52-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 54,40-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri —- davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 47,05‬-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 101,45-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- 13/2 maddesindeki esaslara göre belirlenen 2.634,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.