Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/206 E. 2021/966 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/206 Esas
KARAR NO: 2021/966
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 19.06.2020
KARAR TARİHİ: 26.10.2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının sigortalısı —- ait sürücüsü —plakalı araç, maliki —- sürücüsü — sevk ve idaresindeki —– plaka sayılı araç ile —-maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, kaza sonucu —– plaka sayılı araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı alacağı araç sahibi —- temlik edildiği, davaya konu araçta —- hasar meydana geldiği, davacı davalıya —— tarihinde ihtarname gönderdiği, ancak ihtarnameye cevap verilmememiş olup herhangi bir ödeme de yapılmadığını, açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı——-kaza sebebiyle oluşan hasar için şimdilik —, değer kaybı için şimdilik —- ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava ettiği görüldü.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından dosyaya sunulan temliğin geçersiz olduğu, dava konusu kazada aracı hasarlanan ve maddi olarak zarara uğrayan —- plakalı aracın maliki olduğu, bu nedenle dava açma konusunda menfaati olan kişinin dava dışı —– olduğu, davacının dava açma konusunda menfaati ve dolayısıyla husumet ehliyeti olmadığı, bu nedenle davanın reddi gerektiği, temliknamenin geçerli olduğunun saptanması için —– davanın ihbar edilmesi gerektiği, dava şartı yokluğu sebebiyle, davanın usulden reddi gerektiği, başvuru şartının yerine getirilmiş kabul edilebilmesi için; gerekli belgelerin tamamının sigorta şirketine ibraz edilmesi ve ödeme süresi dolmasına rağmen ödeme yapılmamış olması gerektiği, davacı, dava açma öncesinde —– belirtilen belge ve bilgileri ibraz etmemiş olması nedeniyle de geçerli bir başvurudan söz edilemeyeceğini, dolayısıyla, sigorta kuruluşu aleyhine doğrudan doğruya dava yoluna gitme haklarının bulunmadığı, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte davalı şirket ancak sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu tutulabileceği, davalı meydana gelen trafik kazası sebebiyle sigortalı araç sürücüsünün kusurunu ispat etmek zorunda olduğu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmaması sebebiyle davanın reddini talep ettiklerini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla davalı şirket faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğu, bu sebeple davacı tarafından sürülen tazminat miktarının kabul edilebilir olmadığını ve başvuru konusu taleplerin kabul edilemeyeceğini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, davalı şirketin sorumluluğu poliçe limiti olan —– sınırlı olduğu, başvurunun kabülü anlamına gelmemekle birlikte davalı şirketin faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorum olacağını, açıklanan nedenlerle; davacının davasının ispatı halinde; davalı şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, garame hususunun nazara alınmasına, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep ettikleri görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, davacının davaya konu poliçe ve hasarla ilgili alacağı temlik aldığı araç malikinin aracında trafik kazası sonrasında meydana gelen hasar onarım bedeli ve değer kaybının davalı şirketin —- kapsamında sorumluluğu nedeniyle temerrüt faiziyle birlikte tazmini istemine ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Dosyada mevcut — tarihli yazılı temlik sözleşmesinden — plakalı araçta meydana gelen hasar onarım bedeli alacağı, değer kaybı alacağı ve ekspertiz hizmet bedelleri alacağının araç sahibi — tarafından davacı —- temlik edildiği anlaşılmıştır.
Hasar dosyası ve poliçe ile malik kayıtları celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan ekspertiz raporu ve kaza tutanağı suretleri incelenmiştir.
— yazılan müzekkere cevabı ile — plaka sayılı aracın tescil bilgilerinin gönderildiği, aracın dava dışı—–adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
— bilirkişi tarafından mahkememize gönderilen — tarihli raporda özetle; Kusur yönünden değerlendirme:— plakalı araç sürücüsü —— gerekli trafik özen ve dikkati göstermediği, seyrini kendi yol bölümünü takiben sürdürmediği, gece bahse konu alanda karşı yön şeridinde gelen araçların hız ile mesafelerini dikkate almadan önünde giden aracı sollamak amacı ile karşı yön şeridine kontrolsüz girdiği, daha sonrada karşı yön şeridinde nizami olarak seyretmekte ve kendisine doğru gelmekte olan araçtan kaçmak için sağ şeride doğru kaçmak içim sağ şeritle nizami olarak seyreden —plakalı araca çarptığı, sürücü—- maddelerinde açıklanan kusurları işlediği, kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 oranında kusurlu olduğu, —- plakalı otomobilin sürücüsü —- kendi yol bölümünü takiben nizami olarak seyri sırasında, yolda aynı istikamette arkasında seyreden —- aracın kendisini sollamak amacı ile karşı yön şeridine kontrolsüz girmesi ve daha sonrada karşı yön şeridinden gelen araçtan kaçmak için tekrar sağ şeride dönmek istemesi ve bu esnada kendi aracına çarpmasında herhangi bir önlem alamayacağı, atfı kabil kusurunun olmadığı, davacının zarar miktarının, aracın hasarlı hali ile kendi uhdesinde kalması halinde, — olduğu,— plakalı araç, —— tarihleri arasında —- altında olduğu, araç başına maddi tazminat limiti —–olduğu, hasar tazminatından maddi tazminat limit oranında sorumlu olduğu, davacının davalıdan talep edebileceği tazminat miktarının — olduğu, temerrüt tarihinin ihtarname tarihi —–olduğu, faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretinin mahkemenin takdirleri içinde kaldığı, görüş ve kanaatlerini bildirir rapor sunduğu görüldü.
Davacı vekili tarafından gönderilen —– tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde talep miktarını, dosyada toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda arttırmak suretiyle ve yine bakiye ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak;—- alacak talebini bilirkişi raporu doğrultusunda,—– —– ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminine şeklinde taleplerini arttırdıklarına yönelik ıslah ettikleri, dilekçenin davalıya ıslah edildiği görüldü.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan rapor birlikte değerlendirildiğinde, davalı sigorta şirketinin —— plaka sayılı aracın —— düzenlemiş olup, trafik kazasının poliçenin geçerlilik tarihi içinde meydana geldiği, alınan bilirkişi raporunda kusura, hasar bedeline ve değer kaybına ilişkin yapılan tespitlerinin yerinde olduğu, aracın onarım bedelinin araç rayiç değerini aştığından aracın perte ayrılmasının uygun ve ekonomik olacağının değerlendirildiği, zira aracın rayiç bedelinin —-aracın sovtaj değerinin —- bandında olduğu, bu durumda aracın onarılmasının uygun olmadığı, —- plakalı aracın —– altında olduğu, araç başına maddi tazminat limiti —–olduğu, hasar tazminatından maddi tazminat limit oranında sorumlu olduğu, davacının davalıdan talep edebileceği tazminat miktarının azami poliçe limitinde olacağı değerlendirilerek bu bedel üzerinden davanın kabulüne karar verilmiş olup davanın niteliği gereği temerrütün sigorta şirketine başvurunun tebliğinden itibaren — iş günü olup, dosya kapsamında davacı tarafça yapılan başvurunun —- tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmakla temerrütün —– tarihinde oluştuğu, davalı tarafından sigortalanan aracın ticari nitelikte olduğu göz önünde alındığında icari işlerde uygulanan en yüksel temerrüd faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
—maddi tazminatın hasarlı aracın trafikten çekme belgesiyle ve üzerindeki takyidatlardan —- olarak davalı sigortacıya teslimi kaydıyla — tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan en yüksel temerrüd faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
2-Karar harcı —- davacı tarafça peşin olarak yatırılan —harcın ve — ıslah harcı olmak üzere toplam — harcın mahsubu ile bakiye — harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan — peşin harcın ve—– ıslah harcı olmak üzere toplam — harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4—- arabuluculuk ücreti— davalı tarafından tahsili ile hazineye irat kaydına,
—— tarafından karşılanan —- arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazine adına gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 112‬,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 966,40-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.850,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ——–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.26.10.2021