Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/202 E. 2022/257 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/202 Esas
KARAR NO: 2022/257 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/06/2020
KARAR TARİHİ: 24/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili —- havale tarihli dava dilekçesinde özetle: Davacının —-, araçların —- ettiğini, davalının borçluya ait araçların bakım onarım ve tamir işlerini yaptığını, davalı şirket tarafından davalıya ve davalı çalışanlarına teslim edilmiş olmasına rağmen bu işler tarafından yapılan bedellerin davalı tarafından ödenmediğini, davalının cari hesapta bulunan alacağın bir kısmını tahsili için —– sayılı dosyası ile açılan icra takibine haksız yere itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu, davalının itirazı sonucu dava şartı arabuluculuk yoluna başvurulduğunu,—- dosya numarası ile anlaşma sağlanamadığını, davalı borçlu tarafından davacıya cari hesap borçlarına karşılık —— bedelli çekler keşide edilip davacıya teslim edildiğini ancak davacı davalı borçlunun iş bu çek bedellerini ödeyeceği inancıyla söz konusu çekleri yazdırmamış olduğundan dolayı, iş bu çek bedellerine dayanarak davalı şirket ve yetkilisi —-aleyhine ilamsız icra yoluyla —- dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bu takip dosyasına da itiraz edildiğini ve bu takip dosyası içinde ayrıca bir dava açılacağını, davalı borçlunun davacıya cari hesaba dayalı— borcu bulunduğunu, arz ve izah edilen nedenler ile her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile davalının ——dosyasında icra takibine yönelik itirazın iptalini ve takibin devamını, davalının alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmişlerdir.
SAVUNMA :
Davalı vekili —– tarihli cevap dilekçesi özetle: Davacının dava dilekçesi ile her ne kadar davalı şirketten alacaklı olduğunu iddia etse bile iş bu iddiasını yazılı belge sunmadığını, davacının belge olarak cari hesap ekstresi sunduğunu, iş bu cari hesap ekstresinde yer alan faturalar incelendiğinde söz konusu faturalarda davalı şirketin imzası olmadığı gibi, faturada yazılı malların davacıya teslim edildiğini veya hizmetin verildiğini gösteren herhangi bir belge sunulmadığını, dava konusu alacağın hem miktar hem de nitelik itibari ile yazılı belge ile ispatlanmayı gerektirdiğini, ancak davacının hiçbir yazılı belge sunamadığı için iddiasını ispat edemediğinden huzurdaki davanın reddini ve yargılama masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. maddesi gereği iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında davalıya ait araçların tamir ve bakım işleri sebebiyle ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturanın gönderildiğini, davalının faturaları ödemediğini, fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış,—– İcra dosyası celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, —– davaya konu çek konçanı ve çek hesabı hakkında bilgi içerir evrak celp edilerek dosya arasına alınmış,— davacı ve davalının — kayıtları celp edilmiş, —- davalı şirkette çalışan işçilerin bilgileri celp edilerek dosya arasına alınmış, — havale tarihli bilirkişi raporu alınmış — tarihli bilirkişi raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
— tarihli bilirkişi raporunda özetle; — tavsif ve nihai karar tamamıyla —- ait olmak üzere, dava dosyasına sunulu belgeler ile davacı Ve davalı şirketin ticari defter kayıtları üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda detayları yukarıda açıklandığı üzere; Davacı şirket tarafından ibraz edilen —- yıllarına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ancak defter kayıtlarının birbiri doğrulamadığı, ticari defterlerinin Kayıt nizamı bakımından uygun UYGUN OLMADIĞI davacı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri — takdirinde olduğu, Davalı tarafından ibraz edilen —-yıllarına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, ticari defterlerinin — bakımından uygun olduğu davalı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri Sayın Mahkemeniz takdirinde olduğu, Tarafların Ticari Defterlerine Göre; Tarafların tacir olduğu ve taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, Davacı şirket tarafından davalıya ait araçların bakım onarım ve tamir işlerine ilişkin hizmet verildiği, iş bu hizmete ait düzenlenen faturalar davanın taraflarının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve —-bildirildiği, Huzurdaki davada, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının esas alınmasının gerektiği neticesinde takip tarihi itibariyle davacı şirketin huzurdaki davada, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının esas alınmasının gerektiği neticesinde Takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten kaydi — alacaklı olduğu, davalı şirket usulünce temerrüde düşürülmediğinden takip öncesi faizi isteyemeyeceği,…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur —-
İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran —- taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Faturanın delil olarak kullanılabilmesi için taraflar arasında sözleşmenin bulunması gerekir. Fatura sözleşmenin ifası yönelik belge hükmündedir. Sözleşmenin kurulmasına yönelik fatura ispat kulfeti açısından sonuç dogurmaz. Taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunun ispat kulfeti davacı taraftadır. Davacı sözleşmenin bulduğunu ve faturaya konu malın davalıya teslim edildiğini ispat etmesi gerekir. Taraflar arasında sözleşme iliskisi yoksa fatura ispat külfeti açısından sonuç dogurmaz. Ayrıca faturanın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği davacı tarafca ispatlanması gerekir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları ile—–üzerinde yapılan bilirkişi incelmesi sonucunda, davacı tarafça talep edilen cari hesap alacağının davacı ve davalı ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca tarafların—- üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde, dosyaya konu alacağın davalı tarafından — bildirildiği anlaşılmaktadır. Başka bir deyişle davalı, davacı tarafça talep edilen—— cari hesap alacağına ilişkin hizmeti kabul edip —- bildirdiği anlaşılmaktadır. O halde davalı, beyanname vermekle cari hesaba konu hizmet/malları teslim aldığının ve teslim aldığı malların/hizmetin de bedelini ödemekle yükümlü olduğunun kabulü gerekir. —–
Hemen belirtmek gerekir ki, her ne kadar davacı ticari defter ve kayıtları usulüne uygun tutulmamış olması sebebiyle davalı lehine delil kabiliyeti bulunmamakta ise de, HMK 222/4 maddesi ve davalı tarafından dava konusu alacağın ticari defter ve kayıtlarına işlenmesi,—– bildirmesi sebebiyle davacının cari hesaba konu hizmeti verdiğinin kabulü gerekir. Ancak davacı ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olmaması sebebiyle davalı ticari defter ve kayıtlarının esas alınması gerekmekte olup, aksi yöndeki tespit ve taleplerin yerinde olmadığı nazara alınarak itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının, bilirkişi raporu ile tespit edilen miktar yönünden davalı ile arasındaki ticari ilişkiyi ve alacağını yöntemince ispat ettiği, —- tarihli bilirkişi raporunun denetime elverişli hüküm kurmaya yeterli olduğu ve hükme esas alındığı, davalı tarafça dosyaya konu borcun sona erdiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve delilin sunulmadığı , davalı temerrüde düşürülmediğinden davacının işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmış, davanın kısmen kabulüne, davalının — esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, —- asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır.—–Dosyaya konu alacağın cari hesap ilişkisi/faturaya dayanması sebebiyle alacağın likit ve davalının haksız olduğu anlaşıldığından, hükmedilen asıl alacak miktarı —– üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-Davalının—- sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile, —- asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin DEVAMINA,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 6.117,75-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.172,09-TL harç ile icra veznesine yatırılan 899,23-TL peşin mahsubu ile bakiye 3.046,43-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 2.172,09-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 7,80 -TL vekalet harcı, 71,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.633,70-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 813,54- TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan 820,16 TL tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin haklılık oranına göre 657,33 -TL’sinin davalıdan, kalan 644,67-TL tutarın davacı taraftan tahsili ile alınarak hazineye irat kaydına,
8-Davanın kabul edilen kısmı için davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13. maddesindeki esaslara göre belirlenen 12.442,62-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davanın reddedilen kısmı için davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/3 maddesindeki esaslara göre belirlenen 12.442,62-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/03/2022