Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/127 E. 2022/372 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/127 Esas
KARAR NO : 2022/372

DAVA : İstirdat (Kambiyo Senedinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 19.03.2020
KARAR TARİHİ : 26.04.2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Kambiyo Senedinden Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının; keşidecisi—— seri numaral——– bedelli çeki, keşideci ile arasındaki ilişki sebebiyle almış bulunduğunu, mezkur çekin davacının iradesi dışında olduğunu ve bulunduğu yerden kaybolduğunu, çekin tedavüle girmesinden ve bu nedenle telafisi güç ve imkansız zararların doğmasından endişe edildiğini, bu sebepten ötürü söz konusu çeklerin iptalini sağlamak için —– ——— numaralı dosyası ile kıymetli evrakın iptali davası açıldığını, dosya kapsamında telafisi mümkün olmayan zararların önlenmesi amacıyla mezkur mahkemenin ödemekten men kararı verdiğini, kıymetli evrakın ziyai nedeniyle hasımsız açılan dosya kapsamında 31.10.2019 tarihinde davaya konu olan çekin … tarafından muhatap bankaya ibraz edildiğinin ortaya çıktığını, iş bu sebeple —— Esas numaralı dosyası,—– neticesinde iş bu istirdat davasını açma mecburiyeti hasıl olduğunu, öncelikle davacı …, keşideci —–seri numaralı—— çeki, keşideci ile arasındaki ilişki sebebiyle almış bulunduğunu, sonrasında davacının elinde bulunan çek, çekin bulunduğu yerden iradesi dışında kaybolduğunu, davacı mezkur çeki yeterli bir süre aradıktan sonra çekin bulunduğu yerden çalındığını anladığını ve iş bu sebeple ———— numaralı dosyası kapsamında kıymetli evrakın iptali davası açıldığını, söz konusu mahkemece ciddi bir tehlike ve telafisi mümkün olmayan bir zararın doğma şüphesiyle “çeki ödeme yasağı” kararı verildiğini, bu noktada —————- numaralı dosyası kapsamında iyiniyetli 3. kişi hamil olduğu iddiasıyla … ciro yoluyla aldığı çeki muhatap bankaya ibraz ettiğini,—– olarak düzenlenen çekin devri ve bu devrin sonuçları ciroya ilişkin hükümler çerçevesinde olduğunu, geçerli bir devirden söz etmek için cironun yanı sıra çekin tesliminin zorunlu olduğunu, bu noktada çekin devri ciro ve teslime bağlı————- İsimli şahsların iyiniyetli meşru hamil olabilmesi için, davaya konu çeki geçerli bir ciro ve ticari ilişki ile teslim ve devralmış olması gerektiğini, bu noktada mahkemeye mezkur çekin tarafımızdan davalılara devredilmediğini, ve davalılar ile davacılar arasında hiç bir ticari ilişki bulunmadığını, bu sebeple söz konusu durumun bahse konu çekin ya adı geçen taraflar tarafından çalındığını, ya da bulunup ciro etmek sureti ile tedavüle arz edildiğini, zira taraflarından herhangi bir devir işlemi gerçekleştirilmediğini, bu noktada söz konusu kişi/kişilere karşı cezai dava haklarını saklı tutarak, bahse konu çekin bir an önce taraflarına iadesi için huzurdaki davayı ikame etme zarureti doğduğunu, bahsedilen sebepler ve mahkemenin re’ sen takdir edeceği gerekçelerle;—— çekin taraflarına iadesini, yargılama giderleri ve ——karşı yana tahmiline, karar verilmesini talep ve dava ettikleri görüldü.
SAVUNMA :
Davalı taraflara usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak süresinde cevap dilekçesi sunmadıkları anlaşılmıştır. Davalı …—— tarihli celsede ” —————— bana. Bu kez de onu aradım. Benden iki gün ödeme için süre istediler. Ancak ödeme olmadı. Bundan——-” Davacı—— olmadığını söylüyor. Ancak dava konusu çekten önce kendi şahsi ————çekini bize verdi. O çek ödenmedi. Ona istinaden dava konusu çeki getirdi. Bu çeke de tedbir koydurmuşlar. Biz de daha önceden verilen çeki icraya koyduk. Yakalama kararı çıkarttık. Davacıya şu anda hiçbir şekilde ulaşamıyoruz. Arıyoruz telefonu açmıyor. Bu hususta tanığım da vardır. Tanığım ——-yönünde beyanda bulunduğu görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, çekin istirdatı istemine ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, dava konusu çeke ilişkin banka kayıtları —– esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
Davaya konu çekin incelenmesinde, muhatabının ———— keşidecisinin dava dışı ——— lehtarının davacı .———– cirantanın sırasıyla davacı ——- davalı ———— hamilinin davalı … olduğu görülmüştür.
—— sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından hasımsız olarak davamıza konu ———-çekin zayi olduğu iddia edilerek çekin iptaline ilişkin açılan dava olduğu, yargılama neticesinde çekin bankaya ibraz eden son hamilin dosyamız davalısı … olduğunun anlaşılması üzerine davacı tarafa istirdat davası açması için süre verildiği ve davacı tarafından da mahkememizde son hamil davalı … ile bir önceki ciranta davalı …———– aleyhine dava açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, az yukarıda açıklandığı üzere davanın niteliği çekin istirdatı istemine ilişkindir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmünü haiz olup anılan kanunî hüküm bağlamında iyi niyetli hamilin hak sahibi olmayan kimselerden elde ettiği kazanımlar korunmaktadır. Bu kapsamda bir kimsenin muntazam ———- kendisine ancak şekli anlamda —— kazandıracak olup maddi hukuk anlamında hak sahipliğinin mevcudiyeti için devralanın çeki iktisabında kötü niyetinin yahut ağır kusurunun bulunmaması gerekmektedir. Aksi takdirde 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 792. maddesi uyarınca açılacak istirdat davası sonucu çeki iadeye mecbur kalır. İstirdat davası olarak nitelenen bu dava özü itibariyle menkullerin iadesini sağlamak için açılan menkul davası niteliğindedir. Medeni hukukta bu dava ——– veya zayi hâllerinde sadece kötü niyetli değil, iyi niyetli hamile karşı da açılmakta ise de, kambiyo senetleri yönünden bir sınırlama getirilmiş ve aynî haklardaki———ayrılmak suretiyle, söz konusu davanın yalnızca kötü niyetli veya senedi iktisabında ağır kusuru bulunan kimselere karşı açılabileceği esası benimsenmiştir. Bu tür davalarda, davacının senedin rızası hilafına elinden çıktığını ve senedi elinde bulunduran şahsın kötü niyetli veya iktisabında ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerekir. Anılan yasanın 792. Maddesinde belirtilen ————-rızası hilafına çıktığını bilmek veya bilebilecek durumda bulunmaktır. Ağır kusur ise, senedin iktisabında ——— gösterilmemesini ifade eder. Yine, yasanın anılan maddesinde “Çek, herhangi bir suretle ——– çıkmış bulunursa..—— çekin önceki hamilin elinden rızası hilafına çıkmış olmasını, yani çalınmasını, tehdit ya da hile ile alınmasını, kaybedilmesini veya rıza ile fakat devri sakatlayan hukuki olgularla elden çıkmasını ifade etmektedir. Ancak çeki çalan veya hile ile hamilinden alan ya da bulan kişinin senedi ciro ile devretmesi hâlinde, bunu bilmeyen ve bilebilecek durumda da olmayan, başka bir deyişle kötü niyetli ve ağır kusurlu bulunmayan yeni hamil korunur. Bu tür davalarda, çekin önceki hamilin elinden rızası ———- çıkarak yeni hamil tarafından kötü niyet veya ağır kusur ile iktisap edildiği iddiasını ispat külfeti davacıya ait olup anılan olgular tanık dâhil her türlü delile kanıtlanabilir. Çek istirdadı istemiyle açılacak davalarda husumet kural olarak çeki elinde bulunduran kimseye (hamile) yöneltilir. Başka bir anlatımla, çeki muntazam bir ciro zinciri ile elinde bulundurması nedeniyle şekli anlamda meşru hamil sıfatını haiz kimseler, kendilerine karşı, çekin iktisabında anılan yasanın 792. maddesi anlamında kötü niyetli veya ağır kusurlu oldukları iddiasıyla açılacak davalarda davalı olarak yer alırlar. Bu anlamda yeni hamilin çeki devraldığı kimsenin çeki iktisabındaki kötü niyetine veya ağır kusuruna dair iddia, çekin istirdadı istemine ilişkin olarak yeni hamile karşı açılan davada uyuşmazlık konusu olmadığından mahkemece yapılacak değerlendirmede nazara alınmaz. Bu tür davalarda uyuşmazlık, çeki elinde tutan hamilin çeki iktisabında kötü niyeti yahut ağır kusurunun mevcudiyeti noktasında toplanmakta olup yargılama, çekin istirdadını talep eden davacı ile çeki elinde bulunduran hamil arasında görülüp karara bağlanır.——–
Yapılan açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, davaya konu çekin son cirantasının davalı … olduğu sabit olup, davada açıkça çek istirdatı talep edildiğinden çeki elinde bulundurmayan bir önceki ciranta —- iş bu davada husumet ehliyeti bulunmadığından anılan davalı yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Davalı … ise çekteki ciro zincirinde herhangi bir kopukluk bulunmaması nedeniyle çekin yetkili hamili olduğundan ve çeki istirdadına ilişkin talebin kabulü için anılan davalının çeki iktisabında yasanın 792. maddesi anlamında kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğunun ispatı gerekmekte olup bu hususta ispat yükü davacı üzerinde olmakla, dosya kapsamı itibariyle bu husus ispatlanamamış olup nitekim dava konusu çeke ilişkin zayi nedeniyle çek iptali davasının açılmış olması da tek başına davalının çeki iktisabında kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğunu ispata yeterli değildir. Her ne kadar davacı tarafından deliller kısmında yemin deliline dayanılmış ise de ağır kusur veya kötü niyet hususunda yemin teklifi mümkün olmamakla mahkememizce de yemin delili hatırlatılmamıştır. Açıklanan gerekçeler ile davanın davalı … ——yönünden husumet nedeni ile davalı … yönünden ispatlanamaması sebebi ile ayrı ayrı reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın; davalı .——- yönünden husumet nedeni ile davalı … yönünden ispatlanamaması sebebi ile ayrı ayrı reddine
2-Karar harcı 80,70-TL ‘den davacı taraflarca peşin olarak yatırılan 54,40-TL ile tamamlama harcı olarak yatırılan 630,00-TL harcın toplamı 684,4-TL harcın mahsubu ile artan 603,7-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalıların yokluklarında, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.