Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/544 E. 2021/1230 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/544 Esas
KARAR NO: 2021/1230 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/08/2019
KARAR TARİHİ: 21/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirkete olan borcu nedeniyle daval/borçlu aleyhine —– sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı: davalı/borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu baksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini tarafların beton satımı için anlaştığını davalının davacıya borçlu olduğunun sahit olduğu; davalı tarafa gönderilen malların teslimatının yapılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturaların gönderildiğini, davalının faturaları bir kısmını ödemediğini, fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —- üzerinden celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, —- davalının gerçek kişi ticari işletme kaydı bilgileri celp edilmiş,—- tarihli bilirkişi ek raporu alınmış dava sonuçlandırılmıştır.
—–tarihli bilirkişi raporunda özetle, —-Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesi ile yukarıda yapılan tespitler ve yürürlükteki mevzuat hükümleri çerçevesinde yapılan değerlendirmeler sonucunda; Davacı tarafın usul ve vasava uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahibi lehine delil kudretine haiz olduğu: Belirlenen inceleme gün ve saatinde ticari defter ve kayıtlarını sunmayan davalı tarafın yerinde inceleme yapılmasını ilişkin bir talebi de dosya muhteviyatında bulunmadığından davalı şirket ticari defter ve kayıtlarının incelenemediği; Dava konusu icra takibinin dayanağı hesap ilişkisinin — tutarındaki — adet faturanın davacı şirket tarafından düzenlendiği ve ticari defterlerine kaydedildiği: davalı tarafından yapılan—– tutarındaki ödemenin davacı şirket ticari de terlerinde kayıtlı olduğu: Dava konusu icra takibinin davanağı hesap ilişkisini oluşturan faturalar karşılığında mal veya hizmet verildiğini ispata elverişli herhangi bir belge incelemeye sunulmamış olup davacı tarafın ispat yükünü verine getiremediği ….” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
—tarihli bilirkişi ek raporunda özetle,”….Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesi ile yukarıda yapılan tespitler ve yürürlükteki mevzuat hükümleri çerçevesinde yapılan değerlendirmeler sonucunda; tarafların usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahipleri lehine delil kudretine haiz olduğu; Dava konusu icra takibinin dayanağı hesap ilişkisinin—- adet fatura, her iki taraf ticari defterlerinde de kayıtlı olduğundan faturalar karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olduğu; Davalı tarafından yapılan –tutarındaki ödeme, davacı şirket ticari defterlerinde — nolu yevmiye maddesi altında kayıtlı olup başka bir ödeme yapılmış ise ispat yükünün davalı taraf üzerinde olduğu; Karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirildiği değerlendirilen — tutarındaki ödeme dikkate alındığında –takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan —–alacaklı olduğu; Takip tarihinden önce temerrüdün gerçekleştiğini gösteren herhangi bir belge dosyaya sunulmadığından işlemiş faiz hesaplanamadığı….” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur ——
İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Faturanın delil olarak kullanılabilmesi için taraflar arasında sözleşmenin bulunması gerekir. Fatura sözleşmenin ifası yönelik belge hükmündedir. Sözleşmenin kurulmasına yönelik fatura ispat kulfeti açısından sonuç dogurmaz. Taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunun ispat külfeti davacı taraftadır. Davacı sözleşmenin bulduğunu ve faturaya konu malın davalıya teslim edildiğini ispat etmesi gerekir. Taraflar arasında sözleşme iliskisi yoksa fatura ispat külfeti açısından sonuç dogurmaz. Ayrıca faturanın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği davacı tarafca ispatlanması gerekir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, davacı tarafça talep edilen cari hesap alacağının davacı ve davalı ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Başka bir deyişle davalı, davacı tarafça talep edilen cari hesap alacağına ilişkin mal ve hizmeti kabul edip ticari defter ve kayıtlarına işlediği anlaşılmaktadır. O halde davalı, dava konusu faturaları ticari defter ve kayıtlarına işlemesi sebebiyle davacı tarafından talep edilen cari hesaba konu hizmet/malları teslim aldığının ve teslim aldığı malların/hizmetin de bedelini ödemekle yükümlü olduğunun kabulü gerekir. —–
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı ile arasındaki ticari ilişkiyi ispatla dosyaya konu alacağa hak kazandığı, davalı tarafça dosyaya konu borcun sona erdiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve delilin sunulmadığı, davalı icra takibinden önce temerrüde düşürülmediğinden davacının işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmış, davanın kısmen kabulüne, davalının — takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, —–asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır. —- Dosyaya konu alacağın cari hesap ilişkisi/faturaya dayanması sebebiyle alacağın likit ve davalının haksız olduğu anlaşıldığından, hükmedilen asıl alacak miktarı —–üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-Davalının—– esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile, —–asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin DEVAMINA,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 304,65-TL ‘den davacı tarafça icra veznesine yatırılan 25,71-TL ,davacı tarafça peşin olarak yatırılan 62,12-TL harcın mahsubu ile bakiye 216,82-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 62,12-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 6,40-TL vekalet harcı, 172,10 TL tebligat ve müzekkere gideri, 850,00 -TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.072,9‬0-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 930,48-TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin haklılık oranına göre 1.144,78-TL’sinin davalıdan, kalan tutarın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Davanın kabul edilen kısmı için davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/2 maddesindeki esaslara göre belirlenen 4.459,84-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davanın reddedilen kısmı için davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/3 maddesindeki esaslara göre belirlenen 682,63-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/12/2021