Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/538 E. 2019/1348 K. 31.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/538 Esas
KARAR NO : 2019/1348

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/08/2019
KARAR TARİHİ : 31/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı taraftan davacı müvekkili adına ibraz edilmemiş ————- bedelli çek alacağı talebi ile ilamsız icra takibinin başlatıldığını, davalı tarafı tanımıdaığını diğer cirantalar ile hiçbir hukuki ilişkisinin olmadığını, bu nedenle borca ve takibe itiraz ettiğini, çek üzerindeki imza ve yazıların kendisine ait olmadığını, çek üzerindek————çok sahte çeki olduğunun bilidirildiğini, bu nedenle keşideci şirket hakkında ———————– soruşturma sayılı dosyasında suç duyurusunda bulunduğunu, icra dosyasında vezneye yatırılan ücret hakkında alacaklıya ödenmemesini, dava konusu çekin sahte olması nedeniyle davanın reddine, yargılama giderlerinin davalı taraftan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; çekin ibraz edilmesinin veya edilmemesinin ya da ibraz edilmeyen ——- ilişkin hukuki sonuçlarını müvekkilli bilebilecek konumda birisi olmadığını, çek yalnızca karşılığının bulunmadığı öğrenildikten sonra ibraz gereği duyulmadığını, davacının beyanından ticari hayatta tacirin çekine karşılıksız ibaresinin düşülmesi onun bankalar nezdinde kredisinin düşeceğini, çek sahte olduğu bilindiği için değil bankaya ibraz edilmediği ve kambiyo vasfını yitirdiği için genel haciz yolu ile takip yapıldığını, genel haciz yolu ile takiplerde takibe dayanak evrak suretinin takip dayanağına eklenmesi zorunlu olmadığını, davacının davasının kabul edildiğini, davanın kabulüne ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, vekalet ücretine hükmedilmemesine ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, dava konusu çek sebebi ile imzanın sahte olduğu iddiasına dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi ile davayı kabul ettiklerini ancak davanın açılmasına sebebiyet verilmediğinden yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesine talep etmiştir.
Davayı kabul, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 308. Maddesinde davaya son veren taraf işlemlerinden biri olarak kesin hüküm niteliğinde düzenlenmiş olup, 312. Madde de davanın kabul ile sonuçlanması halinde kabul beyanında bulunan tarafın aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderine mahkum edileceği , davanın açılmasına sebebiyet vermemiş ve ilk duruşmada davayı kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmeyeceği düzenlenmiştir.
Dosyanın tetkikinde, davaya konu ——- olarak yer aldığı, davalı tarafından da yetkili hamil sıfatıyla çekin icra takibine konulduğu , menfi tespit davasının ciranta tarafından hamile karşı açıldığı , davacı ile davalı arasında dava dışı üçüncü kişi———- ciranta olarak yer aldığı görülmüştür. Davanın kabulünü düzenleyen 308. Maddenin 2. Fıkrasında kabulün tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davada hüküm doğurabileceği düzenlenmesi göz önünde bulundurulduğunda, davacı ve davalının ciro silsilesindeki konumları, çekin hukuki niteliği, dosyada toplanan deliller, bankadan gelen yazı ve taraf beyanları göz önünde bulundurulduğunda herhangi bir inceleme yapılmaksızın burada davalının kabul beyanı hüküm doğurmaktadır. Bir an için sahtelik iddiasının kamu düzeninden olup tasarruf yetkisi sağlamayacağı düşünülse bile çekin sahteliğinden dava dışı keşideci ve lehtarın sorumlu olduğu, davacı ve davalının çekteki konumlarının ciranta olarak yer aldığı ve taraflar arasında başka bir cirantanın daha çek ciro silsilesinde bulunduğu göz önüne alındığında davalının kabul beyanında tasarruf yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Açıklanan gerekçeler ve mahkememizce toplanan deliller ile taraf beyanları göz önüne alındığında açılan menfi tespit davasının davalının kabul beyanı ile kabulüne karar verilmiştir. Kötü niyet tazminatına yönelik olarak ise dosya kapsamı ile davalının kötü niyeti ispatlanamadığından kötü niyet tazminat talebi reddedilmiştir.
Yargılama giderleri yönünden ise her ne kadar davalı vekili tarafından davanın açılmasına sebebiyet verilmediği iddia edilmiş ve dilekçeler teatisinde henüz kabul beyanı yapılmış ise de davalının öncelikle çeki bankadan sordurarak takibe konu etmesi gerektiği halde doğrudan takip başlattığı ve takip neticesinde davanın açıldığı göz önünde bulundurulduğunda davalının davanın açılmasından ve neticede yargılama giderlerinden sorumlu olduğuna ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile davacının dava konusu ———–, lehtarı ——- olan ——- bedelli çek yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine,
-Yasal koşulları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin Reddine,
2-Karar harcı 4.645,08-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.161,27-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.483,21-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.427,67-TL ilk masraf, 18,00-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.445,67-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —————deki esaslara göre belirlenen 3.915,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. Maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yokluklarında gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Mahkemeleri İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.