Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/482 E. 2022/178 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/482 Esas
KARAR NO: 2022/178
DAVA: Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 29/07/2019
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle ;davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi kurulduğunu , davacı şirket adına—– dosyasından icra takibi başlatıldığını ,ancak davalı şirketin herhangi bir borcu olmadığından bahisle icra takibine itiraz ettiğini ,sonrasında bu davayı açmadan önce arabulucuya başvurulduğunu, davalı tarafın kendisine gönderilen arabuluculuk toplantı davetini tebliğ almasına rağmen toplantıya katılmamış anlaşma sağlanamadığını ,davacı şirketin muhasebe kayıtlarında, davalı şirketin —- davacı şirkete borçlu olduğunun anlaşıldığını ancak icra takibi öncesi ve sonrasında davalı borçlunun, borcunu ödememekte ısrar ettiğini ,bu nedenlerle borçlunun icra takibine vaki haksız ve kötü niyetli itirazının iptali için dava açma zaruretinin hasıl olduğunu dava ve talep ettiği görülmüştür.
SAVUNMA :Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle;Davacı tarafın açmış bulunduğu itirazın iptali konulu davanın tensip tutanağı, davalı şirkete tebliğ edildiğini ,davacı tarafın, davacı şirket aleyhine —–dosyasında icra takibi başlatıldığını,davacı şirketin, davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığı iddiasıyla haksız yere başlatılan icra takibine süresi içinde itiraz ettiğini , icra takibine yapılan itirazın tekrarlandığını ,davalı şirketin, davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, kötü niyetle başlatıldığı iddia edilen takip ve davadan dolayı, davanın reddini ayrıca davacı tarafın %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; İ.İ.K. 67. maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
İcra dosyası celp edilmiş ve incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu,— esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; — tarihinde başlatılan takibin alacaklısının— olduğu; takibin—- asıl alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya — tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından süresinde — tarihli dilekçe ile borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı, davanın — tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde — asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin — olduğu anlaşıldığından — talimat yazıldığı, dosyanın—-aldığı, defterler üzerinde incelem yapıldığı, bilirkişi tarafından —- tarihinde düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; davacının incelemeye esas defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğunu defter kayıtlarının birbirini doğruladığını ,davacı tarafın icra takibinde talep ettiği cari /açık hesap bakiyesinin dayanağı olan faturaların en son düzenlenen faturadan geriye doğru , icra takibinde talep edilen cari /açık hesap bakiyesini karşılayacak tutarı içeren faturalar olduğu , davacı taraf icra takibinde —-cari /açık hesap bakiyesinin dayanağı olan faturaların , en son düzenlenen faturadan geriye doğru , icra takibinde talep edilen cari /açık hesap bakiyesini karşılayacak tutarı içeren faturalar olduğu ,tarafların ticari defter kayıtları arasında takip tarihi itibarıyla — fark bulunduğunu ,davacı tarafından icra takip dosyasına sunulmuş olan cari hesap ekstresinde davacının davalıdan olan alacağının takip tarihi itibarıyla — olarak gözüktüğünü , davacının ticari defterlerinde ise davacının davalıdan olan alacağının takip tarihi itibarıyla — olarak tespit edildiğini , davacının cari hesap ekstresi ile ticari defter kayıtları arasında — fark bulunduğunu , bu farkın davacının cari hesap ekstresinde davalının alacağına —tutarındaki kayıttan kaynaklandığını ,bu kayda dayanak olan belgenin —– ibraz edildiğini, tarafların ticari defterlerindeki hatalı ve eksik kayıtların belgelere dayalı olarak düzeltiğinde tarafların ticari defteri arasında takip tarihi itibarıyla bir fark kalmayacağını ve tarafların ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan—— alacaklı olacağını bildiren rapor tanzim ettiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, mahkememizce alınan hükme ve denetime elverişli bilirkişi raporu, toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ticari ilişki olduğu, yapılan bilirkişi incelemesinde davacının incelemeye esas defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davacı taraf icra takibinde —— cari /açık hesap bakiyesinin dayanağı olan faturaların en son düzenlenen faturadan geriye doğru icra takibinde talep edilen cari /açık hesap bakiyesini karşılayacak tutarı içeren faturalar olduğu, davacının icra takibine konu alacağın dayanağı olan — adet irsaliye faturasında yazılı olan malların/hizmetlerin davalıya teslimine ilişkin — adet irsaliyeli faturanın teslim alan kısmında isim ve imzanın olmadığı, ancak dayanak faturanın davalının ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu ve —– de bildirildiği, ispat yükü kendisinde olan davacının aradaki ilişkiyi ispatlamış olduğu, bu aşamadan sonra davalının varsa ödeme iddiasını ispatlaması gerektiği, yine davalının bilirkişi raporuna itiraz da etmediği anlaşılmakla davanın kabulü ile, davalının —– takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen devamına ve alacak likit olup faturaya dayandığından hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
-Davalının —– sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 852,44-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 213,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 639,32‬-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 177,1‬0 TL tebligat ve müzekkere gideri, 750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 971,50-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.100,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ——— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/03/2022