Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/476 E. 2020/815 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/476 Esas
KARAR NO: 2020/815
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/07/2019
KARAR TARİHİ: 01/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı şirketin davalı borçlu şirket ile aralarında gerçekleşen ticari ilişki kapsamında takip tarihi itibariyle davalı taraftan fatura ve cari hesaptan kaynaklanan —- alacağı olduğunu, taraflar arasında yapılan sözlü görüşmeler ve — tarihli avukat ihtar mektubundan da sonuç alınamadığından davalı şirket aleyhine———- sayılı dosya ile takip başlatıldığını, davalının takibe ve ödeme emrine itiraz ettiğini, itiraz sonrası arabulucuya gidildiğini, davalının mazeretsiz olarak toplantılara katılmamış olması nedeniyle arabuluculuktan da sonuç alınamadığını, takip dayanağı ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını, davalı şirketin itirazının iptali ile takibin devamına, %20′ den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı şirkete usulüne uygun yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği, davanın dayandığı takibe, ödeme emrinde belirtilen gibi bir borçlarının olmadığını beyanla itiraz ederek takibin durdurulmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cari hesap alacağı nedeniyle yapılan takibe vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında hak ettiği alacağın davalı tarafından ödenmediğini, alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiş, icra dosyasında yaptığı itiraz ile borcunun bulunmadığını beyan etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, ———- icra dosyası celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, vergi dairesinden taraf şirketlere ait —– formları celp edilmiş, bilirkişi raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli raporda özetle,”…dava ve icra dosyası, davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları ile dayanak belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucuna göre, davacı şirketin —- asıl alacak talebi üzerinden harçlandırmak suretiyle, davalı şirket aleyhine itirazın iptali istemi ile ikame etmiş olduğu işbu itirazın iptali davasında, davacı şirketin davalı şirketten takip ve dava tarihi itibarıyla faturalara dayalı açık cari hesap bakiyesinden kaynaklı olarak talebi gibi —— ASIL ALACAĞI bulunduğu sonuç ve kanaatlerine varıldığı, hukuki değerlendirmenin maahkemede olduğu,” yönünde tespit yapılmıştır.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur ———– öncelikle davacı tarafça, davalı ile arasındaki hukuki ilişkinin , sonrasında dava konusu alacağın miktarının yöntemince ispat edilmesi gerekmektedir. Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunun ve alacaklı olduğunun ispat yükü davacı taraftadır.
Her ne kadar davalı HMK 128 maddesi gereği davacı ile aralarında akdi veya cari hesap ilişkisinin bulunmadığını ve davacının iddialarını inkar etmiş ise de; mahkememizce davacının ticari defter ve kayıtları ile —- formları üzerinde yapılan bilirkişi incelmesi sonucunda, davacı tarafça talep edilen cari hesap alacağının davacı ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olduğu, davalının inceleme gününde ticari defterlerini ibraz etmediği anlaşılmıştır. Ayrıca davalını — yılına ilişkin—- üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde, dosyaya konu alacağın davalı tarafından —-bildirildiği anlaşılmaktadır. Başka bir deyişle davalı, davacı tarafça talep edilen akdi ve cari hesap alacağına ilişkin hizmeti/malı kabul edip —- anlaşılmaktadır. O halde her ne kadar davalı, davacı ile arasındaki akdi ve ticari ilişkiyi inkar —– etse de; davalı beyanname vermekle cari hesaba konu hizmet/malları teslim aldığının ve teslim aldığı malların/hizmetin de bedelini ödemekle yükümlü olduğunun kabulü gerekir. ————–
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı ile arasındaki akdi ve ticari ilişkiyi ispatla dosyaya konu alacağa hak kazandığını yöntemince ispat ettiği, davalı tarafça dosyaya konu borcun sona erdiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve delilin sunulmadığı anlaşılmış, davanın kabulüne, davalının—–sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile,—- asıl alacak üzerinden takibin devamına karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır.——- Dosyaya konu alacağın faturaya dayanması sebebiyle alacağın likit ve davalının haksız olduğu anlaşıldığından, hükmedilen asıl alacak miktarı——–üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
-Davalının——- sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile, — asıl alacak üzerinden takibin DEVAMINA,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında —– icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.876,16-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 331,71-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.544,45-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 331,71-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 6,40-TL vekalet harcı, 126,70-TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 777,50-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden —- tarihli 31314 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.119,80-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.01/12/2020