Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/433 E. 2020/287 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/433 Esas
KARAR NO: 2020/287
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 11/07/2019
KARAR TARİHİ: 16/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı için nakliye işi yapmış ve bunlarla ilgili olarak davalı firmaya icra takibine konu edilen 6 adet toplamda ———-tutarlı faturaları düzenlemiş olduğunu, müvekkiline ödeme yapılmayınca cari hesabın kat edilerek icra takibi başlatmış olduğunu, borçlunun işbu icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak ——tarihinde itiraz etmiş olduğunu, haksız itiraz üzerine —— sayılı Arabuluculuk başvurularının —– tarihinde anlaşmama ile neticelenmiş olduğunu belirterek; takibin semeresiz kalmasıyla telafisi mümkün olmayacak zararların önlenmesi adına davalıya ait —————- plakalı araçlar hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalı borçlunun icra dairesine yaptığı yetki itirazının reddiyle, —– İcra Müdürlüğü’nün ———– sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptaliyle, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, vekalet ücreti ve giderlerin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalıya yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen cevap dilekçesi ibraz etmediği anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, cari hesap alacağının tahsili için yapılan takibe itirazın iptali davasıdır.
Dava basit yargılama usulüne tabi olup, tensip ile birlikte duruşma günü verilmiş, yine tensip ile birlikte davacı vekiline usulüne uygun ihtaratı içerir şekilde taşıma ediminin yerine getirildiğine ilişkin delilleri sunması için 2 haftalık kesin süre verilmiş, davacı vekili tarafından ———— tarihli dilekçe ile tensiben kurulan 5 nolu ara karar uyarınca bir takım fatura suretlerinin sunulduğu görülmüş ve bu kapsamda incelenerek dava sonuçlandırılmıştır.
Davacının ihtiyati tedbir isteminin incelenmesinde; davanın itirazının iptali davası olduğu, tedbire konu araçların dava konusu edilmediği, HMK 389/1. Maddesi uyarınca yalnızca uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebileceğine ilişkin madde hükmü de gözetilerek; davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İcra dosyası celp edilmiş ve davacı tarafça sunulan deliller ile birlikte incelenmiştir.
İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklısının davacı, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, 6 adet fatura toplamı olan ———– davalıdan tahsili için başlatılan ilamsız takip niteliğindeki icra takibine davalının süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz ettiği görülmüştür.
İtirazın iptali davasının görülebilmesi için geçerli bir icra takibinin yapılmış olması dava şartları arasındadır. Geçerli icra takibinin ise borçlunun yetkiye itirazı halinde yetkili icra dairesinde yapılması gerekir. Geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği hallerde bu itiraz incelenip sonuçlandırılmadığı sürece açıklanan şekilde geçerli bir takibin bulunmayacağı ortadadır. ————
Somut uyuşmazlıkta, davalı borçlu hakkında yapılan takipte icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ve adresinin ——- ilinde olması sebebiyle ——– icra müdürlüklerinin yetkili olduğunu belirtmiştir. Davacı ise her ne kadar taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunu, davalının akdi ilişkiyi reddetmediğini, taraflar arasında para borcu ilişkisi olduğunu, para borcunun ifa yerinin TBK 89. maddesi gereğince alacaklının yerleşim yeri olduğunu belirterek kendi adresinin bulunduğu ——— icra müdürlüklerinin yetkili olduğunu iddia etmiş ve sözleşme ilişkisine dayanak davalının talimatı ile yerine getirilen taşıma işine ilişkin fatura örneklerini dosyaya sunmuş ise de, söz konusu faturalar incelendiğinde davacı ve davalı isimlerini içermediği gibi davalının açıkça bir talimatının da yer almadığı görülmüş bu itibar ile davacı, mevcut delil durumuna göre taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunu ispat edememiştir.
Bu nedenle HMK 6. maddesi gereğince yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yeri icra dairesidir. Bu itibarla yetkili icra dairesinde usulüne uygun yapılmış icra takibi bulunmadığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle HMK 114/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/2 ve HMK 115 maddeleri uyarınca usulden reddine,
2-Karar harcı olarak alınması gerekli 54,40 TL harçtan başlangıçta yatırılan 794,52 TL harcın mahsubu ile fazla yatırılan 740,12-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davalının yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ————-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/06/2020