Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/425 E. 2020/284 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/425 Esas
KARAR NO : 2020/284

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/12/2017
KARAR TARİHİ : 16/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; —— tarihinde ——- sevk ve idaresindeki — plakalı aracın ——– istikametine seyir halindeyken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen tek taraflı kazada araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, yaralanma nedeniyle iş göremezliğe uğradığını, sigorta şirketinin poliçe gereğince zarardan sorumlu olduğunu belirtmiş ve —– sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin müvekkili şirketin yargı çevresinde bulunduğu İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, yetkisizlikten davanın reddi gerektiğini belirtmiş ve ayrıca esasa ilişkin bildirdiği diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sonucu oluşan yaralanmadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup Ankara ——-.Asliye Ticaret Mahkemesinin ——kara sayılı ilamı ile dosyanın yetkisizlik kararı ile mahkememize gönderilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. maddesinde ise “Motorlu araç kazalarından dolayı hukukî sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” ifadesine yer verilmiştir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Yargıtay —-. HD’nin —– kararında ”6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. maddesinde ise “Motorlu araç kazalarından dolayı hukukî sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” ifadesine yer verilmiştir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman şeçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda,—— etmektedir. Ancak, İstanbul —-. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan araştırma ile davalı … şirketinin——- bölge müdürlüğünün olduğu anlaşılmıştır. Dolayısı ile, davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı davalının bölge müdürlüğünün bulunduğu—-açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre, davanın İzmir —— Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. ” şeklinde yargı yeri belirlemesine gitmiş olup yine Yargıtay —- HD’nin —– karar sayılı ilamı ve bir çok kararında da bu husus belirtilmiştir.
Somut olayda, kazanın ——-meydana geldiği, davacının yerleşim yerinin—– yapılan araştırmada davalı … şirketinin ————-müdürlüğünün olduğu dolayısı ile, davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı davalının bölge müdürlüğünün bulunduğu ——- açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu, davanın Ankara —-. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği kanaatiyle mahkememizin yetkisizliğine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Dosya kapsamı dikkate alınarak; Yetkisizlik kararı veren ilk mahkemenin de yetkili olduğu anlaşılmakla; Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili ANKARA —-.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Mahkememizce verilen kararın İstinaf yoluna başvurmaksızın kesinleşmesi halinde yetki uyuşmazlığı oluşması nedeniyle dosyanın yargı yeri belirlenmesi için Yargıtay ilgili dairesine gönderilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzlerine karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.