Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/340 E. 2021/968 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/340 Esas
KARAR NO: 2021/968
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 14.06.2019
KARAR TARİHİ: 26.10.2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı tarafından davalı aleyhine —- istinaden davalı tarafından yapılan ödemeler düşüldükten sonra bakiye kalan — tutarındaki borcuna karşılık —- sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlunun kötü niyetli olarak borca, faize, faiz oranına ve ferilerine itiraz ettiğini, taraflarınca yapılan başvuru neticesinde yapılan zorunlu arabuluculuk görüşmelerinde de borcun ödenmesi yönünde herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, ilk toplantıya katılan davalı/borçlunun ikinci toplantıya mazeret bildirmeden katılmadığını, anlaşamamaya ilişkin arabuluculuk tutanağı aslını ekte sunduklarını, davalı tarafın faiz oranı ve faize itirazının da afaki olduğunu, icra dosyası incelendiğinde faiz oranının kanuni sınırlar içinde olduğunun ve takipten önce işlemiş faiz taleplerininde bulunmadığının anlaşılacağını, bu nedenle davalı borçlunun faiz ve ferilerine ilişkin itirazının da haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının davalıdan alacaklı olduğunun fatura ve irsaliyeler, —, ticari defter ve kayıtlar, tanık anlatımları ile ispat edileceğini belirterek, — dosyasına vaki itirazın iptalini, —- takip tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı adına dava dilekçesi, tensip zaptı ve duruşma gününün usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, —- esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın —— gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında —– yapılan değişiklik neticesinde yargılamaya basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İtirazın iptali istemine konu,—- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; — tarihinde başlatılan takibin alacaklısının —- asıl alacak ve işlemiş faiz tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya — tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından takibe —- tarihinde süresi içerisinde asıl alacağa, işlemiş faize, faiz oranına ve takibin tüm ferilerine karşı itiraz dilekçesi gönderdiği, dilekçenin davacı tarafa tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı davanın — tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde, —- asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı ve davalıya ait —- celp edildiği görüldü.
— bilirkişi tarafından düzenlenen—- tarihli bilirkişi raporunda özetle; Yapılan inceleme, tespit ve değerlendirmeler neticesinde, davacı tarafın incelenen —– ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmediğinden davalı tarafın ticari defterlerinin incelenemediği, davacı tarafın ticari defter kayıtları ile davalı tarafın ticari defter kayıtlarının karşılaştırılamadığı, davalı tarafın ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılıp yaptırılmadığı, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp doğrulamadığı, davalının ticari defterlerindeki kayıtların davacının ticari defter kayıtlarına aykırı olup olmadığı ile ilgili bir tespit yapılamadığı, ayrıca icra takibine konu alacağın dayanağı olan faturaların davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı ile ilgili de bir tespit yapılamadığı, davalının ticari defterleri hakkında ———– belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için,—-tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi —- gerekir.” hükmünün tatbik edilip edilmeyeceği ile ilgili hukuki değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu, davalının ticari defterleri hakkında ——-tatbik edilip edilmeyeceği ile ilgili hukuki değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu, davacı tarafın icra takibinde talep ettiği cari/açık hesap bakiyesinin dayanağı olan faturaların, en son düzenlenen faturadan geriye doğru, icra takibinde talep edilen cari/açık hesap bakiyesini karşılayacak tutarı içeren faturalar olduğu, davacı taraf icra takibinde —— cari/açık hesap bakiyesini talep ettiğinden bu tutarı karşılayacak olan icra takibine konu alacağın dayanağı olan faturaların davacı —– tarafından davalı ——adına düzenlenmiş aşağıdaki tabloda bilgileri yer alan —— adet fatura olduğu, icra takibine konu alacağın dayanağı olan —– adet fatura ile ilgili davacı tarafından davalı adına —– adet sevk irsaliyesinin düzenlenmiş olduğu, icra takibine konu alacağın dayanağı olan —- faturanın ve bu faturalara ilişkin düzenlenmiş —-irsaliyesinin fotokopilerinin dava dosyasında bulunduğu, icra takibine konu alacağın dayanağı olan —faturada yazılı olan malların davalı tarafa teslimine ilişkin —- teslim alan kısmında imza bulunduğu,—- teslim alan kısmında isim ve imza bulunduğu,—- isim ve imza bulunmadığı, ayrıca icra takibine konu alacağın dayanağı olan —- faturanın davalı tarafından ilgili aylarda bağlı olduğu —- bildirildiği, icra takibine konu alacağın dayanağı olan —– adet faturanın ise bildirim sınırı altında kaldığı için davalı tarafından ilgili aylarda bağlı olduğu—– bildirilmediği, —-takip dayanağı faturaların davalı tarafından bağlı olduğu —– formuyla bildirilmiş olup olmadığı ilgili vergi dairesinden sorularak bildirilmişse bu faturanın kendi defterine kayıtlıymış gibi kabul edilip fatura içeriği malın teslim alındığı karinesini kabul etmekten ibarettir.” —— bu konudaki hukuki değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu, icra takibine konu alacağın dayanağı olan —- adet faturanın davalı tarafa teslimine ilişkin dava dosyasında bir belge bulunmadığı, ancak icra takibine konu alacağın dayanağı olan—- adet faturadan—-faturanın davalı tarafından ilgili aylarda bağlı olduğu —- ile bildirildiği, bu durumun bildirimi yapılan—-dayanak faturanın davalı tarafından teslim alındığını gösterdiği, icra takibine konu alacağın dayanağı olan —- adet faturadan, toplam —– adet faturanın ise bildirim sınırı altında kaldığı için davalı tarafından ilgili aylarda bağlı olduğu—– bildirilmediği, icra takibine konu alacağın dayanağı olan ve davalı tarafından bildirimi yapılan —– adet faturaya davalı tarafından itiraz edildiğine dair dava dosyasında bir belge bulunmadığı, icra takibine konu alacağın dayanağı olan —- faturanın davacı tarafın— yılına ait ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı tarafın —- yılına ait ticari defterlerinin incelenmesinde; davacının davalıdan ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi itibarıyla —- alacaklı olduğu, davacı tarafın—– asıl alacaktan oluşan takip tutarı üzerinden başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine açmış olduğu itirazın iptali davasında davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini istediği, harca esas dava değerini —–olarak gösterdiği, mahkemece davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olduğuna ve davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilir ise; davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren yıllık —- kısa vadeli avanslar için uyguladığı avans faiz oranına göre belirlenen, ticari işlerde istenebilecek değişen faiz oranları üzerinden ticari temerrüt faizi uygulanabileceği yönündeki görüş ve kanaatlerini bildirir raporlarını tanzim etmiş oldukları görüldü.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan denetime elverişli rapor içeriğine göre, taraflar arasında satış akdine ilişkin ticari ilişki kurulduğu, davacı şirketin —— kapsamında kendi lehine delil teşkil ettiği, davacı şirketin ticari defterlerine göre davacı şirketin takip tarihi itibariyle talebi gibi davalı yandan — alacaklı olduğu, davalının icra takibine konu —- bildirdiği, yine davacının davalıya hitaben düzenlediği faturaların irsaliyelerinden —— diğerlerinde teslim alan imza ve/veya isim bulunduğu, davanın itirazın iptali davası olması sebebiyle ispat yükünün davacıda olduğu ancak usulüne uygun ihtar ile defter ibrazı kendisinden istenen davalının davaya cevap vermediği gibi icra dosyasına sunmuş olduğu itirazlarını doğrulayan ve davacı yanın usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların aksini ispat eden herhangi bir vesikayı dosyaya sunmamış olduğu, ibraz etmeme hususunda kabul edilebilir bir mazeret de ileri sürmemiş olması nazara alınarak; —— yola çıkarak bu davranışı yaptırıma bağlayan ——— somut olaya uygulanması gerektiği, davacı tarafından sunulan ve davalının isim ve/veya imzasını taşıyan sevk irsaliyelerine davalının herhangi bir itirazda öne sürmediği gibi faturanın teslimine ve içeriğine ilişkin de bir itirazda da bulunmadığı, icra dosyasında soyut olarak borca ve miktarına itiraz etmekle yetindiği, dolayısı ile söz konusu faturalarla ile ilgili alacak iddiasının ispat edildiği ancak —-faturaya dair alacak iddiasına konu mal teslimine dair her ne kadar irsaliye sunulmuş ise de irsaliyede imza olmadığı gibi başkaca bir delilin dosyaya sunulmaması ayrıca davacının yemin deliline de dayanmaması sebebiyle bu alacak yönünden davanın ispat edilemediği değerlendirilmiş bu nedenle davanın kısmen kabulü ile —- sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin —– asıl alacak üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, dava konusu edilen alacak farklı faturalara dayandığından alacak, kabul edilen miktar üzerinden likit sayılmış ve itirazın haksız olduğu değerlendirelerek kabul edilen kısım üzerinden takdiren % 20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
—- sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin —– asıl alacak üzerinden aynen devamına,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Dava konusu edilen alacak farklı faturalara dayandığında asıl alacak kabul edilen miktar üzerinden likit sayılmış ve itirazın haksız olduğu değerlendirelerek kabul edilen kısım üzerinden takdiren % 20 oranında hesaplanan—- icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı— davacı tarafça peşin olarak yatırılan — harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 1.542,08‬-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5—- arabuluculuk ücretinin —– haklılık durumuna göre —- davacıdan alınarak hazine adına gelir kaydına,
6-Davacı tarafından tarafından yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 204,10-TL tebligat ve müzekkere gideri, 700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 948,50-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 935,96-TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 15.919,39-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde—–Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26.10.2021