Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/265 E. 2020/169 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/265 Esas
KARAR NO : 2020/169

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/10/2014
KARAR TARİHİ : 25/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ———— alımına ilişkin —– bir sözleşme mevcut olduğunu, bu sözleşmeye göre tarafların—- sözleşmenin hemen ardından geri kalanının da malın davalı tarafından müvekkiline teslimi aşamasında olarak iki taksitte ödenmesi konusunda anlaştıklarını, sözleşmeye göre ödenecek %————— Noterliğinin ———- yevmiye nolu ihtarname ile malın teslime hazır olduğunu ve kalan %80’lik ödemenin yapılmasının müvekkiline ihtar edildiğini, müvekkilinin Antalya——. Noterliğinin ——————–yevmiye nolu ihtarname ile ödeme güçlüğü içerisinde olduğunu, malın teslimini ve ödemenin de 7-8 ay gibi bir süreyle ertelenmesini talep ettiğini, buna karşılık davalı tarafça müvekkilinin süre uzatım talebinin 01.09.2012 gününe kadar toplam tutarın %10 miktarı kadar bir ödeme daha yapması koşuluyla kabul gördüğünü, ————– değiştirildiğinin bildirildiğini, müvekkili tarafından Eylül 2012 ayı içerisinde ödeme yapılamaması nedeniyle aralarındaki sözleşmenin feshedildiğinin davalı tarafça bildirildiğini, müvekkiline herhangi bir mal teslim edilmediğini buna rağmen müvekkilince yapılan ön ödemenin de iade edilmediğini, bu nedenle davalının sebepsiz zenginleştiğini, davalının tahsil etmiş olduğu —————– müvekkiline borçlu olduğundan bahisle bu miktarın ödeme günü olan ——– tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında 02/12/2011 tarihinde iki adet ——– toplam 167.500 Euro bedele satımı hususunda anlaştıklarını, mal bedelinin %20’sinin sözleşmenin kurulduğunda, %80’lik bakiyenin ise malın teslimi aşamasında ödenmesinin kararlaştırıldığını, davacının müvekkile ———— ödemede bulunduğunu, müvekkilin——numaralı ihtarname ile bakiye bedelin ödenip malın teslim alınmasını istediğini, ———– numaralı ihtarname ile ödeme ve teslim süresinin 7-8 ay gibi bir süre ertelenmesini talep ettiğini, bakiye bedel ile birlikte her makine için aylık 125 Euro depo ücretinin de ödenmesi, bu şartların yerine getirilmemesi halinde sözleşmenin müvekkil tarafından feshedileceğinin bildirildiğini, müvekkilin ——— yevmiye numaralı ihtarname ile mal bedelinin ödenmesini talep ettiğini, ——- numaralı ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin davacının kusuru nedeniyle feshedildiğini, müvekkilin zararının davada iadesinin talep edildiğini, ön ödemeden takas mahsup yolu ile karşılanmasını, sözleşme konusu malın dava ———– müvekkile borcun doğduğunu iteri sürerek, davacının sözleşmeyi ihlal ederek kusuru ile feshine neden olmakla, B.K. m. 212 gerek bundan doğan müvekkil zararlarından sorumlu olduğu, bu zararın davacının müvekkile ödediği ön öaone tutarını çok aştığı ve B.K, 118 gereğince davaya konu talepten takas mahsup yolu ile karşılanması gerektiği, sebepsiz zenginleşme ve iade koşullarının gerçekleşmediği husustan gözetilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yargıtay ———Hukuk Dairesinin ———— sayılı bozma ilamında; davacının, davalıdan ————– peşinat alacağı olduğu hususunda taraflar arasında çekişme bulunmamaktadır. Davalı, satışa konu malı dava dışı kişiye düşük bedelle satmak zorunda kaldığını belirterek bu şekilde oluşan 57.500 Euro zararının BK’nun 212. maddesi (TBK’nun 236. mad) gereğince ve takas mahsup yolu ile davacı alacağından indirilmesini istemektedir. Mahkemece davalının takas mahsup talebi kabul edilerek davanın konusuz kaldığına karar verilmiş ise de bu doğru olmamıştır. Zira her dava açıldığı tarih itibariyle mevcut hukuki şartlara göre değerlendirileceği, davalı satışa konu malı dava dışı 3.kişiye dava tarihinden sonra satmış olması nedeniyle oluşan zararını davacının alacağından takas mahsup talebinde bulunmasına usulen imkan olmadığı, davalının bu zararı ayrı bir dava konusu olduğu, bu durumda mahkemece davalının takas mahsup talebinin kabule şayan olmadığının tespiti ile davacının —— davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesine dair yerel mahkeme kararının Dairemizce bozulması gerekirken başka gerekçe ile bozulması doğru olmamış, davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile —– bozma kararının kaldırılmasına yerel mahkeme kararının yukarıdaki gerekçelerle bozulmasına karar verildiği, açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile——— bozma kararının kaldırılarak yerel mahkeme kararının yukarıdaki gerekçelerle bozulmasına karar verildiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibari ile taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafça feshedilmesi nedeniyle davalıya daha önce yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme oluşturduğundan bahisle yapılan ödemenin davalıdan tahsiline yönelik sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davasıdır.
Dava Antalya ————-.Asliye Ticaret Mahkemesinin —— esas numarasına kaydı ile açılmış olup, Antalya ——.Asliye Ticaret Mahkemesinin —— numaralı gerekçeli kararı ile mahkemece yetkisizlik kararı verilerek dosyanın mahkememize gönderilmiş olduğu görüldü.
——– tarihli bilirkişi raporunda; uyuşmazlık konusu ön ödemeli taksitle satış sözleşmesi bakımından 818 Sayılı BK M.222 nin kıyasen uygulanmasının mümkün olmadığı, alıcının teferrüdünün sonuçlarının genel hükümlere göre belirlenmesi gerektiği, davalı şirketin BK.M.106 da belirtilen usule uygun olarak sözleşmeden dönme hakkını kullandığı, davalı şirketin depolama bedeli talep edemeyeceği, dava dışı şirkete 110.000 euroya yapılan satışın iyi niyetli bir satış olduğu, davacı şirketin satım bedelleri arasındaki ——— sorumlu olduğu dava şirketin takas-mahsup def’inin kabul edilebileceği yönündeki kanaatini içerir rapor sunmuş oldukları görüldü.
Mahkememizin ——- karar sayılı ilamı ile davalı şirketin alacağının davacı şirket alacağını karşıladığı, davalının usulüne uygun takas talebinde bulunduğu, takasın borcu sona erdirecek nedenlerden olduğu görülmekle davalının takas talebinin kabulü ile dava konusuz kaldığından, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği verilen karar temyiz edilerek Yargıtay —–.Hukuk Dairesinin —– karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiş taraf vekillerince karar düzeltme yoluna gidilmiş, Yargıtay ——- Hukuk Dairesinin——-sayılı ilamı ile önceki bozma ilamı kaldırılarak mahkeme kararı bu bozma ilamındaki gerekçelerle bozulmasına karar verilmiş, bunun üzerine dosya mahkememizde mevcut esası almış olup tüm dosya kapsamı, alınan bilirkişi rapor ve ek raporu, tarafların iddia ve savunmaları ile Yargıtay——– tarihli bozma ilamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalıdan 33.500 Euro peşinat alacağı olduğu hususta taraflar arasında çekişme bulunmadığı, davalının, satışa konu malı dava dışı kişiye düşük bedelle satmak zorunda kaldığını belirterek bu şekilde oluşan 57.500 Euro zararının BK’nun 212. maddesi (TBK’nun 236. mad) gereğince ve takas mahsup yolu ile davacı alacağından indirilmesini istediği, davalının satışa konu malı dava dışı 3.kişiye dava tarihinden sonra satmış olması nedeniyle oluşan zararını davacının alacağından takas mahsup talebinde bulunmasına usulen imkan olmadığı, bu hususun ayrı bir dava konusu olduğu anlaşılmakla usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyulmuş davanın kabulü ile; davalının takas mahsup talebinin yerinde olmadığının tespitine,— karşılığı olmak üzere) nin 06/12/2011 tarihinden işleyecek ticari temerrüd faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ İLE; Davalının takas mahsup talebinin yerinde olmadığının tespitine,
-Davacının davasının kabulüne, —- tarihindeki euro kuru üzerinden 33.500,00-EURO karşılığı olmak üzere) nin 06/12/2011 tarihinden işleyecek ticari temerrüd faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 5.641,10 TL harçtan başlangıçta ve peşin olarak alınan 1.410,30 TL nin mahsubu ile bakiye 4.230,80 TL nin davalı taraftan tahsili ile HAZİNE ADINA İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.410,30-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 24,30-TL başvuru harcı, 3,75-TL vekalet harcı, tebligat, müzekkere ve dosya gönderim ücreti gideri olarak 397,20 TL, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti olarak toplam 2.125,25 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan— uyarınca hesaplanan —- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. Maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde Yargıtay yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
.