Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/207 E. 2020/135 K. 18.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/207 Esas
KARAR NO : 2020/135

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2018
KARAR TARİHİ : 18/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait — plakalı otomobilin müvekkili abisi —– sevk ve idaresinde iken — tarihinde tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası neticesinde hasara uğradığını, kazanın gece meydana gelmesi nedeniyle — şirketine bildirilmiş ve hasar dosyası oluşturulduğunu, kasko poliçesi kapsamında aracın hasarının giderilmesi veya zararının karşılanmasına ilişkin sigorta şirketi tarafından hasarın karşılanamayacağını belirtilerek müvekkilinin mağduriyetine sebep olunduğunu, araçta meydana gelen —— tespit giderinin tahsili amacıyla genel haciz yoluyla ——-esas sayılı dosya ile davalı şirket aleyhinde takip açıldığını, davalı şirket tarafından itiraz edildiği ve takibin durduğu, bu nedenlerle itirazın reddine, takibin devamına, borçlu hakkında %20 oranında tazminata mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —- Mahkemesinin yetkisiz olduğunu, İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, meydana gelen trafik kazası nedeni ile davacının aracında oluşan hasar bedelinin tazmini için aracın kasko sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketi hakkında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Dosya —– yetkisizlik kararı ile mahkememize gönderilmiştir.
Davacı gerçek kişi olup, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Davalı … şirketinin sigortalısı davacı …’dir. Aracın kullanım şeklinin Hususi olduğu görülmektedir.
——– tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olaya bakıldığında; davacı ile davalı arasında kurulan sözleşme karşısında davacı sigortalı tüketici kapsamında olup davalı ile arasındaki ilişki ise 6502 sayılı Kanunun 3/1 maddesi kapsamında kalan tüketici işleminden kaynaklandığı ve davanın açıldığı 09/08/2018 tarihi itibari ile davanın ——— tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve ——- tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığı, Tüketici Mahkemesi’nin görevli olması nedeniyle mahkememiz tarafından bu davaya bakmakla görevli olmadığı anlaşıldığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.( YARGITAY —–. Hukuk Dairesi —— Karar )
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olması ve Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne Gönderilmesine,
3-HMK nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
İlişkin olarak; davalı tarafın yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.