Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/2 E. 2019/146 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/324 Esas
KARAR NO : 2019/393

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/03/2018
KARAR TARİHİ : 02/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda ;

DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ——— Ünvanı ile ticaretle uğraştığını, Müvekkile ait —– plakalı aracın 24.02.2016 tarihinde—————–plakalı aracın şöförünün %50 kusurlu olması sebebi ile kazada hasar gördüğünü, ortaya çıkan hasar sebebi ile müvekkile ait aracın dört gün onarımda kaldığını, bu süre içinde ticari işlevini yerine getiremediğinden kazanç kaybına ilişkin alacak oluştuğunu, alacağa ilişkin İstanbul Anadolu ———-. İcra Müdürlüğünün 2017/33479 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından mezkur icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini beyan ederek, davanın kabulü ile, İstanbul Anadolu ——–. İcra Müdürlüğünün 2017/33479 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça müvekkil şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından takibe itiraz ettiğini, davacı tarafından talep edilen kazanç kaybının fahiş olduğunu, talep edilen miktarın hem onarım süresi bakıbından hemde günlük kazanç bakımından fahiş olduğunu, davacıya ait araçta meydana gelen hasarın onarılabileceği gün sayısı ve aracın günlük kazıncının tespitinin teknik bilgi gerektiren konular olması nedeni ile bu hususların tespitinin teknik bilirkişilerden rapor alınması gerektiğini, dava konusu kazadaki kusur oranının %50 olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, beyan ederek davanın usul ve esas yönünden reddine, kötü niyetli davacının %20 tazminata mahkümiyetini, Yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Yargıtay —-. Hukuk Dairesinin 25/05/2015 tarih ve — esas —- karar ile 06/02/2016 tarih 2015/9854 esas ve 2016/1152 karar sayılı ilamlarında ve çok sayıda benzer ilamlarda da vurgulandığı üzere;
TTK’ nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye ticaret mahkemesine aittir .6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması gerekmektedir .
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde davaya konu temel uyuşmazlığın trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen kazanç kaybı nedeniyle itirazın iptali istemine ilişkindir.
Türk Ticaret Kanunun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 3. maddesinde ise, ” Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” düzenlenmiştir.
Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK’nın kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
Somut olayda, davacı şirkettin oto kiralama işi ile iştigal ettiği anlaşılmış ise de, davacı, şirketine ait plakalı araç ile davalıya ait ——- plakalı aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda, davacıya ait araçta hasar meydana geldiğini belirterek kazanç kaybının davalıdan tahsilini talep etttiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, araç kiralamadan veya ticari ilişkiden kaynaklanmadığı, davacının kiralamakta kullandığı araç ile davalıya ait aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklandığı, bu haliyle uyuşmazlığın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu anlaşıldığından, davanın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Nitekim İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —- Hukuk Dairesi’nin 16/03/2017 tarih ——– Esas —– Karar sayılı kararı ile de tarafların her iki tarafı şirket olsa dahi uyuşmazlık ticari işletmelerden kaynaklanmayıp haksız fiilden kaynaklı trafik kazası sonucu meydana gelen tazminat talebine yönelik ise görev yeri Asliye Hukuk Mahkemesi olarak tayin edilmiştir.
Yukarıda anlatılan nedenlerle TTK’nun 4(1) maddesindeki düzenleme nedeniyle somut davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması nedeniyle mahkememizin görevsiz olup davaya bakmanın mümkün olmadığı, görevin dava şartlarından olduğu ve HMK nun 115(1) maddesi uyarınca davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine, görevli Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın TTK 4-5/3. ve HMK.114/1-c maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığından reddine,
2-HMK.’nun 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı