Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/952 E. 2020/87 K. 28.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/952 Esas
KARAR NO : 2020/87

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/08/2018
KARAR TARİHİ : 28/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında imzalanan——- tarihli tedarikçi sözleşmesine göre davacı, davalının faaliyet gösterdiği—— hizmet vereceğini ve bunun mukabilinde de kararlaştırılan ücretin döneceğinin hüküm altına alındığını, davacının sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirerek hizmete karşılık faturalarını kesmesine rağmen bir kısım alacağını davalıdan tahsil edemediğini, cari hesap dökümünün alınması üzerine takip miktarı olan—– alacaklı olduklarının sabit olduğunu, söz konusu bedelin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine istanbul Anadolu ——– icra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, davalının haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli itirazı üzerine takibin durdurulduğunu beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini vekaleten talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinin ekinde sunmuş olduğu tedarikçi ek sözleşmesinde taraflar kısmının boş olduğunu, buna rağmen sözleşmenin altında davacı ….——— kaşesinin bulunduğunu, buna ek olarak sözleşmenin fiyata ilişkin kısmında da sadece saatlik ücretin 40,00 TL olduğu bilgisine yer verilmekle yetinildiğini, bu sebeple ilgili sözleşme uyarınca hizmet alınıp alınmadığını, alındıysa kaç saatlik hizmet alındığını, davalının davacıya herhangi bir borcunun olup olmadığını ve herhangi bir borç söz konusu ise de borcun miktarının kanıtlanmasının yeterli olmayacağını, davacının iddia ettiği alacağa dayanak olarak fatura ve muavin defteri ibraz ettiğini, ancak iki taraf arasındaki bir ticari ilişki bulunmadığı gibi, davacının iddiasına dayanak olarak gösterdiği muavin defteri ve faturaların borcun varlığını ispatlayamayacağını, emsal Yargıtay kararlarından da anlaşılacağı üzere davacının davacı tarafından iddia olunan borcun varlığının yazılı delillerle ispatlanması gerektiğini beyanla, dayanaksız iddialarla ve kötü niyetli olarak açılan davanın reddine, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İİK 67. Maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Dava basit yargılama usulüne tabi olup, teati aşaması tamamlandıktan sonra deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınarak yargılama sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 78.177,86 TL asıl alacağın tahsili için 01/08/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK.83-85 ve HMK. 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde ve belirlenen hukuki ihtilaf noktalarında bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve dosya Mali Müşavir ——tevdi edilerek rapor alınmış, anılan bilirkişi tarafından sunulan 18/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda davacının incelenen 2018 yılı defter ve belgelerine göre davalı borçludan 78.350,74 TL alacaklı olduğu, davalının inceleme gün ve saatinde resmi defter ve kayıtlarını hazır etmediği yönündeki kanaati bildirir rapor tanzim ettiği görülmüştür.
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında dizel platform teminine ilişkin kurulan sözleşme kapsamında tedarik hizmetinin davacı tarafından davalıya verilip verilmediği, cari hesap borcunun ödenmemesi sebebiyle başlatılan takip tarihi itibariyle davacının davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarı ile bu kapsamda itirazın iptali ve icra inkar/kötüniyet tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller kapsamında, taraflar arasında vinç, araç, yakıt—- verilmesine ilişkin olarak 09/01/2018 tarihinde tedarikçi ek sözleşmesi imzalandığı, alınan bilirkişi raporunda davacının 2018 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfını haiz olmadığı, davacının ticari defter ve kayıtlarında davacının davalıdan 78.350,74 TL alacaklı olduğu, davalının belirlenen inceleme gününde ticari defterlerini hazır etmediği dolayısı ile inceleme yapılamadığı, davanın takibe sıkı sıkıya bağlı eda davası niteliğinde olduğu ve yerleşik içtihatlar uyarınca alacağın varlığını ticari defterleri ile ispat etme yükümü ile birlikte davacının sözleşme konusu hizmeti/iş görme edimini yerine getirdiğini ispat yükü altında olduğu, davacı vekiline yargılamanın ön incelemesi aşamasında hizmetin verildiğine ilişkin delillerini dosyaya sunması için kesin süre verilerek sonuçlarının hazırlatıldığı, davacı vekili tarafından süresi içerisinde beyanda bulunulmadığı gibi herhangi bir delil de sunulmadığı, bilirkişi incelemesinde ise dava dışı —- firmaya düzenlenen bir kısım faturaların sunulduğu, anılan firma ile davalı arasında bağlantı olduğuna dair de bir delilin sunulmadığı, rabıtanın ispatının da sağlanamadığı dolayısı ile davacının davalı adına iş görme edimini yerine getirdiğini ispat edemediği kanaatine varılarak ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Şartları bulunmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 54,40-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 944,20 TL harcın mahsubu ile artan 889,80 -TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …—–. deki esaslara göre belirlenen 10.963,12-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.