Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/937 E. 2018/1255 K. 25.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/937 Esas
KARAR NO : 2018/1255
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/08/2018
KARAR TARİHİ : 25/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29.06.2017 günü sürücü ——- sevk ve idaresindeki ——- plakalı —– aracı ile — —– Bulvarı üzerinde ilerlerken sürücü ———– ani fren yapması sonucu meydana gelen trafik kazasında, davacı ———– yaralarak malül olduğunu, İşbu kazanın oluşumunda ———— plakalı iett sürücüsü———– asli kusurlu olduğunu Durumun aciliyeti sebebiyle davacının hemen hastaneye kaldırıldığını bu sebeple kaza tespit tutanağı tutulmadığını İfade tutanaklarından ve ilgili dosya kapsamında kazanın oluşumunda ————- plakalı araç sürücüsü ———– asli kusurlu olduğunu Sözkonusu aracın Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında ———– SİGORTA A.Ş tarafından sigortandığını İş bu nedenle davacının uğramış olduğu zararlardan kusuru oranında sorumlu olduğunu, Davacı müvekkilin kazada ağır yaralanarak——– Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavisi yapıldığını beyan ederek Trafik kazası sebebiyle oluşan bedensel zarar nedeniyle, 6100 sayılı HMK’nın 107. maddesine göre fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500-TL daimi iş göremezlik ve 500-TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile davalı sigorta şirketlinden tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı ———Sigota A.Ş: vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket nezdindeki trafik sigorta poliçesinin 30.01.2017 tarihinde tanzim edilmiş olduğunu, 02.08.2016 tarihinde poliçe genel şartlarında meydyana gelen değişikliğin bu poliçe açısındanda hüküm ifade ettiğini, müvekkil şirket tarafından başvuruya verilen cevapta başvuru evraklarında vukuatlı nüfus kayıt örneği, nüfus cüzdan fotokopisi, sigortalı ehliyet fotokopisi, yazı ekinde belirtilen medikal evrakın bulunmadığının davacı tarafa bildirildiğini, davacı tarafından eksikliklerin tamamlanmadığı için kendilerine ödeme yapılmadığını, müvekkil şirkete yapılan başvurunun KTK madde 97 kapsamında geçerli bir başvuru sayılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle dava şartı yokluğundan huzurdaki davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davaya konu kazaya karışan —– plaka sayılı aracın müvekkil şirket nezdinde —— numaralı trafik sigorta poliçesi ile —- tarihleri arasında sigorta kapsamında olduğunu, müvekkil şirketin zorunlu mali sorumluluk siggortası gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı oluduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zararı nispetinde belirleneceğini, öncelikle kusur durumunun net ve kesin olarak tespitinin gerektiğini, davacının sigortalı araç sürücüsüne raci kusur va zararının kanıtlaması gerektiğini, zararın kanıtlanmaması halinde müvekkil şerketinin sorumluluğunun bulunmadığını beyan ederek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili 13.12.2018 tarihli dilekçesi ile; müvekkil adına davalı ——- Sigorta A.Ş. İle dava sırasında sulh protokolü yapılmış olduğunu, bu protokol çerçevesinde Davalı —- Sigorta A.Ş. Tarafından maddi tazminat taleplerine yönelik ödeme yapıldığını, bu çerçevede maddi tazminata ve ferilerine yönelik taleplerinden feragat ettiklerini, yapılan sulh anlaşması gereği davalı taraf ile karşılıklı şekilde avukatlık ve yargılama giderleri hususunda anlaştıklarını, vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesini beyan ve talep etmiştir.
Davalı——-Sigorta A.Ş. Vekili ——- tarihli dilekçesi ile; Dava konusu kaza nedeniyle davacının maluliyetine ilişkin olarak alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı vekili adına, asıl alacak ve fer’ileriyle birlikte ——-TL ödeme yapıldığını, iş bu ödemeyi almakla davacı vekili sözü geçen kazaya müteallik her türlü hak, dava ve alacaktan şirketimizin zimmetini tamamen, kesin olarak ibra etmiş olduğunu, dava konusu olay nedeni ile müvekkil şirket aleyhine açılan davadan ve fazlaya ilişkin haklarından feragat ettiğini, yapılan bu ödeme neticesinde müvekkil şirketin başkaca sorumluluğu kalmadığından aleyhimize açılan davanın feragat nedeni ile reddi gerekmektiğini, , masraf ve vekalet ücreti talebiminin bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Tarafların haricen yaptıkları sulh sözleşmesi uyarınca uyuşmazlığı kendi aralarında çözümledikleri, bu nedenle HMK’nun 315(1) maddesi uyarınca davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla harici sulh sözleşmesi uyarınca davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, tarafların istemine uygun şekilde yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların sulh olmaları nedeniyle HMK.nun 315 (1) maddesi uyarınca davanın konusuz kalması nedeniyle reddine
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken harç peşin alınmakla başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Sulh anlaşması uyarınca taraflar lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleştiğinde yatarın tarafa iadesine,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi . 25/12/2018