Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/883 E. 2020/30 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/883 Esas
KARAR NO : 2020/30

DAVA :İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 26/07/2018
KARAR TARİHİ : 21/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili adına kayıtlı,—– seyir halindeyken, davalı sigorta şirketinin sigortalısına ait —- plakalı aracın çarpması sonucu —tarihinde maddi hasarlı trafik kaza meydana geldiğini, işbu kaza sebebi ile müvekkiline ait araçta maddi hasar meydana gelmiş olup, ortaya çıkan hasar sebebi ile müvekkiline ait aracın değer kaybına uğradığını, değer kaybının tespiti amacı ile, müvekkili şirket tarafından araç üzerinde bağımsız ekspertiz vasıtası ile inceleme yaptırıldığını ve değer kaybı raporu alındığını, değer kaybı raporuna göre müvekkilinin aracında 4.000,00 TL değer kaybı meydana geldiğini, değer kaybını gösterir raporun dilekçe ekinde mübrez olduğunu, müvekkilinin aracının —–kayıtlarına göre % 100 kusurlu gözükmekteyken müvekkilin —– — ————- — kaza kayıtlarını incelemesini ve kendine bir rapor düzenlemesini talep ettiğini, aracı firma tarafından yapılan değerlendirme sonucunda müvekkilinin kusurunun % 25 olduğu kazaya sebebiyet veren şirketin sigortalısının kusurunun % 75 olduğu ile ilgili kazanın tüm aşamalarını ve kusur durumunu gösterir bir rapor aldığını, bu hizmet karşılığında müvekkilinin 47,20 TL hizmet bedeli ödediğini, ayrıca söz konusu ekspertiz incelemesi ve değer kaybı raporu için, müvekkili tarafından 237,53 TL ödeme yapıldığını, ayrıca ortaya çıkan hasar sebebi ile 8,20 TL tutarında baro pulu ve 5,20 TL tutarında vekalet suret harcı müvekkili tarafından ödendiğini, dava konusu olaya ilişkin Kaza Tespit Tutanağında da görüleceği üzere, davalı sürücüye ait araç, müvekkiline ait araca çarpmış olup, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’ nun “Trafik kazalarında sürücü kusurlarının tespiti ve asli kusur sayılan haller” başlıklı 84. maddesinin d bendine göre, % 75 KUSURLU olduğunu, bu hususun, kaza tespit tutanağındaki davalı sürücü beyanı ile de sabit olduğunu beyan ile, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile, davanın kabulü ile davalı/borçluların İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazlarının iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalıların itirazları haksız ve kötü niyetli olduğundan alacağın % 20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini saygı ile vekaleten arz ve talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafın HMK 121.maddesine göre dava ile ilgili delillerini müvekkili şirkete tebliğ etmesi gerektiğini, sigortalı aracın davacının zarar görmesinde kusuru olmadığını, davanın müvekkili şirket açısından reddi gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün davacı tarafa ait aracın zarar görmesinde herhangi bir kusuru olmadığını, —– görüleceği üzere sigortalı araç sürücüsünün herhangi bir kusuru bulunmadığını, kusur tespiti yapılması gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, değer kaybı hesaplamasında yeni genel şartlar uyarınca hesaplama yapılmasını talep ettiklerini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçede yazılı limitle sınırlı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafın, sigortalının kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, istenen meblağın fahiş olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, müvekkili Şirkete davadan önce başvuru yapıldığını, ancak sorumluluklarının olmadığının tespit edildiğini, müvekkili şirket usulen temerrüde düşürülmediği için faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu beyan ile, aleyhe haksız olarak açılan davanın reddini, davacının davasını ispatı halinde; müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini, talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İİK 67. Maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Dava basit yargılama usulüne tabi olup, teati aşaması tamamlandıktan sonra deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınarak yargılama sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası, hasar dosyası ve poliçe—– kayıtları, kaza tespit tutanağı, servis kayıtları ve taraflarca sunulan deliller dosya içerisine alınarak incelenmiştir.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; dava dışı——- plakalı sayılı ticari aracın, ———- başlangıç ve bitiş tarihli olarak davalı — sigortalandığı; poliçede araç başına maddi zarar için verilen teminatın 31.000,00-TL olduğu görülmüştür.
Konunun uzmanlık gerektiren yönleri olması sebebiyle dosya, kusur ve değer kaybı yönünden rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiştir. Dosyada mübrez Makina Mühendisi —- tarafından düzenlenen 04/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda, kazada davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsün %25 kusurlu olduğu, davacıya yüklenecek atfi kabil kusur miktarına denk gelen miktarın 895,99 TL, olduğu ve davacının bu miktarı talep edebileceği bildirilmiş; söz konusu rapor HMK 282 maddesi kapsamında denetime elverişli görülerek dosya kapsamına uygun ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
Davaya konu uyuşmazlık, taraflar arasında 17/05/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacıya ait aracın hasara uğradığı iddiası kapsamında değer kaybı oluşup oluşmadığı, oluştuysa miktarı, kazada tarafların kusur oranlarının ne olduğu, davalının karşı taraf aracının– olması sebebiyle bu zarardan sorumlu olup olmadığı, davacının söz konusu araçta oluşan değer kaybı ile değer kaybının tespiti için yaptığı ekspertiz ücreti ve diğer masrafların tahsili için başlattığı takip tarihi itibariyle davacının davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarı ile itirazın iptali ve icra inkar tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davacıya ait—- plakalı araç ile davalının— ile sigorta teminatına aldığı —-tarihinde kazaya karıştıkları, söz konusu kazanın meydana gelmesinde tramer kayıtlarına göre davacıya ait araç sürücüsünün tam ve asli kusurlu olduğu, alınan bilirkişi raporunda olay mahalinin kavşak kollarının trafik işaret levhaları ile belirlenmemiş dört yönlü kontrolsüz kavşak olduğu, davacıya ait araç sürücüsünün karşı taraf araca göre sol taraftan gelerek kavşağa girdiği hususu ile dava konusu araçta oluşan sağ iki kapı hasarı ve sürücülerin beyanları dikkate alındığında —- kayıtlarındaki kusur oranlarının somut olaya uygun olmadığı, davacıya ait araç sürücüsünün kontrolsüz şekilde kavşağa girmek suretiyle KTK 47/d ve 84/h maddelerini ihlal ettiği ve kazanın meydana gelmesinde asli ve % 75 oranında kusurlu olduğu, davalıya sigortalı araç sürücüsünün ise diğer aracı son anda farkettiği yönündeki sürücü beyanına göre gereken tedbiri yola vermediği, hızını kavşak şartlarına göre azaltmadığı gerekçesi ile tali ve % 25 oranında kusurlu olduğu, davalının ——- plakalı aracı kaza tarihi itibari ile—- sebeple KTK 91 maddesi uyarınca—-teminatı altına aldığı araç sürücüsünün karşı tarafa verdiği zararı kusuru oranından gidermekle sorumlu olduğu, davacı aracında kaza sebebiyle oluşan değer kaybı zararının bilirkişi raporunda genel şartların ekindeki tablo kullanılmak suretiyle yapılan hesaplamada 3.583,93 TL değer kaybı zararının oluştuğu, davacının, söz konusu tutarın kusur oranına denk gelen (% 25) miktarın 895,99 TL sini davalıdan talep edebileceği, davacının kaza senaryo hizmet bedeli ve ekspertiz ücreti bedellerini davalıdan talep edemeyeceği, ekspertiz ücretinin dava yolu ile istenmesi halinde yerleşik içtihatlar uyarınca ancak yargılama gideri sayılabileceği ama davanın itirazın iptali davası şeklinde açılmış olması ve takibe sıkı sıkıya bağlı bir dava olması sebebiyle bu alacaklara ilişkin istemin reddi gerektiği yine vekalet harç bedeli ve baro pulu ücretlerinin ise takip ile istenmesinin de söz konusu giderlerinin Avukat Kanunu m.173 gereği iş sahibine ait giderlerden olması ve tahsili talebinin infaz aşamasında icra müdürlüğü tarafından dikkate alınması gerektiği, son olarak işlemiş faiz talebinin ise takip öncesinde davacının davalı sigorta şirketini temerrüte düşürmediği zira dava açıldıktan sonra değer kaybı alacağı ile ilgili başvuru yaptığı bu sebeple işlemiş faiz talebinin de yerinde olmadığı kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü ile İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın 895,99 TL asıl alacak yönünden iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak miktarı likit olmayıp yargılama ile belirlendiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile İstanbul Anadolu———– İcra Müdürlüğü’nün ———— sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın—- asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu miktar yönünden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak miktarı likit olmayıp yargılama ile belirlendiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 61,20 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 65,52 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan davacı tarafından yapılan 65,52-TL ilk masraf, 120,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 686,00 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 160,21 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ————. deki esaslara göre belirlenen 895,99 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —— deki esaslara göre belirlenen 2.940,43 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davalı vekilinin yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı